Bu palavraları kimse yemez!
Abone olGezi Parkı'nın 22'inci gün eylemleri "durarak" devam ederken, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü "durma" eylemlerini İnternethaber'e değerlendirdi.
NESRİN
YILMAZ/İNTERNETHABER-ANKARA- Gezi Parkı eylemleri
son iki gündür sıradışı bir eylemle devam ediyor. Önceki gün Taksim
AKM'nin önünde yaklaşık 8 saatlik bir durma eylemi başlatan Erdem
Gündüz'den sonra Türkiye'nin her yerinde "duran adamlar"'a
rastlamak mümkün.
Dün Meclis Genel Kurulu'nda bu eyleme destek veren vekiller de
vardı. BDP Mersin milletvekili Ertuğrul Kürkçü, "duran adam
eylemini" İnternethaber'e değerlendirdi:
Yapılan duran adam eylemine de "dış güçler" denmesini
Eleştiren Kürkçü şunları söyledi:
HÜKUMET DIŞI OLAN HERKES DIŞ GÜÇ
"Hükumet kendi dışındaki her şeye dış güç diyor. Onların dış güçten
anladığı bu. Evet, bu eylemler dış güçler tarafından yapılıyor,
hükumet dışı olan herkes bu güce dahil. Ama bütün bunları teşvik
edenin bizzat Başbakan olduğu konusunda herhangi bir şüphe kalmadı.
Çünkü hükumet sadece insanların protestolarını bastırmakla değil,
aynı zamanda onları hakarete maruz bırakarak sistematik bir
aşağılama ve taciz ile de bu süreci giderek içinden çıkılmaz hale
getiriyor. Buna karşı tepkinin bugün böyle bir biçime bürünmüş
olması son derece doğal çünkü insanlar sonsuza kadar dayak yemeye
razı olmayacakları gibi, hükumet istedi diye de şiddete başvuracak
değiller. Hükumet aslında insanları giderek daha artan ölçüde
bir şiddet sarmalının içine çekmeye çalışırken öylesine bir adımla
geriye doğru çekilmek ve direnişi bambaşka bir platformda kurmak
son derece akıllıca bir davranış. Bunu yapmakla da çok iyi etti
halk. O nedenle de hemen karşılığını buldu ve giderek etkin bir
protesto biçimi haline geldi.
Bugün bir açıklama yaparak, durma eylemleri için, "Bu şiddet
eylemi değil göze hoş gelen bir eylem türü. Bunu kınayacak halimiz
yok. Bu barışçı eylem türü." diyen Bülent Arınç'ın sözlerinin de
daha sonra değişeceğini belirten Kürkçü sözlerine şöyle devam
etti:
DURAN EYLEMCİLERE DE MÜDAHALE EDECEKLER
"İçişleri Bakanı'nın ve Bülent Arınç'ın bu eylemle ilgili olarak,
"Yasaldır, bir şey yapamayız" demelerine bakmayın,
bir süre sonra bu durarak saldırıları protesto etmek, durarak
hükumete karşı itirazı dile getirmek yaygınlaştığı zaman durmanın
da bir suç olduğunu yine aynı kişilerin ağzından ifade edileceğini
göreceğiz. Duran insanlara karşı şiddet kullanıldığında buna karşı
koyulmasını şiddete başvurma olarak karalama gerekçesi haline
getirdiklerini göreceğiz. O nedenle ben bu süreci de protestoların
devam ettiği, taktik değiştirerek protesto sürecinin kendisine
yeniden kurduğu bir dönem olarak görüyorum ve bunu da bütün
kalbimle onaylıyorum."
"Mecliste durma eyleminin yapılması ise, bunu hatırlatmak,
kamuoyunun gündemine getirmek dışında bir anlamı olacağını
düşünmüyorum. Meclis durulacak değil, konuşulacak, tartışılacak bir
yer. Ama arkadaşlarımız toplumdaki mesajı meclisten yansıtarak
yeniden toplumun gündemine iade ediyorlar, o açıdan da tabii
yapmaları gereken bir şey.
Bugün Türkiye Gazetesi'de yer alan habere
göre, "Duran Adam" eylemi, Sharp'ın
listesinin 163'üncü sırasında... Listeye göre eylemler şekil
değiştirerek devam edecek. Bu konuya da değinen Kürkçü, sözlerine
şöyle devam etti:
BU PALAVRALARI KİMSE YEMEZ
"Kendimi, 12 Mart 12 Eylül sıkıyönetimleri döneminde, devlet
palavraları döneminde gibi hissediyorum. Hakikaten Türkiye'de bir
darbe oldu galiba. Bu palavralara karnımız tok, bunları kimse
yemez.