Bu süreçte en vahim CHP'nin durumudur
Abone olBDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel çözüm süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu
Aydın'ın Didim İlçesi'nde, Halkların Demokratik Partisi (HDP)
Didim İlçe Teşkilatı tarafından düzenlenen dayanışma yemeğine
katılan BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, barışın savaştan
daha zor olduğunu söyledi.
Süreçte en vahim olan CHP'nin durumdur diyen
Tuncel, ''Ne dediği belli değil. "Kürt sorununun çözülmesinden
yanayız' diyorlar, araştırma komisyonunda yoklar. Madem barıştan
yanasın sürece dahil ol. Kürtler'in anadilde eğitim talebini
görmeyen bir CHP'nin demokrasiye faydası yoktur, siyasetten
çekilebilir.'' dedi.
Didim İlçesi'ndeki bir restoranda, dün saat 21.30'da, HDP Didim
İlçe Teşkilatı tarafından dayanışma yemeği verildi. Yemeğe, BDP
İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, BDP Aydın İl Başkanı Raif
Kanat, HDP Aydın İl Başkanı Pınar Akpınar, partililer ve davetliler
katıldı. 'Çözüm sürecini' değerlendiren Tuncel, içinde bulunulan
dönemin çok kritik olduğunu vurguladı. Tuncel, şöyle dedi:
"3 Ocak'tan bugüne yeni bir durum var. Sayın Abdullah
Öcalan'ın yanına iki arkadaşımız gitti. Türkiye'de Kürt sorunu
üzerine daha çok çözümsüzlük tartışmalarının yapıldığı bir dönemde
bu görüşme yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Müzakare sürecinin
başladığını görmüş olduk, engellemek isteyenler 9 Ocak'ta iş başına
geçti. Paris'te 3 kadın devrimciyi öldürdüler. Saboteye yönelik bir
katliamdı ve hala sorumluluları bulunmadı. Tarafların ısrarı önemli
şekilde süreci müzakare sürecine dönüştürdü."
"ÇATIŞMASIZLIK UZUN SÜRMEYEBİLİR"
'Çözüm süreci'nde birinci aşamanın PKK'lıların sınır dışına
çekilmesiyle başladığını anlatan milletvekili Sebahat Tuncel, şöyle
devam etti:
"Kürt tarafı üstüne düşeni yapmaya başladı. İkinci aşamanın
büyük kısmı, hükümetin sorumluluğunda olmak üzere yasal ve anayasal
düzenlemelerin yapılması gerekiyor. Eğer bu süreçte demokratikleşme
konusunda gerekli düzenleme ve yol temizliği yapılmaz, demokratik
özgürlükçü anayasa inşaa edilmezse, bu ortaya çıkan çatışmasızlık
dönemi uzun sürmeyebilir. Bunu bir durum tespiti olarak ifade
ediyorum. 1999'u hatırlayın, PKK o dönemde geri çekildi, 500'e
yakın gerilla hayatını kaybetti, hiçbir değişiklik olmadı daha
büyük çatışma ortamına girdik. Kürt sorunu ile ilgili
deneyimlerimiz var, bu sorun nasıl çözülmez biliyoruz. Türkiye'de
ilk kez 'Bu sorun nasıl çözülür' diye değerlendirme yapılıyor. Bu
süreç sadece Kürt hareketinin omuzlarına
yüklenmemelidir."
"ŞU ANKİ DURUM BARIŞ DEĞİL"
Çözüm Süreci'nin başarı kriterinin AK Parti olamayacağını iddia
eden Tuncel, şunları söyledi:
"Kriterimiz; örgütlü halk ölçüsüdür. Şu an olan
çatışmasızlık durumudur, barış değil. Bizim barış dediğimiz, Kürt
halkının dilinin, kimliğinin, kültürünün yasal ve anayasal
güvenceye kavuşması, demokratik ekonomik, cinsiyet özgürlükçü
paradigmanın yaşam bulmasıdır. Kürt halkının kendi kendini
yönetmesidir."
"BARIŞ DAHA ZOR"
Barış mücadelesinin savaştan daha zor olduğunu ve süreçte kafa
karışıklıkları görüldüğünü ifade eden BDP'li Sabahat Tuncel,
sürecin özellikle 'Ulusalcılar' tarafından manipüle edildiğini öne
sürdü. Tuncel, şöyle konuştu:
"Bu süreçte en vahim olan CHP'nin durumdur. Ne dediği belli
değil. "Kürt sorununun çözülmesinden yanayız' diyorlar, araştırma
komisyonunda yoklar. Madem barıştan yanasın sürece dahil ol.
Kürtler'in anadilde eğitim talebini görmeyen bir CHP'nin
demokrasiye faydası yoktur, siyasetten çekilebilir. '20 milyon
Kürtle kardeşçe nasıl yaşarız' soruna cevabın yoksa çekil. CHP
içinde de demokratlar var ancak onların da cesareti yok.
Türkiye'deki sol sosyalist güçlerin yeni bir adresi var. O da
HDP'dir. Savaşın, çatışmanın durduğu bir dönemde halka
inmelidir."