Bu karar İslami kesimi kızdırır
Abone olTüm dünyada gösterimde olan ve beğeniyle izlenen filme, Milli Gazete ve İslami kesim ateş püskürüyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı, Jim Carrey’nin başrolünü oynadığı ve
bazı basın organlarında özellikle İslami kesim tarafından eleştiri
yağmuruna tutulan “Aman Tanrım” filmi için yasaklamanın çözüm
olmayacağını, halkı aydınlatmanın daha önemli olduğunu belirtti.
Diyanet İşleri Başkanlığı ANKA’nın konuya ilişkin sorusu üzerine,
“Aman Tanrım” filmi hakkında basın organlarında yazılanlardan ya da
söylenenlerden, “eserin konusunun İslam’ın Allah inancıyla
bağdaşmadığının anlaşıldığını” kaydetti. “İslam dininin Allah
inancı, Tanrı’nın gücü ve egemenliği, dinin inanç esaslarıyla
ilgili temel öğretisine aykırı mesajların bazı sanat eserlerinde
yer aldığına” değinen Başkanlık, filmi yasaklamanın çözüm
olmayacağına dikkat çekti. Diyanet, Jim Carrey’nin başrolünü
oynadığı ve bazı basın organlarında özellikle İslami kesim
tarafından eleştiri yağmuruna tutulan film ve benzerleri için,
“Halkı aydınlatmanın, yeterli düzeyde ve sağlıklı bir şekilde
bilgilendirmenin daha önem taşıdığı kanaatindeyiz” açıklamasını
yaptı. Tanrıya, haksızlık yaptığı için isyan eden bir televizyon
muhabirinin 7 günlüğüne Tanrı’nın güçlerini alarak, herkesin
duasını kabul etmesini, bu güce rağmen kadınları anlayamamasını
konu edinen “Aman Tanrım” filminin yönetmenliğini Tom Shadyac
yaptı. Film için yazar İsmail Nacar, Diyanet başta olmak üzere
herkesin, toplumu bu filme karşı uyarması gerektiğini söylerken,
Abdurahman Dilipak filmin yasaklanmaması gerektiğini; Prof.Dr.
Zekeriya Beyaz ise dinin komedi filmlerine malzeme yapılmasının
yanlış olduğunu belirtmişti. Kimi yazarlar ise 5 Eylül’den bu yana
sinemalarda olan filmin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından biran
önce yasaklanması gerektiğini savunmuştu. Tanrısal güçlere sahip
olmak eğlenceli birşeydir. Buna inanmıyorsanız Bruce Nolan’a (Jim
Carrey) sorunuz. Çünkü onun bilmesi gerekir! Bruce New York’taki
yerel bir televizyon kanalında haberci olarak çalışmaktadır.
İnsanların ilgisini çeken eğlenceli programlar yapar. Bu programlar
kendisinden başka herkesi mutlu eder. Bruce’un aklı fikri aynı
kanalda çalışan ve emekliliği yaklaşan bir haber sunucusunun yerini
almaktadır. Ya da en azından yabancı ülkelerden haber geçen bir
haberci olmayı düşler. Aslında Bruce’un özel yaşamında da birtakım
tatminsizlikleri vardır. Ancak bundan şikayet edecek zamanı bile
bulmakta zorlanır. Karşılaştığı her zorlukta Tanrı’yı suçlamayı
tercih eder. Grace (Jennifer Aniston) isminde sevimli bir kız
arkadaşı da vardır. Bir yardım merkezinde çalışan Grace son derece
iyiniyetli ve yardımsever bir kızdır. Tüm negatifliğine karşın
Bruce’a adeta tapmaktadır. Öte yandan Bruce’un mesleğindeki
şanssızlıklar bir türlü yakasını bırakmamaktadır. Aksiliklerin
üstüste gelmesi sonucunda çalıştığı televizyon kanalından kovulur.
