Bu kadının yalanlarına inanamayacaksınız!

Bursa'da, 6 yıldır evli olan ve 5 yıldır tedavi görmesine rağmen çocuğu olmayan 26 yaşındaki Fatma Yiğit, eşinin kendisini boşamaması için 9 aydır hamile olduğu izlenimi verdi.

Dün doğum yapmak için gittiği hastanede, yalanının ortaya çıkmaması için bu kez başka yalan söyleyip, doğurduğu erkek bebeğinin kaçırıldığını öne süren genç kadın Bursa polisini alarma geçirdi. Verdiği çelişkili ifadeler üzerine çapraz sorguya alınan Fatma Yiğit, çok sevdiği eşinin kendisini boşamaması için yalan söylediğini itiraf etti.

Merkez Yıldırım İlçesi'nde oturan Fatma Yiğit, 6 yıl önce bir fabrikada işçi olarak çalışan Abdullah Yiğit ile evlendi. Çocukları olmadığı için 5 yıldır tedavi gören Fatma Yiğit hamile kalamadı. İddiaya göre bu nedenle eşinin kendisini boşamasından korkan Fatma Yiğit, hamile olduğunu söyledi. 9 ay boyunca eşini 'hamileyim' diye kandıran Fatma Yiğit, doğumunun yaklaştığını söyleyerek dün eşi 28 yaşındaki Abdullah Yiğit'le birlikte evlerinin yakınında bulunan Şevket Yılmaz Kadın Doğum Hastanesi'ne gitti.

Eşi otomobili park ederken hastaneye giren genç kadın, bir süre sonra dışarı çıkarak doğumun gerçekleştiğini, dünyaya gelen erkek bebeğin rahatsızlığı nedeniyle doktor tarafından ambulansla Dörtçelik Çocuk Hastanesi'ne yollandığını kendisinin ise eve gönderildiğini söyledi.

'BEBEK AMBULANS HELİKOPTERLE ANKARA'YA GÖTÜRÜLDÜ' YALANI

Bir süre sonra bu kez tanımadığı bir kadından telefon alan ve bebeklerinin sağlık sorunu nedeniyle ambulans helikopterle Ankara'ya sevk edildiği söylenen Abdullah Yiğit, bu kez eşini arayıp Şevket Yılmaz Kadın Doğum Hastanesi'ne gelmesini istedi. Bir süre sonra panik içersinde yanına gelen Fatma Yiğit'in, "Çocuğumuzu kaçırmışlar. Şimdi telefon ile öğrendim. Ne yapacağız" diye yakınması karşısında şoke olan Abdullah Yiğit, Yıldırım İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne giderek suç duyurusunda bulundu. Verdiği çelişkili ifadeler sonucu polis tarafından çapraz sorguya alınan Fatma Yiğit bir süre sonra gerçeği itiraf etti.

'KOCAMI ÇOK SEVİYORUM'

Amacının, çok sevdiği eşinin çocukları olmaması nedeniyle kendisinden boşamasını engellemek olduğunu belirten Fatma Yiğit şunları anlattı:

"Abdullah fabrikada işçi olarak çalışıyordu. Çocuğumuz olmadığı için tüp bebek düşündük. Paramız yetmedi. Onu kaybetmemek için 'Hamileyim' dedim. Abdullah karnımın neden şişmediğini bana sordu. Onu, bazı kadınların hamilelikte karnının hiç şişmediğini söyleyerek ikna ettim. Doğum yapmak için hastaneye geldikten sonra yalanımdan kurtulmak için bir başka yalan uydurup bebeğin kaçırıldığını söyledim. Sonra foyam ortaya çıktı. Kocamı çok seviyorum. Onu kaybetmemek için böyle bir yalana başvurdum. Pişmanım."

PEKİ AMA KİM KİME TECAVÜZ ETTİ?
HABERİN ÇDETAYLARI BİR SONRAKİ SAYFADA
[PAGE]

Hakkında 'Suç uydurmak'tan işlem yapılan Fatma Yiğit, ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı ve kendisini affeden eşiyle birlikte evine döndü.

Samsun'da otostop yapan 33 yaşındaki evli kadını araçlarına alıp ormanlık alana götürerek tecavüz ettikleri iddiasıyla yargılanan 4 sanık suçlamaları kabul etmedi.

Genç kadın ile kendi rızasıyla ilişkiye girdiklerini ileri süren sanıklardan Hasan K. ise savunmasında, "Asıl o bana tecavüz etti. Kendisinden şikayetçiyim. O benim üstüme çıkmıştı" sözleriyle şaşırttı.

