Bu kitap PKK'yı derinden sarsacak
Abone olKitabında PKK ile ilgili çarpıcı tespitlere yer verdi Yazar/aktivist Orhan Miroğlu, yeni çıkacak ‘Silahları Gömmek’ adlı kitabında PKK ile ilgili çarpıcı tespitlere yer verdi.
Kapatılan DTP'nin Genel Başkan Yardımcısı ve Öcalan'ın
hain ilan ettiği Orhan Miroğlu'nun yeni çıkacak "Silahları Gömmek"
adlı kitabında Kürt sorunuyla ilgili ezber bozacak tespitler
var.
Miroğlu kitapta Öcalan'la Güney Afrikalı Lider Mandela'yı uzunca
karşılaştırıyor. Öcalan'ın uluslararası alanda Mandela'nın
saygınlığına sahip olmadığını, bunun nedeninin de silahların
sivillere yöneltilmiş olması ve terör yöntemleri olduğunu
vurguluyor.
'PKK kazanamayacak'
Kürtler arasında "Benim adıma öldürme" diyenlerin
sayısının arttığına dikkat çeken Miroğlu, PKK'da değişim isteyen
Mehmet Şener, Hikmet Fidan ve Kani Yılmaz'ın örgüt tarafından infaz
edildiğine ve PKK'daki iç infazlar yüzünden ailelerin büyük acılar
yaşadığını ve bunu gizleyerek yaşadıklarını anlatıyor.
'Barışa hazır değil'
Miroğlu kitapta PKK'nın barışa hazır olmadığını şöyle anlatıyor: "Silvan'dan sonra, yeni bir savaşı denemeye çalışıyordu PKK ve barışa hazır değildi. İlk savaş 1984'te başlamıştı. İkincisinin miladı ise Silvan olacak gibi görünüyordu. (...) Kürt halkı bu savaşı istemiyor ve daha şimdiden savaş karşıtı bir tutum alıyor. (...) Bu savaş yeteri kadar sürdü ve yeteri kadar kirlendi. Etnik bir çatışmayı ve daha fazla kirlenmeyi göze almadan bu savaşın sürdürülmesi artık mümkün değildir. Savaşmak isteyenlerin bu riski göze aldıkları ve pervasızca davrandıkları aşikâr. (...) MİT-PKK görüşmelerinin basına servis edilen metninde, dikkat çeken husus, devlet heyetinin sürekli ikna peşinde olup hiçbir şeyi reddetmemesidir. Ama PKK heyetinde ise böyle bir görüşmeye ve müzakereye hazırlıklı olmama ve güvensizlik hakim... PKK'nın henüz barışa hazır olmadığı anlaşılıyor."
'Leyla Halit Kürt'
Miroğlu kitapta İskenderun'da tatildeyken tanıştığı Filistinli bir yüzbaşıdan ünlü hava korsanı ve FKÖ Politbüro Üyesi Leyla Halit'in Kürt olduğunu öğrenmesini de şöyle anlatıyor: "Sonra bir gün Leyla Halit'ten söz etti. 'Hıyye Kürdiye' (O bir Kürt'tür) dedi. Çok şaşırdım ve bugün bile bu hikâyeyi anlattığımda, kimseyi Leyla Halit'in Kürt olduğuna inandırabilmiş değilim."