Bu yetmezmiş gibi bir de uzun zamandır tehdit aldığı gangsterlerin
saldırısına uğrar. Felaketlerin üstüste gelmesi karşısında çılgına
dönen Bruce, bu olumsuzluklar yüzünden Tanrı’yı suçlamaya devam
eder. Oysa Tanrı ona bu aksiliklerle başa çıkabilmesi için çok
sayıda işaret ve ipucu yollamış, ancak Bruce bunları fark
etmemiştir. Sonunda onunla yüzyüze görüşmek için Omni Presents
şirketinin bulunduğu eski bir binaya doğru yönlendirmeye karar
verir. Bruce orada bu felaketlerin sorumlusu ile, yani Tanrı ile
karşılaşır ve orada kendisini Bruce’a gösterir. Evet, Tanrı
karşısındadır artık! Bruce’un şikayetlerini duymuştur ve eski
yayıncı Bruce’a cazip bir teklifi vardır. Ona kendi işini
önermektedir. Kendisine ait Tanrısal güçleri Bruce’a verecektir.
Kısacası Tanrı ona kendi görevini vererek meydan okumakta ve “Haydi
bakalım, sen daha iyisini yap!” demektedir. Bruce hayretler içinde
kalır. Hayal görmediğine, bunun bir kabus olmadığına iyice kanaat
getirdikten sonra Tanrısal güçlerini kendi zevki, gelişmesi ve
avantajları doğrultusunda kullanmaya başlar. O artık evrenin en
büyük ve en güçlü varlığı haline gelmiştir. Ancak Tanrısal
güçlerini kullanması sonucunda hayatının en önemli dönem noktasına
gelmesi; 24 saatliğine de olsa dünyayı yönetmenin hiç de kolay bir
iş olmadığını anlaması uzun sürmeyecektir. Universal Pictures’ın
sunduğu “Bruce Almighty”nin yönetmenliğini Tom Shadyac üstlendi.
Tanrı’yı ararken kendi kimliğini bulan genç bir habercinin öyküsü
anlatıldığı filmde, iki Altın Küre ödüllü Jim Carrey ile daha önce
“Ace Ventura: Pet Detective” ve “Liar Liar”da beraber çalıştığı
yönetmen / yapımcı Tom Shadyac üçüncü kez işbirliği yaptılar. Jim
Carrey’nin karşısında iki Altın Küre ve bir Emmy ödüllü Jennifer
Aniston’un yanısıra bir Altın Küre ödülü ve üç Oscar adaylığı
bulunan tecrübeli aktör Morgan Freeman oynadılar. Diğer rollerde
Lisa Ann Walter, Sally Kirkland, Catherine Bell kamera karşısına
geçti. Filmin yapımcılıklarını Tom Shadyac, Jim Carrey, James D.
Brubaker ve Michael Bostick üstlendiler. Prodüksiyon amirlikleri
Roger Birnbaum ve Gary Barber tarafından gerçekleştirildi.
Senaryosunu Steve Koren, Mark O’Keefe ve Steve Oedekerk birlikte
yazdılar. Görüntü yönetmenliğini Dean Semler, prodüksiyon
tasarımlarını Linda DeScenna, kostüm tasarımlarını Judy Ruskin
Howell, kurgusunu Scott Hill üstlendi. Müziklerini John Debney
hazırladı. PRODÜKSİYON NOTLARI Cennette yapılmış bazı evlilikler
vardır. Bunlar yaratıcı evliliklerdir. Bu tanımlamaya Jim Carrey –
Tom Shadyac ikilisi kadar hiçbir star ve yönetmen ikilisi uygun