Samsun'da 2009 yılı Temmuz ayında meydana gelen olayda, evli K.Ö., erkek akrabası 16 yaşındaki S.U. ile merkeze bağlı Kestane Pınar Köyü'ne amcalarını ziyarete gitti. Dönerken de K.Ö. ve akrabası genç otostop yapmak istedi. Yoldan geçen bir otomobili önlerinde durdu. K.Ö. ve S.U. içinde 32 yaşındaki Hasan K. ve Yalçın K. ile 22 yaşındaki Tolga T. ve o tarihte 17 yaşında olan Ö.K.'nın bulunduğu otomobile bindi. Bir süre gittikten sonra otomobili durduran 4 kişi, iddiaya göre S.U.'yu döverek araçtan indirip, genç kadını ormanlık alana götürdü. Burada 4 kişi, K.Ö'ye tecavüz etti. Ardından da cep telefonunu aldıkları genç kadını kent merkezine götürüp bir sokakta bıraktı.

Şikayet üzerine 4 şüpheli kısa sürede yakalandı ve çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'Hürriyeti tahdit, tecavüz ve gasp' suçlarından haklarında 40'ar yıla kadar hapis cezası istenen tutuklu sanıklar Tolga T., Hasan K. Yalçın K. ve Ö.K., genç kadın ile para karşılığı cinsel ilişkiye girdiklerini ileri sürerek tahliyelerini istedi. Sanıklardan Hasan K. ise, K.Ö'nün kendilerine iftira attığını öne sürerek, "İfadesinde benim ona tecavüz ettiğimi ileri sürmüş. Oysa üstte o vardı. O benim üstüme çıktı. Asıl o bana tecavüz etmiştir. Ben de ondan şikayetçiyim" diye konuştu.

Duruşma, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

 

YURTTAN KAÇAN KIZA TECAVÜZ ETTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Adana'da yurttan kaçan kız çocuğunu evine götürerek tecavüz ettiği ileri sürülen bir kişi yakalandı.

Olay, merkez Seyhan ilçesinde meydana geldi. İddiaya göre "sevgi evlerinde" kalan Z.K. (15), iki gün önce yurttan kaçarak bir dolmuşa bindi.

Dolmuş son durağa varmasına rağmen araçtan inmeyen Z.K. dolmuş şoförü M.D.'ye (27) gidecek yeri olmadığını söyledi. Evli ve bir çocuk babası M.D. bunun üzerine eşine telefon açarak "Akşam geç geleceğim sen çocuğu al babana git" dedikten sonra yurttan kaçan kızı evine götürdü. Eve vardıktan bir süre sonra kıza tecavüz eden M.D. daha sonra kızı Seyhan Caddesi üzerinde bulunan Ulus Parkı civarına bıraktı. Yurt görevlileri Z.K. yurda dönmeyince Çocuk Şube Müdürlüğü'ne haber verdi.

Polis her yerde kızı ararken sabahleyin kız çocuğunu parkta bankta yatarken buldu. Emniyete götürülen kız yardım istediği M.D. isimli bir dolmuş şoförünün evine götürerek kendisine tecavüz ettiğini söyledi.

Bunun üzerine dolmuş şoförü Ahlak Büro Amirliği tarafından gözaltına alındı. M.D., kız çocuğuyla gönüllü olarak birlikte olduğunu tecavüz etmediğini belirterek, "Yaşının küçük olduğunu bilsem birlikte olmazdım" dedi.

Zanlı sorgusunun ardından "çocuğun cinsel istismarı" suçlamasıyla adliyeye sevk edildi.

 

TREN RAYLARINDA FANTEZİNİN CEZASI KESİLDİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Facebook'ta tanıştığı A.Ü'nün tren raylarında cinsel ilişkiye girdikten sonra banliyö treni altında kalması ile ilgili yargılanan RK hakkında savcı ağırlaştırılmış müebbet istedi.

İstanbul'da A.Ü ile R.K sasyal paylaşım sitesi Facebook'ta tanıştı. Arkadaş olan ikili 8 Haziran günü buluşmaya karar verdi. Zeytinburnu'nda buluşan çift kısa süre raylarda yürüdükten sonra sakin bir yer bulduklarında cinsel ilişkiye girdi.

Yeniden rayların üzerinde Aksaray yönüne doğru yürümeye başladıklarında ise hızla gelen banliyö treni genç kıza çarptı. 15 metre ileri fırlayan A.Ü kanlar içinde yere yığıldı. R.K hemen ambulans çağırdıo geldikten sonra da paniğe kapılarak kaçtı.

Hastaneye kaldırılan A.Ü ise 2 gün sonra hayatını kaybetti. Araştırma başlatan polis R.K'yi gözaltına aldı.

