Bu maskeyle 9 çocuğa tecavüz etti
Abone olTam 28 ayrı suçtan aranıyordu. Sonunda yakalandı. Sapık adam yüzüne bu maskeyi takıp çocuklara fiili livatada bulunuyormuş.
Bursa’da, geçen ay küçük yaştaki 2’si kız 5 çocuğa tecavüz
ettiği iddiasıyla tutuklanan kişinin, gazetede fotoğraflarını gören
3’ü çocuk 4 mağdur tarafından daha teşhis edildiği bildirildi.
Alınan bilgiye göre, odun hırsızlığı suçundan aranırken jandarmanın
operasyonu sonucu yakalanan ve maskeyle korkuttuğu küçük
yaştaki 2’si kız 5 çocuğa tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklanan
Aydın Y’nin, yeni mağdurları ortaya çıktı.
Zanlının gazetelerde yer alan fotoğraflarını gören biri erkek 3
çocuk ve G.Ç (55) adlı kadın, Aydın Y’nin cinsel saldırı ve tecavüz
ettiği iddiasıyla jandarmaya başvuruda bulundu.
Tecavüze uğradığı iddia edilen çocukların yaşlarının, olay
sırasında 8-10 arasında değiştiği öğrenildi.
JANDARMAYI TELEFONLA TEHDİT ETMİŞ
Gürsu ilçesine bağlı Cambazlar köyünde Hüseyin Aydın’ın bahçe
deposunda bulunan 1 ton odunu eşi Nezahat Y. (44) ve oğlu Fuat Y.
(29) ile birlikte kamyonete yüklerken jandarma ekiplerini görünce
kaçan zanlı Aydın Y, operasyon sonucu, çalıntı olduğu tespit edilen
otomobille yakalanmıştı.
Ankara, Samsun, Çorum, Tokat, Ordu, Amasya ve Bursa’da "hırsızlık,
dolandırıcılık, yağma, çocukların cinsel istismarı, resmi belgede
sahtecilik, tehdit ve fiili livata" gibi 28 ayrı suçtan arandığı
belirlenen zanlının, otomobilde bulunan maskeyle küçük yaştaki 2’si
kız, 5 çocuğu korkutarak tecavüz ettiği de belirlenmişti.
Zanlının, yakalanmadan 1 hafta önce jandarma ekiplerini telefon
kulübesinden arayarak "Beni yakalayamazsınız. Siz benim kim
olduğumu bilmiyorsunuz. Param çok. Benimle uğraşmayın. Helikopter
kiralayıp bölüğünüzü bombalarım" diye tehdit ettiği
bildirilmişti.
Aralık ayı başında "küçük yaşta çocuğa zorla tecavüz etme,
hırsızlık, çalıntı araç kullanma ve ruhsatsız tabanca bulundurma"
suçlarından adliyeye sevk edilen zanlı, çıkarıldığı mahkemece
tutuklanmıştı.
TERSTEN KONUŞAN ÇETE YAKALANDI
[PAGE]Adana'da, hırsızlık ve uyuşturucu satışı yapan ve polisin teknik
takibini önlemek için telefon görüşmelerini kelimeleri tersten
okuyarak yapan çete yakalandı.
Adana'da Mahfesığmaz, Toros, Yurt, Güzelyalı ve Göl mahallelerinde
hırsızlık olaylarındaki artış üzerine Asayiş Şube Müdürlüğü
Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, çalışma başlattı.
Yaklaşık 4 ay süren çalışma sonucunda, İlhan Ö'nün liderliğindeki Ulaç Ö, Kerem Y, Güzel Ö, Erman Ö, Cihan T, Ali K, Kadir B, Yunus K, Mehmet Nuri Ö ve Ömer Asım B'den oluşan suç örgütünün, hırsızlık olaylarını gerçekleştirdiği belirlendi.
İstihbarat ve
teknik takip çalışmaları sonucu ekipler, ''Mavi Göl'' adı verilen
ve 19 ayrı adrese düzenlenen eş zamanlı operasyonda 11 kişiyi
gözaltına aldı.
Zanlıların, 20 ev ve iş yerinden hırsızlık olayına karıştığı belirtildi. Zanlıların evlerinde yapılan aramalarda, 2 fotoğraf makinesi, kamera, postiş saç, paketli saç fırçası, çeşitli kuaför malzemeleri, mp3 çalar, amfi cihazı, bilgisayar malzemeleri ele geçirildi.