olamaz. Carrey – Shadyac ikilisinin ilk işbirliği “Ace Ventura: Pet
Detective” adlı filmde gerçekleşti. O filmin başarısı sayesinde Jim
Carrey’nin starlık kademesine yükselişi kesinleşirken Tom Shadyac
da gelecek vaat eden genç bir yönetmen olarak sinema dünyasındaki
yerini aldı. Carrey ve Shadyac’ın ikinci işbirliği ise 1997 yılında
Universal’in “Liar Liar” adlı komedisinde gerçekleşti ve o film de
hit oldu. “Bruce Almighty” projesi Shadyac’ın önüne geldiğinde
başrol için tek bir aktör düşündü. Ansızın Tanrısal güçlerle
donatılan bir adamın öyküsünü Jim Carrey’den başkası daha iyi
oynayamazdı. Üstelik Jim Carrey ile arasında samimi bir arkadaşlık
da sözkonusuydu. “Bruce Almighty”nin fundemental temasının her
ikisi için de son derece tanıdık bir tema olduğunu belirten Tom
Shadyac bu konuda şunları söylüyor: “Jim ile aramızda iyi bir
dostluk var. ‘Bruce Almighty’nin ikimizin de tercihlerine hitap
ettiği kesindi. Tanrı adı verilen güç nedir? Tanrı’nın gücünün
bizim yaşamlarımız üzerindeki etkisi nedir? Bu gücü nasıl
tanımlıyoruz? Filmde bu sorulara yanıt arandığını görüyoruz. Ayrıca
tematik açıdan bakıldığında gerçek gücün nereden geldiğini
irdeleyen bir öyküsü var.” Daha sonrasında “Liar Liar” adlı filmde
de işbirliği yaptıkları Michael Bostick ve James D. Brubaker ile
güçlerini birleştirme yoluna gidildi. Bostick ile Brubaker bu
projeye katılmaya ve öyküyü sinemaya aktarmaya fazlasıyla
hazırdılar. Hemen ardından prodüksiyon öncesi aşamasına geçildi. Bu
noktada da önceki filmlerde beraber çalıştıkları kamera arkası
ekipleriyle işbirliğini tercih ettiler. Oscar ödüllü görüntü
yönetmeni Dean Semler, prodüksiyon tasarımcısı Linda DeScenna,
kostüm tasarımcısı Judy Ruskin, kurgucu Scott Hill, “Bruce
Almighty”nin kadrosuna katılanlardan yalnızca birkaçıydı. TANRI’YI
KİM OYNAYACAK? Kamera arkası ekiplerinin belirlenmesinin ardından
sıra Jim Carrey’nin karşısında rol alacak iki oyuncunun
belirlenmesine geldi. Bunlardan birisi Bruce’un kız arkadaşı Grace,
diğeri ise Bruce’a kendi Tanrısal güçlerini veren Tanrı rolüydü.
Filmde Grace rolünü Jennifer Aniston’un üstlenmesine karar verildi.
Yönetmen Tom Shadyac bu tercihin nedenlerini şu sözlerle açıklıyor:
“Klişe sözleri kullanmaktan nefret ederim ama itiraf etmeliyim ki
Jennifer Aniston şov dünyasındaki en yetenekli isimlerden
birisidir. Güzellik, dayanıklılık, zeka, hassasiyet ve mizah gücü
gibi özelliklerin hepsine birden sahip olan oyuncu sayısı çok
azdır. Jennifer Aniston bunlardan birisidir. Filmde Jen’in
canlandırdığı Grace karakteri pasif bir kız değildi. Güçlü bir
karakteri vardı. Bu yüzden Jennifer’ın oynamasını istedik.”
