Bu gün 11 Eylül
Abone olAmerika'nın kendi elleri ile yetiştirdiği terörist Ladin, yine Amerika'nın baş düşmanı ilan edildi...
11 Eylül 2001 tarihinde ABD'ye düzenlenen terörist saldırılar tarihin akışını değiştirdi. 19 terörist ilki Afganistan'da başlayan ve Irak'ta hala süren iki savaşın kapısını açtı. Ekonomik, siyasi ve askeri dengeler alt üst oldu Dünya tarihinin en büyük terör saldırısının gerçekleştirildiği 11 Eylül 2001'in üzerinden tam 2 yıl geçti. Yolcu uçaklarıyla New York'taki Dünya Ticaret Merkezi'ne ve Washington'daki Pentagon binasına düzenlenen intihar saldırısının meydana geldiği o korkunç salı sabahından beri ABD'de ve dünyada pek çok şey değişti. ABD'liler gibi artık Afgan ve Irak halkları hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını biliyor. Çünkü o sabah, dünyanın kaderini ve tarihin akışını değiştirdi. 15'i Suudi Arabistanlı 19 Müslüman teröristin düzenlediği korkunç saldırıda 3 bini aşkın kişi öldü. 4 uçakla gerçekleştirilen terör saldırısı zihinlerden asla silinmeyecek görüntüler oluşturdu. 15 dakika arayla İkiz Kuleler'e çarpan 2 uçak ve insanların binalardan atlayışı dünya televizyonlarından canlı yayınlandı. Herkes New York için ağladı. Her gün yeni bir hikaye, yeni bir acıya tanık olundu. Saldırı aynı zamanda dünyadaki siyasi, askeri ve ekonomik dengeleri de alt üst etti. Başkanlık koltuğuna oturan George Bush ve Beyaz Saray'daki 'Şahinler' Irak Savaşı'na kadar uzanacak sürecin kapılarını bu saldırıyla açtı. Bush ve şahinleri için, 'uluslararası terörizm' baş düşman olmuştu. Hedef Afganistan Akıllara durgunluk veren intihar saldırılarını El Kaide terör örgütü üstlenirken, bir zamanlar ABD'nin Afganistan'ı işgal eden Sovyetler'e karşı desteklediği Usame bin Ladin baş düşman ilan edildi. Ve bin Ladin ile Afganistan'daki Taliban rejimini devirmek amacıyla Ekim 2001'de savaş başlatıldı. Uluslararası toplumun ve BM'nin de desteğini alan bu savaşın sonucunda Taliban rejimi devrildi. Müslüman dünyası ile Batı arasındaki 'yarığın' uçuruma dönüşmesinin ilk adımları da atıldı. Savaşta binlerce sivil Afgan öldü. Ancak ABD'nin uğruna savaş ilan ettiği bin Ladin ve Molla Ömer adeta kuş olup uçtu. Tıpkı devrik lider Saddam Hüseyin gibi. ABD ve uluslararası güç ISAF hala orada. Çatışmalar hala sürüyor. Bonn Konferansı'nda temelleri atılan yeni Afgan hükümeti şimdi ABD destekli Hamid Karzai ile ayakta durmaya çalışıyor. Batı-İslam kavgası Batı ile İslam aleminin karşı karşıya geldiği bu saldırı sonrasında hayat sadece Müslümanlar için değişmedi. Saldırılar, tarihi boyunca savaş alanı olmayan ABD'yi, sınır tanımayan terör savaşında bir cephe haline getirdi. Amerikan halkını tarihte olmadığı şekilde büyük saldırılara uğrama korkusu sardı. Kimlik bile göstermenin unutulduğu bu ülkelerde paranoya derecesinde güvenlik önlemleri alınmaya başladı. Saldırılar ABD'nin dünyaya bakış ve politikalarını kökten değiştirmekle kalmayıp, Ortadoğu ve Orta Asya'da radikal durum değişikliklerine