Zanlıların ifadelerinde, çaldıkları eşyayla ilgili ''Elimize gelen her şeyi alırız. Ayrım yapmayız. Hepsi sonuçta satılmasa da işe yarıyor'' dedikleri öğrenildi.
Suç örgütü üyelerinin, polisin teknik takibine önlem amacıyla organizasyonlarla ilgili telefon görüşmelerini kelimeleri tersten okuyarak, yaptıkları belirlendi.
GENÇLERİ UYUŞTURUCUYA
ALIŞTIRIYORLAR
Bu arada, genç çete üyelerinin
hırsızlık haricinde uyuşturucu satışı da yaptıkları öğrenildi.
Çoğu 18 yaşın altında kızları, ''zindelik verir, zekayı açar, derslerde daha aktif olmayı sağlar, güç verir'' gibi gerekçelerle verdikleri uyuşturucuyla madde bağımlısı haline getiren zanlıların, daha sonra bu kişileri, ''müşteri'' haline getirdikleri ve uyuşturucu satışı yaptıkları belirlendi.
Zanlıların evlerinde satışa hazır yaklaşık 1 kilogram esrar ile 230 captagon uyarıcı hap ele geçirildi.
Çete üyesi oldukları belirlenen Güven Deluoğlu, Adnan Kaya ve Mehmet Kaya'nın geçen ay yakalandıkları ve tutuklandıkları, Orhan Yayman'ın ise 25 Kasım 2009 tarihinde ''altın vuruş'' yaparak, öldüğü öğrenildi.
BÖYLESİ MİLYONDA BİR BİLE GÖRÜLMEZ.. BEBEKLER İKİZ AMA
BABALARI FARKLI
İstanbul'da güvenlik görevlisi A. K. şüphelenip DNA testi
yaptırdığı ikizlerinden birinin babasının bir başkası olduğunu
öğrendi.
Olay mahkemeye yansıyınca, anne C.K.'nin gündüz eski sevgilisiyle
gece de eşiyle birlikte olduğu, her ikisinden birden hamile kaldığı
Adli Tıp raporuyla ortaya çıktı. Doktorların "Milyonda bir olur"
dediği ve Türkiye'de ilk kez görülen olayın mağduru A.K. boşanma
davası açtı ve kendisinden olmayan çocuğu da nüfusundan düşürdü.
Öldürülme korkusu yaşayan Bitlisli anne ise her iki ailenin de
kendisine 500 metreden fazla yaklaşmaması için mahkeme kararı
çıkarttı.
GÜNDÜZLERİ EVE ÇAĞIRDI
Filmlere taş çıkartacak olayların başlangıcı 6 yıl öncesine
dayanıyor. Ailesinden sürekli baskı gören 24 yaşındaki C. K., 6 yıl
önce Nevzat adındaki evli ve çocuklu bir erkekle aşk yaşamaya
başladı. Durumu öğrenen ailesi de kızları bu ilişkiyi bitirir
umuduyla C.'yi, görücü usulüyle A.K. ile nişanladı. Nişanlılığı
boyunca çeşitli gerekçelerle tam 4 kez yüzük atan ve bu
birlikteliği istemediğini sürekli söyleyen genç kız, sonunda
babasının baskısına daha fazla direnemedi ve 2006 yılında A.K. ile
dünya evine girdi. Ancak evlenmesine rağmen C.K., eski sevgilisiyle
bağını hiç koparmadı ve kocası işe gittikten sonra sevgilisini eve
çağırarak onunla birlikte olmaya devam etti. Evlendikten 15 gün
sonra hamile kaldığını anlayan C.'nin ilk aklına gelen soru ise
bebeğin babasının kim olduğuydu... C.K. 2006 yılı aralık ayında
ikiz erkek bebek dünyaya getirdi. Bebeklerden birine M. E. diğerine
ise C. E. adı konuldu.
KOMŞULARDAN ÖĞRENDİ
Genç kadın bir ay sonra bebeklerden C.'nin, birlikte olmaya devam
ettiği eski sevgilisi Nevzat'a benzediğini fark etti. Bunun üzerine
paniğe kapıldı ve bir bahaneyle eşiyle arasında kavga çıkararak evi
terk etti. Eşinin bebeklerini bırakarak evi terk etmesi üzerine
komşularıyla konuşan koca A.K. aldatıldığını, evde olmadığı
zamanlarda karısının eve başka bir erkek aldığını öğrendi.
