Bu kentte iftar 23:50'de oluyor
Abone olİsveç'te bir kent. İftar 23:50'da sahur ise 02:37... Arada sadece 3 saatlik bir boşluk var. İşin ilginç yanı da bu saatlerde hava orada aydınlık. Nasıl mı?
Lulea kenti, İsveç'in kuzey doğusunda kalan en büyük yerleşim merkezi. Aynı zamanda, kuzey kutup noktasına yakın en kalabalık liman kenti. Kentte Türk vatandaşları ile Afganistan, Pakistan, İran, Irak, Suriye, Somali, Filistin, Tunus, Nijerja ve diğer İslam ülkelerinden gelen çok sayıda Müslüman yaşıyor.
Kentte bir üniversite bulunması nedeniyle çok sayıda Müslüman öğrenci de burada öğrenim görüyor.
İsveç'te yaz aylarında güneşin neredeyse gece gündüz batmadığı yerlerinden olan Lulea'da bu yıl da oruç süresi en uzun olan yerlerden biri.
İFTAR SAATİ
23.50
Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ramazan imsakiyesine göre, Türkiye saatiyle Lulea'da iftar 23.50'de başlarken, yatsı ve teravih 00.28'de oluyor. İmsak ise saat 02.37'de başlıyor. Ancak bu süreler içinde Lulea'da hava kararmıyor, açık havalarda ise güneşin hiç batmadığını görmek mümkün.
Yani iftar gün ışığında açılıyor, yatsı ve sahur da yine
hava kararmadan oluyor.
SAHUR İLE İFTAR ARASI 3
SAAT
İftar ve sahur arasında çok az zaman olması nedeniyle bir
koşturmaca içinde olan Müslümanlar, oruçlarını açtıktan sonra, 38
dakika içinde hazırlanıp teravih namazına mescide gidiyor.
Teravihten hemen sonra da sahur yapmak için evlerine dönüyor.
Evinde komşularını iftara çağıran Hatice Kırlı da bu yıl hamile olmasından dolayı oruç tutamadığını söyledi. Evinde komşularıyla birlikte Türk yemekleri hazırlayıp iftar yapan Hatice Kırlı, Lulea'da yaz aylarında güneşin gece de batmadığını ancak Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan ramazan imsakiyesi ile oruçlarını açtıklarını kaydetti.
Müslümanların buluşma yeri küçük bir mescit
Türk vatandaşları ile Lulea'da yaşayan Müslümanların buluştuğu
yer genelde küçük bir mescit oluyor. 11 yıl önce bir araya gelen
Lulealu Müslümanlar bir dernek kurduktan sonra, kentte küçük de
olsa bir mescit açmayı başardı. Müslümanlar özellikle cuma günleri,
mescitte İsveçli müslüman Abdulaziz Hedermalm'ın okuduğu ezandan
sonra, Tunuslu imam Muhammed Amri eşliğinde cuma namazlarını
kılıyor. İlk başta mescit de birkaç kişinin bir araya gelmesiyle
namaz kılınırken, şimdi özellikle cuma günleri mescid tamamen
cemaatle doluyor ve artık bu mescit cemaate küçük geliyor.
Dünyanın en kuzeyindeki cami olacak
Lulea İslam Derneği'nin basın sözcülüğünü yürüten aynı zamanda da bölgede Yeşiller Partisi içinde siyaset yapan ve 20 yıldan fazla süredir İsveç'te yaşayan iki çocuk annesi Ayşe Duyar, ilk yıllarda dini bayramları kutlamak için bir araya gelecekleri bir yerleri bile olmadığını söylüyor.
11 yıl önce Müslümanların bir araya gelmesiyle şimdiki mescidi kiraladıklarını belirten Duyar, "Bu küçük mescidimizi şu anda daha çok cemaatimiz cuma namazlarını kılmak için kullanıyor. Bu mescide dünyanın pekçok ülkesinden Müslüman geliyor. Kimseyi ayrımıyoruz. Ayrıca burada çocuklarımıza dini eğitim de veriliyor. Bu mescidin küçük kalması nedeniyle yine biz Müslümanlar bir araya gelerek, 2011 yılında yeni camimiz için arsa satın aldık. Yeni caminin projelerini hazırlayıp, belediyeden de onay aldık. Bizim hesaplamalarımıza göre, bu projeyi gerçekleştirebilirsek, dünyanın en kuzeyindeki ilk camiyi inşaa etmiş olacağız. Cami ve kültür merkezi birlikte olacak. Ancak bu projeyi tamamlayabilmemiz için maddi desteğe ihtiyacımız var. Şu anda bu miktarı toplamaya çalışıyoruz" diyor.
21 SAAT ORUÇ TUTUYORUZ
Ramazanın başlamasıyla bu yıl 21 saat oruç tuttuklarını kaydeden Duyar, şunları anlatıyor:
"Burada günler uzun ancak çok serin. Bu nedenle rahatız. Benim açımdan açlık yada susuzluk bir sorun değil ancak iftar, teravih ve sahur arasında çok az zaman olduğu için özellikle çalışanlar için uykusuzluk biraz sorun olabiliyor. O da ilk üç gün ondan sonra alışıyoruz."
Lulea İslam Derneği Başkanı Afganistanli Kebir Marefat da mescidde dünyanın değişik ülkelerinden Lulea'ya gelen Müslümanların namaz kılarak ibadetlerini yerine getirdiklerini söyledi. Mescidin küçük kalması nedeniyle yeni bir cami projesi hazırladıklarını kaydeden Kebir Marefat, İsveç'te yaşayan Müslümanlar ile bütün dünyadan bu caminin yapılması için maddi katkı beklediklerini dile getiriyor.