Jennifer Aniston da, Grace rolü teklif edildiğinde bir an
duraksamadığını belirterek şunları söylüyor: “Tom çok fantastik bir
öykü bulmuş. Son derece etkileyici buldum. Spritüel yönleri ağır
basan bir öyküyü ticari bir filmin içine yedirmek kolay iş
değildir. Tom Shadyac ve yazarlar bunu hiçbir zorlamaya meydan
vermeyecek şekilde başarmışlar.” Tom Shadyac ile Jim Carrey’i zor
bir görev daha bekliyordu. Tanrı rolünü kim oynayacaktı ya da
oynamalıydı? Bu sorunun yanıtını bulmak Tom Shadyac için pek zor
olmadı. En başından beri aklında tek bir isim vardı; Morgan
Freeman... Tom Shadyac bu tercihi konusunda şunları söylüyor:
“Tanrı’yı simgelemenin milyonlarca yolu vardır. Yanan bir çalı, dağ
ya da günbatımı aracılığıyla konuşturabilirsiniz. Bizim tercihimiz
bu tür simgeleri kullanmak yerine, insan kılığına girmiş bir Tanrı
göstermek yönünde oldu. Ancak bu rolü oynayacak aktörde yeteri
kadar ağırbaşlılık, iktidar, mizah gücü ve sıradışılık unsurları
olmalıydı. Morgan’da bu özellikler fazlasıyla var olduğu için
ikinci bir seçenek üzerinde düşünmemize gerek kalmadı.” Morgan
Freeman de aynı şekilde düşündüğü için “Bruce Almighty”nin yapımcı
şirketinin aradığı Tanrı’yı bulması çok uzun sürmedi. ÇEKİM
MEKANLARI “Bruce Almighty”nin çekimlerine sıcak bir Ağustos gününde
Universal stüdyolarında başlandı. Prodüksiyon tasarımcısı Linda
DeScenna yönetimindeki tasarım ekipleri, bu stüdyolarda New York’un
Buffalo semtini simgeleyen dev bir set kurdular. Tüm bu unsurların
bir araya getirilmesinde film dünyasının tecrübeli yapımcılarından
Jim Brubaker’ın çabalarının büyük payı vardı. Daha önce “Liar Liar”
adlı filmde de Tom Shadyac ile çalışan Brubaker, “Tom ile çalışmak
bazı zorluklara baştan hazır olmayı gerektirir. Bir sonraki aşamada
ne olacağını bilemezsiniz. Tom’un en büyük özelliklerinden birisi
sabah uyandığında aklına yeni birşeyler gelmesi ve bunların
yapılmasını istemesidir. Benim görevim de onun isteklerini
gerçekleştirmekti” diyor. Zorlukların başında Buffalo semtiyle
ilgili setlerin kurulması geliyordu. Yapımcılar bu konuda Buffalo
halkının büyük yardımını gördüler. Buffalo’ya giden film ekipleri
orada çeşitli hava çekimleri yaptılar. Alınan bu görüntüler daha
sonra görsel efektler süpervizörü Bill Taylor ve kurgu görevlileri
tarafından filmin içine kesintisiz biçimde yerleştirildi. Linda
DeScenna bu konuda nasıl bir çalışma yapıldığını şöyle anlatıyor:
“Öncelikle Buffalo’yu araştırmakla başladık. Nasıl bir görüntüsü
olduğunu, orada yaşamanın nasıl bir şey olduğunu, mevsimlere göre
ne gibi değişimler meydana geldiğini belirledik. Buffalo’nun mimari
yapısını, renklerini, hatta cadde isimlerini bile doğru şekilde
vermeye özen gösterdik. Bruce Nolan’ın haberci olarak çalıştığı
televizyon kanalının logolarını kullanmak için bile gerekli
izinleri aldık.” Bruce’un görev yaptığı televizyon kanalıyla ilgili
setlerin Universal bünyesindeki tesislerde kurulması yoluna
gidildi. Linda DeScenna’nın hazırladığı bu setlerde bir televizyon
kanalıyla ilgili her ayrıntının yer almasına özen gösterildi. Aynı
tesislerde ayrıca Bruce ile Grace’in Buffalo’daki evinin seti de
kuruldu. Hazırlanan bir başka set de, Bruce ile Tanrı’nın ilk kez
yüzyüze karşılaştığı Omni Presents şirketine ait binanın iç mekan
setiydi. Oluşturulan bu çevrelerin kesintisiz biçimde
birleştirilmesi görevi ise görsel efektler süpervizörü Bill Taylor
ile fiziksel efektler koordinatörü Dave Kelsey’in göreviydi. Her
ikisi de öykünün amaçları doğrultusunda bir çalışma yapmak
suretiyle olağanüstü olay dizileri yarattılar. Bill Taylor çekimler
sırasında nasıl bir çalışma yaptığını şu sözlerle açıklıyor: “Tom
daha önce yapılmış efekt çalışmalarından farklı birşeyler olmasını
istiyordu. Görsel efektlerin eğlenceli olmasını, mümkün olduğu
kadar inandırıcı olmak kaydıyla imkansızın başarılmasını
hedefliyordu. Bir benzetme yapacak olursak, görsel efektlere dayalı
bir film aslında asker kışlalarındaki eğitim sürecine benzer ama
Tom Shadyac ile Jim Carrey bu yöntemle çalışmak istemiyorlardı.