Şaşkınlığı üzerinden attıktan sonra A.K., soluğu özel bir
laboratuvarda alarak bebeklere DNA testi yaptırdı. Bu sırada C. K.
eve döndü ama kocası test yaptırdığını ondan sakladı. Bir hafta
sonra özel laboratuvardan gelen DNA testi sonucu genç babayı şoke
etti. Zira ikiz bebeklerden M.E. yüzde 99.99 kendi çocuğuydu ancak
C.E. başka birindendi!..
SIĞINMA EVİNE YERLEŞTİ
Şu ana kadar sadece ABD'de benzeri yaşanan olay
karşısında ilk şoku atlatan A.K., kendisinden olduğunu öğrendiği
çocuğunu alıp anne babasının yanına gönderdi. Kendisinden olmayan
bebeği ve karısını ise evden kovdu. Kucağında bebeğiyle ortada
kalan anne ise ailesine sığındı. Ancak babası da öz kızını ve
torununu redderek sokağa attı. Bunun üzerine eski sevgilisi
tarafından bir kadın sığınma evine yerleştirildi. Genç kadın,
sığınma evinden 4 arkadaş ile eve çıkınca da bebek devlet
korumasına alındı.
ADLİ TIP DA ONAYLADI
Koca A.K. ilk iş olarak boşanma davası açtı, kendisine ait olmayan
çocuğu da nüfusundan düşürmek için talepte bulundu. Özel
laboratuvarda yapılan DNA testini yeterli görmeyen mahkeme, Adli
Tıp Kurumu'ndan rapor istedi. Adli Tıp da aynı yönde görüş
bildirince mahkeme baba A.K.'nin nüfusundan bebeği düşürdü. Çiftin
boşanma davası 3 yıldır devam ederken, hem eşinin hem de kendi
ailesinden ölüm tehditleri aldığını savunan C.K., mahkemeye
başvurup koruma istedi. Bunun üzerine mahkeme her iki aile
bireylerinin de C. K.'ye 6 ay boyunca 500 metreden fazla
yaklaşmaması yönünde karar verdi. (Sabah)
TACİZCİ DOKTORA FİLM GİBİ TUZAK!
[PAGE]TACİZCİ DOKTORA FİLM GİBİ TUZAK!
Adana’da 55 yaşındaki Kulak Boğaz Uzmanı (KKB) Dr. E.S
hakkında hastasının refakatçisine cinsel tacizde bulunduğu
iddiasıyla 2 yıla kadar hapis, doktora tuzak kurup gasp ettikleri
ileri sürülen 27 yaşındaki E.S ve nişanlısı 24 yaşındaki G.Y
hakkında da 25’er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava
açıldı.
E.S’nin yengesinin, 11 Temmuz 2009’da Adana Devlet Hastanesi KKB
Servisi’nde ameliyat olmasından sonra başlayan olay iddiaya göre
şöyle gelişti: KKB Uzmanı doktor, ameliyatını yaptığı H.H’nin
yanında refakatçi olarak bulunan ve daha önceden tanıdığı E.S’ye
“Sen dulsun, birlikte olalım” teklifinde bulundu. S’nin teklifi
kabul etmeyerek terslemesine rağmen ısrarla telefonla arayan
Doktor, ayrıca hastasına da sık sık S.’yi sordu.
Ardından S., durumu yengesi ile nişanlısına anlattı. Bunun üzerine
nişanlı çift birlikte Doktora tuzak kurdu. Kendisini arayan doktor
ile nişanlısının talimatları doğrultusunda konuşan kadın, doktoru,
nişanlısına ait Yavuzlar Mahallesi’ndeki evine çağırdı. Öğle
saatlerinde eve gelen Doktor, G.Y ve beraberindeki adı tespit
edilemeyen bir erkek kişi ile birlikte 3 saat alıkonuldu. Ayrıca,
arabasının anahtarı ve cep telefonu alınırken biri boş diğeri 100
bin TL olan 2 bono ile aracının torpido gözünde bulunan 600 lirası
alındı. Sanıklar, 3 saat sonra doktorun anahtarını ve cep
telefonunu bezle silerek teslim etti. Evden ayrılan Doktor, bu
kişilerden şikayetçi olmak için Gasp Büro Amirliği’ne gitti.