Genç adam ifadesinde A. Ü ile rızasıyla ilişkiye girdik. Toparlanıp yürüdüğümüz sırada tren geldiğini gördüm ve önümde yürüyen A.Ü'nün çekilmesi için bağırdım. Ancak tren ona çarptı ve fırlattı. Ambulans gelince de olay yerinden ayrıldım. Kimseyi öldüredim tecavüz etmedim' dedi.

ROJİN'İN KATİLİ YİNE ÇOCUK KAÇIRIRKEN YAKALANDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Muş'ta çadırdan kaçırıldıktan sonra ölüsü bulunan 1,5 yaşındaki Rojin Şen'in kuzenini de kaçırmak isteyen 36 yaşındaki D.Y. suç üstü yakalandı.

Merkeze 5 kilometre uzaklıktaki Çöğürlü köyünde çobanlık yapan Leyla ve Erkan Şen çiftinin 1,5 yaşındakı kızı Rojda Şen geçtiğimiz 15 Ağustos gecesi kaçırıldı. 16 Ağustos günü ailenin yaşadığı çadırdan yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta bulunan ağaçlık alanda cesedi bulunan küçük kızın katil zanlısının yakalanması için çalışma başlatıldı.

Polis tarafından aranan katil zanlısı, bu kez Rojin'in kuzenini kaçırmak istedi. Çöğürlü köyünde çobanlık yapan Aysel ve Bedirhan Şen'in çadırına 19 Eylül gecesi gelen ve çoban olduğu belirtenen D.Y 3 yaşındaki Rojda'yı kaçırmak isteyinci anne Aysel Şen tarafından fark edildi. Annenin bağrması sonucu baba Bedirhan Şen, zanlının peşine düştü. Küçük kızı atarak kaçan zanlı güvenlik güçlerinin çalışması sonucu kısa sürede yakalandı. Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne götürülen zanlı D.Y. (36) ifadesinde küçük Rojin'i öldürdüğü'nü itiraf etti. Adliyeye çıkarılan zanlı akıl sağlığının yerinde olup olmadığının belirlenmesi için Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne gönderildi.

Olayla ilgili Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı hazırladığı iddianamede 'hernekadar şüpheli suçlamaları kabul etmesede gerek mağdurenin hayatını kaybetmesi nedeniyle ifadesi alınamadığından gerekse annesinin şikayetçi olmasındı

KAMYONA GİREN ARI ÖLÜM GETİRİYORDU

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Düzce'de seyir halindeki bir kamyon, sürücü kabinine giren arının şoförün dikkatini dağıtması sonucu kontrolden çıkarak devrildi

Dursun Ali Sarı (28) yönetimindeki tavuk yemi yüklü kamyonun sürücü kabinine, Düzce-Akçakoca karayolunun Şifalısu mevkiinde bir arı girdi. Camdan içeriye giren arı nedeniyle panikleyen Sarı, bu sırada direksiyonun kontrolünü kaybetti. Kamyonun kontrolden çıkarak devrilmesi sonucu sürücü Dursun Ali Sarı ile yanında bulunan Turgay Der (22) yaralandı. Olay yerine gelen 112 Acil Servis ambulansı ile Düzce Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralılar tedavi altına alındı. 

KÜÇÜK KIZLARIN SEVGİLİ KAVGASI HASTANEDE BİTTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Kayseri'de  13 yaşındaki D.Ç., eski erkek arkadaşıyla görüşmeye başladığı gerekçesiyle 14 yaşındaki L.Y. ile tartışmaya başladı. Ailelerin de karıştığı kavgada D.Ç. ve 31 yaşındaki annesi G.Ç. bıçaklanarak yaralandı.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ

Olay, merkez Kocasinan İlçesi İldem Beyazşehir Mahallesi İMKB İlköğretim Okulu yanındaki parkta meydana geldi. D.Ç., L.Y.'nin eski erkek arkadaşıyla görüştüğünü öğrendi. L.Y. ile parkta karşı karşıya gelen D.Ç. kavga etmeye başladı. Büyüyen kavgaya D.Ç.'nin annesi G.Ç. ile L.Y.'nin ablası, 21 yaşındaki G.Y. ile 37 yaşındaki annesi Ş.N. de karıştı.

L.Y. eline geçirdiği bıçakla G.Ç.'yi sağ elinden, D.Ç.'yi ise, sol kolundan yaraladı. Kavgaya polis müdahale etti. D.Ç., annesi ile birlikte 112 ambulansıyla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülürken, L.Y., G.Y. ve Ş.Y. sağlık kontrolü ardından ifadeleri alınmak üzere polis merkezine götürüldü. L.Y., G.Y., ve Ş.Y. polis otosuna bindirilirken elleriyle yüzlerini kapatarak görüntü alınmasını engellemeye çalıştı.