Bu kaçaklar seçime yetişmeli!
Abone olMilliyet Gazetesi muhabiri Ömer Erbil, geçtiğimiz pazar günü, yerinde gördüğü kaçak inşaat faaliyetlerini anlattı.
Yine seçim, yine yağma. Fırsatçılar kollarını sıvadı Kaçak bina
dikenler yerel seçimlerden önce inşaatlarını bitirmeye
çalışıyor
İstanbul'un kaderi değişmedi. Her seçim döneminde olduğu gibi
fırsatçılar, kolları sıvadı, kaçak yapılar hızla yükselmeye
başladı. Ormanın kalbine öyle binalar yapılıyor ki; karadan
neredeyse bulmak imkânsız. Tek aracın girebileceği ormanda
gizlenmiş yolların sonunda, karşınıza yeni başlanan villa
inşaatları ya da tamamlanmış havuzlu tesisler çıkıyor. İstanbul'un
birçok bölgesinde olduğu gibi Beykoz'da ve beldelerinde acelesi
olanlar neredeyse kâğıttan binalar dikiyor. Amaç aynı; yerel
seçimlerin yapılacağı 28 Mart'tan önce inşaatları bitirmek...
Seçim yağmasını bütün çıplaklığıyla görebilmemiz için pazar günü
İstanbul'un Beykoz ilçesinde 4 - 5 saat dolaşmamız yetti de arttı
bile. Beykoz'da önce Kavacık mevkiinden Çavuşbaşı Köyü'ne doğru
gittik.
Yolun her iki tarafında da hızla bitirilmeye çalışılan inşaatlar
vardı. İkinci katın zemin betonu kurumadan ve kalıpları sökülmeden
bir üst kata başlanıyordu. Orman içinde ise sayısız inşaat
mevcuttu.
Çavuşbaşı Köyü'nü geçtikten sonra Çekmeköy'e yaklaşıyoruz. Her
yerden kırmızı tuğlalı binalar yükseliyor. Bir bina dikkatimizi
çekiyor. Birinci katın camları naylonlarla örtülü. Pencereleri bile
takılmış değil. Üzerine iki kat kaba inşaat çıkılmış. İçinde
hummalı çalışma sürüyor. Belli ki aceleleri var. Bir an önce
bitirmek istiyorlar. Alt kata naylon çekip oturarak da eskiden
yapılmış görüntüsü vermeye çalışıyorlar.
Ucuza satılık villa arsaları
Çekmeköy'den Ümraniye'ye doğru yola devam ediyoruz. Orman içleri
daha önceden yapılmış evlerle dolu. Yenileri de yapılmaya devam
ediyor. Geri dönüyoruz. Orman içinde ilerlerken, Beykoz Görele Köyü
yakınlarında gördüğümüz bir tabela dikkatimizi çekiyor:
"Ucuza satılık villa arsaları." Daha sonra yol kenarlarında bu
tabelalara sıkça rastlıyoruz. Yapılaşmanın yasak olduğu orman
arazisini parselleyip satıyorlar. Yeni yapılan inşaatları
fotoğraflamamızdan, çevredekiler hoşnut olmuyorlar, tehditkar
davranıyor.
Oradan ayrıldıktan sonra Örnekköy, Elmalı, Zerzevatçı, Dereseki
köylerini de dolaşıyoruz, durum farklı değil. İnşaat çalışmaları
buralarda da hızla devam ediyor. Bu kaçak yapılaşmayı engelleyecek
görevliler nerede mi? Biz bir tekine bile rastlayamadık.
Başkan: İhbar kabul ederiz
Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler ise "talan"la ilgili
olarak şöyle konuştu: "Beykoz genelinde yüzde 14 özel mülkiyet var.
Geri kalan arazi kamuya ait. Depremden sonra en güvenli ilçe ilan
edildik. Bu nedenlerle ilçemize aşırı bir yüklenme oldu. Aşırı
derecede arazi satışı yapıldı. Belediye olarak vatandaşa
'belediyeye danışmadan arazi almayın' dedik. Sonuçta bunlar
hazinenin arazileri. 4 yıl boyunca hazine ve orman içinde 191 bina,
bir ay evvel de 40 villa yıktık.
Belediyenin imkânları hakikaten yeterli değil. Fotoğraflarda
görülen yerler bizim sorumluluk bölgemizdeyse bunu ihbar kabul edip
hemen müdahele ederiz. Saygı değer bakanların Çavuşbaşı'nda yerleri
var. Bu yerlerde herhalde çadır kurmayacaklardır." Beykoz Kaymakamı
Cengiz Gökçe, şöyle dedi: "Biz kaçak yapılaşmaya kaymakamlık olarak
ceza veremiyoruz. Biz polisle, jandarma ile tespitlerimizi
yapıyoruz ama belediye yıkmayınca, para cezası vermeyince başarılı
olunmuyor."
'Af çıkar vatandaş emeline ulaşır'
Eski Orman Mühendisleri Odası Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, orman
yağmasıyla ilgili şunları söyledi:
"Orman alanlarının talan edilmesi her seçim öncesi yaşanan alışık
olduğumuz bir durumdur. Yerel yöneticiler oy peşinde. 1744 sayılı
yasanın 2B maddesi talanı hızlandırmaktadır. Herkes benim yerim 2B
kapsamında diye düşünüp hemen ev yapma telaşı yaşar. Seçim öncesi
buna da göz yumulur. Seçimden sonra da af çıkar. Vatandaş emeline
kavuşur.