BU FOTOĞRAF GÜNDEMİ SARSACAK
Abone olMüritlerine dünya nimetlerini yasaklayan Cüppeli Ahmet Hoca jet ski yaparken görüntülendi.
Fotoğraftaki kişi İsmailağa Cemaati'nin önde gelen isimlerinden olan Cüppeli Ahmet Hoca lakaplı Ahmet Mahmut Hoca. Müritlerine dünya nimetlerini haram olarak sunan Cüppeli Hoca, jet ski yaparken görüntülendi. Hoca'nın villasının bahçesinde havuz bulunuyor.
ESKİ MÜRİT:Cüppeli Ahmet Hoca haritaya kalem bırakırdı. Kalem nereye düşerse, ailesiyle o ülkeye tatile giderdi. Onu dinledim, evdeki televizyonu, yatağı attım. Onunla samimi olup evine gidince baktım, baş köşede plazma TV var.
FOTOĞRAF DERİN SERVİS Mİ?
Peki bu fotoğraf Hürriyet gazetesinin eline nasıl geçti? Gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök bugün bu sorunun sorulacağını tahmin edip, konuyu köşesine taşımış...
diye soran Özkök, "derin devletin 28 Şubat sürecini başlattığı" iddialarını baştan reddediyor... Bu konuda iddia da bulunacak olan kişileri de hemen yazısının başında uyarıyor:
"DİNİ hassasiyeti’ bulunan medyadaki arkadaşlarımı şimdiden uyarıyorum. Sakın bu fotoğraflara bakıp, "Yine 28 Şubat hortlatılıyor" demeye kalkmayın. Çok zor durumda kalırsınız. Sadece zor değil, çok komik durumda da kalırsınız. Sakın o malum "komplo teorilerinden" medet ummayın."İyi saatte olsunlar" edebiyatı yapıp, bu fotoğrafları bize "derin devletin" servis yaptığını söylemeyin. Hatta ima etmeye dahi kalkmayın.Fena halde faka basarsınız."
Bu fotoğrafları bize kim verdi biliyor musunuz?
"Dini bütün" Müslümanlar. "Cüppeli Hoca" hurafelerine inanıp da onun empoze ettiği hayat tarzına geçen insanlar. Sonunda, onun yaşam biçimini, yaptıklarını, evindeki eşyalarını gördükten sonra, "Hoca verir talkını, kendi yutar salkımı" atasözünü bizzat yaşayarak ispatlamış insanlar.
Özkök, fotoğrafları servis edenen ismini vermiyor sadece adres gösteriyor. Sonrasında ise fotoğrafların yayınlanma gerekçesini anlatıyor;
"Ben mütevazı, herkesten adi bir insanım" diye vaazlar veren, "Mayolu erkeklerin girdiği havuza giremem" diyen bu şahsın, yurtdışında nasıl yaşadığını görmüşler. Kendilerine, Ortaçağ’ın münzevi keşişleri gibi bir hayatı dayatan sözde hocanın, kendi hayatını nasıl yaşadığını anlamışlar. "Canım ne var bu fotoğraflarda? Adam jet-ski yapıyor, denize giriyor. Modern insan istemiyor muydunuz, işte modern imam" diyebilir. Elbette hoşumuza giderdi.
Cemaatini tam aksi bir hayata götürmeyen, açık fikirli, modern bir imam olsaydı, elbette bir şey diyemezdik. Ama bu zat, insanları Ortaçağ’ın karanlıklarına götürmeye çalışan bir insansa, lüks villasındaki havuzu, "Ben başka insanların da girdiği karışık sulara giremiyorum" diyerek izah etmeye kalkıyor ve müritlerini aldatıyorsa, biz de bu fotoğrafları ona ayna gibi tutarız."