Onların önerdiği daha büyüleyici bir yöntemdi ve herkesin diken
üstünde olmasını gerektiriyordu.” “Bruce Almighty” ile yaratılması
hedeflenen sinemasal büyünün en önemli parçasını Jim Carrey ile
diğer oyuncular arasındaki ekran uyumu oluşturacaktı. Carrey’nin
komedi yetenekleri ile Morgan Freeman’in engin tecrübesinin bir
araya gelmesi sonucunda filmin kendisine de yansıyan olağanüstü bir
uyum ortamının oluştuğu görüldü. Yönetmen Tom Shadyac bu konuda
şunları söylüyor: “Morgan’da uzun bir yaşamın inanılmaz deneyim
birikimi vardı. Filmin getirdiği de bu oldu. Sette öyle ilginç bir
ortam vardı ki, bazen Jim ile Morgan’ın yanyana geldiğini, Jim’in
bazı sahnelerle ilgili fikir sorduğunu, Morgan’ın da engin
deneyimiyle ona birşeyler anlattığını görüyordum. Kendi dalında
uzman olan bu iki insanın bir araya gelip görüş alışverişinde
bulunmasını izlemek gerçekten keyifli bir tabloydu.” Filmin
merkezinde hiç kuşkusuz Jim Carrey vardı. Jim Carrey’i tanımlarken,
“Kamera karşısında en iyi sonuca ulaşmak için mümkün olan her yolu
deneyen kreatif bir mükemmelci” ifadesini kullanan yönetmen Tom
Shadyac’ın genç komedyen ile ilgili düşünceleri şöyle: “Jim
Carrey’i ‘Batman Forever’da yönetmiş olan Joel Schumacher onu şov
dünyasındaki en sıkı çalışan işçi olarak tanımlamıştı. Jim ile
çalışmış olan herkes bunu bilir. Olağanüstü iş ahlakı ve daha iyi
yapmaya yönelik sürekli bir açlığı vardır. Jim’in istediğini
yapmasına izin verip sonucu görmeyi çok severim. Çünkü ortaya çıkan
sonuç daima keyiflidir.” “Jim Carrey’nin çalışmasını her zaman
takdir etmişimdir” diyen rol arkadaşı Philip Baker Hall ise ünlü
komedyen hakkındaki düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyor: “Daha
önce ‘The Truman Show’da onunla birlikte oynamış ama o filmin
hiçbir yerinde aynı sahnede bir araya gelmemiştik. Bu filmde onunla
tekrar çalışmak bir rüyanın gerçek olması gibiydi. Jim’in sette
herkesi özgür bırakması, doğaçlamaya açıklığı gibi özellikleri onun
kusursuz bir rol arkadaşı olması için yeterliydi. Hepimizden
alabileceği herşeyi almaya ve sahnenin ruhuna uyduğu takdirde
bunları kullanmaya istekliydi. Tüm bunlar onun pozisyonundaki bir
aktör için önemli niteliklerdi.” SETTE EĞLENCELİ GÜNLER “Bruce
Almighty”nin çekimleri yaklaşık dört ay sürdü. Yoğun çalışmayla
geçen bu süre içinde bazı günlerin tam anlamıyla bir fiestaya
dönüştüğü görüldü. Emmy ödüllerinin dağıtıldığı gecenin ertesi
sabahında sette bir tören düzenlendi ve “Friends” dizisindeki
başarısından dolayı Emmy ödülüyle onurlandırılan Jennifer Aniston
için bir kutlama yapıldı. Eğlencenin yoğun olduğu bir başka gün ise
ünlü şarkıcı Tony Bennett’in filmdeki restoran sahnesinde konuk
sanatçı olarak görünmek için sete geldiği gündü. Tony Bennett o
sahnede “If I Ruled the World” adlı şarkısını yorumlarken
settekiler alkışlarla eşlik ettiler. Sonuç olarak “Bruce
Almighty”nin setinde herşey sevgi üzerine kuruluydu. Çünkü filmin