Daha sonra da telefonla aranarak tehdit edildiğini iddia eden Dr.,
kendisinden 100 bin TL para istendiğini ve kendisinin de polisin
bilgisi dahilinde 15 bin TL parası olduğunu söyleyerek buluşma
teklifinde bulundu. Polis ekipleri de buluşma yerinde tertibat
alırken durumdan şüphelenen G.Y olay yerine gelmedi.
Olaydan 3 ay sonra nişanlısıyla birlikte yakalanarak çıkarıldıkları
nöbetçi mahkemede tutuklanan nişanlı çift doktora ders vermek
istediklerini söyledi.
Olayla ilgili incelemesini tamamlayan Adana Cumhuriyet Savcısı,
Doktor hakkında ‘Cinsel taciz’ suçundan 3 ay ile 2 yıl arasında
hapis, nişanlı çift hakkında ‘Nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden
yoksun bırakma’ suçundan toplam 12 ile 25 yıl arasında hapis cezası
istemiyle dava açtı. Sanıklar önümüzdeki günlerde Adana 3’üncü Ağır
Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlanacak.
ANNESİ DÖVE DÖVE KÖR ETTİ
Muğla'nın Kavaklıdere ilçesinde ikamet eden Feriştan B.'nin (27),
bir ay önce dövdüğü iddia edilen 14 aylık kızı Sevinç'in
gözlerinin, darbeler sonucu görmediği belirtildi.
Yaklaşık bir aydır İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve
Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören bebek, bu
sebeple Muğla Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından koruma
altına alındı. Zanlı anne Feriştah B. hakkında ise Yatağan
Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.
BABA ANNEYİ SAVUNDU
Küçük kızın babası Ergün B., eşinin hiçbir zaman çocuklarını
dövmediğini söyleyerek, "Eşim önce menenjit hastalığı
geçirdi. Bu nedenle psikolojik sorunları var. Oğlum Erdem
6 ay önce, kıskanarak kızımın başına televizyon kumandasıyla vurdu.
Kızımızın yüzü morardı, hastaneye götürdük. Doktorlar eşimi
suçladı, hakkında dava açıldı. Dava halen sürüyor. Bu
olayın ardından eşimin anlattığına göre yine oğlum, kıskançlık
nedeniyle kardeşini dövmüş." dedi.
BEBEK AİLEDEN ALINDI
Muğla Devlet Hastanesi'ndeki ilk müdahalenin ardından İzmir'e
sevk edilen minik Sevinç,tedavisi tamamlandıktan sonra Sosyal
Hizmetler İl Müdürlüğü yetkilileri tarafından alınarak, Vali
Hüseyin Aksoy Çocuk Yuvası'na yerleştirildi.
OLAYI DEDE ORTAYA ÇIKARMIŞTI
Torunları Erdem (3) ve Sevinç'i sevmek için oğlu Ergün B.'nin evine
giden Tahsin B. (59), annesinin kucağındaki Sevinç'in
vücudunda morluklar farkedince sağlık ocağına götürdü.
Minik kız buradan cankurtaranla Yatağan'a, durumunun ağır olması
sebebiyle daha sonra da Muğla Devlet Hastanesi'ne sevk edildi.
Beyin travması teşhisiyle yoğun bakıma alınan
Sevinç, hayati tehlikesi geçmeyince İzmir'e gönderildi.
TECAVÜZE TAKMA DİŞ SAVUNMASI
[PAGE]Zonguldak’ın Çaycuma İlçesi’ne bağlı Velioğlu Köyü’nde 57
yaşındaki Muhammet Malakçı, aynı köyde yaşayan arkadaşının epilepsi
hastası ve akli dengesi bozuk olan kızı 30 yaşındaki M.K.’ye
tecavüz ettiği iddiasıyla yargılandığı davada, 11 yıl 8 ay hapis
cezasına çaptırıldı. Gözaltına alındığında suçunu itiraf eden
Malakçı, duruşmada ise takma dişleri ağzında olmadığı için ilk
ifadesinin yanlış anlaşılmış olabileceğini söyleyerek suçlamayı
kabul etmedi.
MISIR TOPLADIM, KIZINI GÖNDER, VEREYİM!
