Bu kadar tazminat nasıl ödenecek?

Abone ol

Köy yakma, işkence, ev boşaltma gibi nedenlerle AİHM yolunu tutanlar kartopu misali büyüyor. Tazminatta bir trilyon lira isteyenler de var. Başvuranların sayısı da..

Güneydoğu'da insan hakları ihlalleri iddiasıyla AİHM'de Türkiye aleyhine açılan tazminat davaları çoğalıyor. Hürriyet'ten Yalçın Doğan tazminat miktarının işin içinden çıkalamayacak kadar çok olduğuna 50 bin kişi tazminat istiyor yazısıyla işaret ediyor.

   
 

KÖY yakmanın tutanağı mı olur?.. Ya da işkencenin?.. Ya da faili meçhul cinayetlerin?..

Köyü yakılanlar, köyü boşaltılanlar, arabası traktörü yakılanlar, kayıp yakınları, faili meçhul cinayete gidenlerin yakınları, mayın patlaması sonucu sakat kalanlar, gösteri yürüyüşünde yaralananlar...

Sayıları 50 bine varan bu insanlar şimdi tek tek yargıya başvuruyor, devletten tazminat talebiyle.

Güneydoğu’da geçen 10-15 yılda yaşananların külleri yavaş yavaş örtülürken, şimdi o yörenin insanları yargıya başvurmaya başlıyor. Buna yol açan olay, yine Güneydoğu’da köyde yaşayan yurttaşımızın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) açtığı dava. AİHM Güneydoğu’da köy boşaltma ile ilgili bu davada Türk vatandaşını haklı buluyor ve 2001 Haziran’ında Türkiye’yi tazminata mahkum ediyor.

YENİ YASA

AİHM’nin bu kararından sonra, Türkiye, Türk vatandaşlarını AİHM’ye gitmelerini önlemek ve sorunu içerde çözmek amacıyla 2004’te bir yasa çıkartıyor.

Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun, bu gibi başvurularda tazminatın miktarını ve koşullarının belirlenmesini öngörüyor.

Yasaya göre, Zarar Tespit Komisyonları kuruluyor. Anılan komisyonlar kanıt ve belge istiyor. Olayın tutanağını istiyor. Yani, köy yakılmışsa, bunun tutanağı gibi!.. Bunun tutanağı olabilir mi?..

Bu gibi durumlarda, bu yasa pratikte pek işlemiyor. Bunun üzerine, Dışişleri Bakanlığı’nda bir toplantı yapılıyor.

GÜNEYDOĞU’YA GENELGE

Bakanlıktaki toplantıda alınan kararlar Genelkurmay Başkanlığı, İçişleri, Adalet ve Maliye Bakanlıkları’na gönderiliyor. Kararları İçişleri Bakanlığı bir genelgeye dönüştürerek Güneydoğu’da ilgili yerlere gönderiyor.

Genelgeye göre, ‘Zarar Tespit Komisyonları’nın belirleyecekleri tazminat miktarını AİHM’ye anlatabilecek miktarda olması’ isteniyor. Yani, komisyonların belirleyeceği miktarların AİHM’nin belirlediği tazminat miktarına yakın olması isteniyor.

Genelgede buna gerekçe olarak şu gösteriliyor:

‘Komisyonların belirleyeceği tazminat miktarı ile tatmin olmayanların, AİHM’ye başvurarak daha yüksek meblağlar elde etmeleri olasılığı ve bu olasılıkla AİHM’nin söz konusu komisyonları etkin olmadıklarını varsayacağı göz önünde bulundurularak, belirlenecek miktarlar için asgari ölçülere sadık kalmak yerine, AİHM’nin önünde bekleyen başvuruların Zarar Tespit Komisyonları’na yönlendirilmesindeki kamu yararı gözetilerek, taleplere olabildiğince esnek yaklaşılmasında yarar görülmektedir’

YÜZ MİLYAR-BİR TRİLYON

Yasanın işleyişinde Zarar Tespit Komisyonları’nın yanı sıra, bilirkişilerin de raporlarına dayanılıyor.

Bu yasanın çıkmasından sonra, Türkiye’nin de kendi sorununu kendi içinde çözmek istediğini hedeflemesi üzerine, konu Güneydoğu’da yaşayan yurttaşlara yansıyor.

Böylece yaklaşık 3 bin 500 köy ve diğer olaylarla birlikte, yaklaşık 50 bin kişi mahkemelere dava açmaya başlıyor. Şu anda sadece Diyarbakır il merkezinde 10 bin başvuru bulunuyor.

Açılan davalar, türüne göre, yüz milyar TL ile bir trilyon TL arasında tazminat talepleri içeriyor.

Burada iki nokta var. İlki Türkiye’nin, AİHM’ye gitmeden, tazminat ödemek için bile olsa, kendi yurttaşlarına kucak açması, bu olumlu bir gelişme.

Yaşanan acılar malum. Ancak, açılan davalarda istenen tazminat miktarlarının ölçüyü aşmaması gerek!..

Güneydoğu’daki son ve en ilginç gelişmelerden birisi bu.

Yezidiler dönüyor

SÜRYANİLER’den sonra, bir zamanlar Güneydoğu’nun çeşitli ilçe ve köylerinde yaşayan, Yezidiler de köylerine dönmeye başlıyor.

İdil’e dönen Süryaniler evlerini yeniden düzenliyor, kendilerine ait topraklarda tarımla uğraşmaya başlıyor. Şimdi Yezidiler de İdil’in mağara köyüne dönüyor. 1987-1992 yılları arasında mağara köyünde yaşayan Yezidiler, terör nedeniyle köyü terk ediyor ve Almanya’ya yerleşiyor. Güneydoğu’da şimdi hayat normale dönünce, Süryaniler gibi onlar da köylerine dönüyor.

Yezidiler şeytana tapıyor. Mağara köyünde tapınakları var. Aynı zamanda geniş arazileri bulunuyor. Bugünlerde yeniden eski köylerine yerleşmeye başlıyor.

Yazı:Yalçın Doğan
Kaynak:hurriyetim.com.tr
Günün Önemli Haberleri