ve Avrupa Birliği ülkelerinden bazılarıyla ABD arasında gerilemelere yol açtı. 11 Eylül saldırılarının yarattığı travma, ABD halkının davranışlarında ve ülkenin Müslümanlar ile yabancılara karşı yaklaşımında da kalıcı değişikliklere neden oldu. Özgürlükler ülkesi ABD adeta 'Biri Bizi Gözetliyor Evi'ne döndü. Elektronik postalardan başlamak üzere özel hayatın pek çok alanına müdahale başladı. Terörün olumsuz etkilediği iş dünyasında şirketler, bankalar, havayolu şirketleri birbiri ardına kapanmaya başladı. Ekonomi alt üst oldu İşsizlik çığ gibi arttı. Hollywood'un senaryoları bile değişti. '9/11, uygarlıklar çatışması, medeniyetler savaşı, yeni Haçlı savaşı, uyuyan terör hücreleri, şer ekseni, terörde yeni milat, kitle imha silahları vs..' gibi kavramlar sözcük dağarcıklarımıza eklendi. ABD'nin Afganistan'da terörle bağlantılı olarak tutuklayıp Küba'daki Guantanamo Üssü'ne gönderdiği insanlar hala bekliyor. Müslümanlık dininin günah saydığı intihar bu korkunç üssün gerçeği haline dönmüş durumda. Çaresizlik içinde özgürlük ve demokrasi abidesi ABD'nin kendilerine göstereceği adaleti bekliyorlar. ABD, Küba'dakilere adalet getiremedi ancak Amerikan adaleti, önceki gün 11 Eylül terör saldırılarında ölenlerin yakınlarına ve yaralı kurtulanlara, New York kenti makamlarına, havayolu şirketlerine ve uçakların yapımcısı Boeing firmasına dava açma izni vererek bir ilke imza attı. Dakika dakika saldırı 08:46 New York'taki Dünya Ticaret Merkezi İkiz Kuleleri'nin kuzey kanadına 95. ve 103. katları arasına American Airlines'a ait bir yolcu uçağı çarptı. 09:03 İkiz Kuleler'in güney kanadına United Airlines'ın yolcu uçağı çarptı. 09:40 American Airlines'ın bir başka yolcu uçağı Pentagon'a çarptı. Bush, Washington'da tehdit yaratan her uçağın vurulabilmesi emrini verdi. 09:58 Pennsylvania'da 93 sefer sayılı 3. United Airlines yolcu uçağından gelen yardım çağrısında, uçağın kaçırıldığı duyurulurken, yolcular yakınlarını arayarak teröristleri durdurmaya çalıştıklarını söylediler. 10:03 93 sefer sayılı uçak, Pittsburgh'un doğusuna düştü. 10:05 İkiz Kuleler'in güney kanadı tamamen yıkıldı. 10:29 İkiz Kuleler'in kuzey kanadı da tamamen yıkıldı. 11 Eylül'de ortaya çıktı 11 Eylül saldırılarının 2. yıldönümünden bir gün önce El Cezire televizyonu, El Kaide örgütünün lideri Usame bin Ladin ile yardımcısı Eymen El Zevahiri'ye ait olduğu belirtilen yeni görüntüler yayımladı. Konuşmaların da aktarıldığı video kasette bin Ladin ile El Zevahiri, bilinmeyen dağlık bir bölgede yürürken görülüyor. Ladin, kasette, ''düşmana büyük zarar veren'' 11 Eylül saldırılarını övüyor. Zevahiri'ye ait olduğu iddia edilen bir başka kasette ise şu ana kadar ABD ile yürütülen mücadelenin hafif çarpışmalardan ibaret olduğu belirterek ''Gerçek destan daha başlamadı'' ifadesi kullanılıyor. El Cezire, kasetin Nisan sonu ya da Mayıs başında çekildiğini belirtirken; her iki kişinin de gözle görünür bir şekilde yaşlandığı dikkat çekiyor. Kaynak : Akşam