3 çocuğunun annesi olan eşiyle ayrı yaşayan ve nikahsız ikinci
evliliğini yapan SSK emeklisi Muhammet Malakçı, 2008 yılı Temmuz
ayında iddiaya göre köyde birlikte büyüdüğü yakın arkadaşı 64
yaşındaki M.A.K.’nin evini arayarak telefona çıkan eşi S.K.’ya,
bahçesinden topladığı mısırları alması için kızı M.K.’yi
göndermesini istedi. Malakçı, kapıya gelen M.K.’yi, “Soğuk
su iç, gel otur dinlen biraz” diyerek içeriye aldı.
Malakçı, daha sonra genç kıza tecavüz etti.
YAPMIŞ OLABİLİRİM HATIRLAMIYORUM
Malakçı, yaklaşık 1 ay sonra bu sefer bamya vermek için genç
kızı çağırdı. İç çamaşırlarıyla kapıyı açan Malakçı’nın, yine su
içmesi için içeriye girmesini istediği genç kız, kapıdan dönerek
evine gitti. Bu olayların ardından rahatsızlığı artan ve daha sık
kriz geçirmeye başlayan kızının durumundan şüphelenen S.K., kızıyla
konuştu. Kızının tecavüze uğradığını anlatması üzerine S.K. ve eşi
jandarmaya ihbarda bulundu. Gözaltına alınan Malakçı, Çaycuma
Adliyesi’nde savcıya ve nöbetçi mahkemeye verdiği ifadesinde olay
sırasında alkollü olduğunu belirterek, “Yapmış olabilirim,
hatırlamıyorum” dedi.
BENİ KANDIRDI
Tutuklanan Malakçı hakkında, ‘Kendisini savunamayacak durumda
olan mağdureye karşı cinsel saldırı’ suçlamasıyla Zonguldak 1'inci
Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. 14 Kasım 2008’de görülen ilk
duruşmada sosyal hizmet uzmanı eşliğinde ifade veren genç kız, “Ben
eve gittiğimde içeriye girmek istemedim. ‘İçeri gel, soğuk su iç,
dinlen otur biraz’ diyerek beni kandırdı” dedi.
TAKMA DİŞ SAVUNMASI
Zorla veya isteyerek genç kızla birlikte olmadığını öne süren
Malakçı ise, “Evimin önünde görevliler beni aniden yakaladı.
Gözlüğüm yoktu, ayrıca takma dişlerim de yoktu.
Söylediklerim bu nedenle yanlış anlaşılmış olabilir. Kesinlikle
mağdureye karşı bir eylemde bulunmadım ve suçlamaları kabul
etmiyorum” dedi. Genç kızın babası M.A.K. da, sanıkla küçüklükten
bu yana birlikte yaşadıklarını, dost, arkadaş olduklarını, böyle
bir şeyi nasıl yaptığını anlamadığını söyledi.
KURAN'A EL BASTI
Davanın dünkü karar duruşmasında Malakçı ve avukatı ile genç
kızın annesi ve avukatı hazır bulundu. Son sözü sorulan Malakçı,
“Kuran-ı Kerime el basarım ki bu suçu işlemedim. Bir oğlumun
üzerine de yemin ederim suçsuzum” dedi. Adli Tıp Kurumu
raporlarıyla tecavüz olayının gerçekleştiği kanaatine varan mahkeme
heyeti, mağdurenin olay sırasında kendisini savunamayacak
durumda olduğunu, tecavüz nedeniyle ruh sağlığının daha da
bozulduğunu göz önünde bulundurarak Malakçı’yı 11 yıl 8 ay ağır
hapis cezasına çarptırdı.
İZMİT'TE TÜYLER ÜRPERTEN VAHŞET
[PAGE]İzmit'te, Erenler Cedit Konutları önünde adının Elif Şişman
olduğu öğrenilen bir genç kız, apartmanın önünde boğazı bıçakla
kesilmiş halde ölü bulundu.
Olay, bugün saat 22.00 sıralarında, İzmit Erenler-Cedit Konutları,
E-3 Blok'ta ikamet ettiği öğrenilen 29 yaşındaki Elif Şişman,
komşuları tarafından binanın girişinde kimliği belirsiz kişi ya da
kişilerce boğazı bıçakla kesilerek öldürülmüş olarak bir şekilde
bulundu. Olay yerine çağrılan 112 acil servis ekipleri yaptıkları
ilk müdahelede genç kızın öldüğünü belirledi.
Polis, olayla ilgili geniş çaplı araştırma başlattı.