temasında sevgi vardı. İnsanlar arasında sevginin ifade edilmesinin
yanısıra insanoğlu ile yaratıcısı arasındaki sevgi de ele
alınıyordu. Bu yüzden filmin setindeki atmosfer de ele alınan konu
ile uyumluydu. Sevgiye dayalı atmosferin oluşturulmasında filmin
yönetmeni Tom Shadyac’in önemli payı oldu. Jennifer Aniston, filmin
yönetmeninin etkisini şu sözlerle dile getiriyor: “Tom bu geminin
kaptanıydı. Şirkette onu sevmeyen tek bir insan yoktu. Bir filmin
yapımı bazen yorucu olabilir ama Tom’un yönetiminde herşey son
derece keyifli ve eğlenceliydi.” Tom Shadyac’in partneri Michael
Bostick’in düşünceleri ise şöyle: “Herşeyden önce bir komedi
yapıyorduk. Tamam, biz eğlendirici bir film yaptık ama bu filmde
Tanrı, dua ve özgür irade gibi kavramlara da dokunduk. Tom’un diğer
filmlerine baktığınızda altyapısında bu tip kavramların her zaman
yer aldığını görürsünüz. İnsani durumlar konusunda birşeyler
söylemeyi sever. İzleyicinin bol bol gülmesini izliyoruz. Ancak
sadece eğlenmekle kalmayıp insanın kozmostaki yeri ve oralarda bir
yerde yaratıcı bir varlığa inanç gibi kavramlar üzerinde düşünmek
için bir fırsat olmasını istiyoruz.” Sally Kirkland’ın bu konudaki
düşünceleri ise şöyle: “Bu filmde insanlara ruh konusunda düşünme
fırsatı sunuluyor. İnsanların ırkı, ten rengi, yaşam biçimi ne
olursa olsun ruh her yerde vardır. Dünya üzerinde yaşayan her
varlık, aynı insani duyguları ve ruhu taşır. Bizler bu ruhu sevmeli
ve duamızı esirgememeliyiz. ‘Bruce Almighty’de komedi kalıpları
içinde anlatılan da budur.” “Bruce Almighty”nin son çekimleri
dondurucu bir Aralık sabahında San Diego’nun liman yolunda yapıldı.
Bu sahnede Bruce Nolan’ın enkaza dönen arabadan çıkıp öfkeyle
Tanrı’ya isyan ettiği sahnenin çekimleri gerçekleştirildi. Yönetmen
Tom Shadyac’in “Bruce Almighty” ile ilgili son sözleri şöyle: “Jim
Carrey ile ben arayış içinde insanlarız. Sürekli olarak ‘Tanrı
nerede?’ sorusunu sorarız. Bu filmde, Tanrı’nın aslında tam burada,
hepimizin içinde olduğu söyleniyor. Gündeme getirdiğimiz sorular
aslında insanlığın var oluşundan beri tasavvufçular, azizler ve
sıradan insan tarafından hep soruldu. Doğrusunu söylemek gerekirse
bu soruların yanıtı yok. Zaten biz burada inançlarla ilgili
beyanlarda bulunmadık. Yeni soruları gündeme getirmek gibi bir
derdimiz de olmadı. Sadece eğlendirici bir deneyim yaşadık. Bu
filme bir tutam mizah eşliğinde modern zamanların ‘kıssadan
hissesi’ diyebiliriz.” Yönetmen: Tom Shadyac Oyuncular: Jim Carrey,
Jennifer Aniston, Morgan Freeman, Lisa Ann Walter, Sally Kirkland
Yapımcılar: Michael Bostick, James D. Brubaker, Jim Carrey, Mark
O’Keefe, Tom Shadyac Senaryo: Steve Oedekerk, Mark O’Keefe, Steve
Koren Görüntü Yönetmeni: Dean Semler, Kurgu: Scott Hill Prodüksiyon
Tasarımı: Linda DeScenna, Kostüm Tasarımı: Judy L. Ruskin, Müzik:
John Debney Universal Pictures / UIP Filmcilik