Bu durumun bir soykırım olduğu çok açık
Abone olBaşbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, İsrail’in Gazze’de yaptığı saldırıların devlet terörü haline geldiğini ve bir soykırıma...
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, İsrail’in
Gazze’de yaptığı saldırıların devlet terörü haline geldiğini ve bir
soykırıma dönüştüğünü söyledi.
Manisa’da ebediyete intikal eden aile bireyleri için okuttuğu
mevlidi şerifin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan
Bülent Arınç, İsrail’in çoluk, çocuk kadın demeden kimi öldürdüğüne
bakmadan yaptığı katliamların açıkça bir soykırıma dönüştüğünü
belirtti.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Manisa Sultan
Camisinde ebediyete intikal eden annesi Sevdiye, babası İbrahim ve
oğlu Fatih için mevlid okuttu. Mevlidi Şerife Bülent Arınç’ın yanı
sıra kardeşleri Prof.Dr. Ümit Doğay Arınç, Kutay Arınç ve Yıldıray
Arınç, AK Partililer ve çok sayıda vatandaş katıldı. Bülent Arınç
ve kardeşleri mevlid öncesinde Çatal Mezarlığını ziyaret ederek
ebediyete intikal eden aile efradı için mezarları başında dua etti.
Öğle namazı öncesi Sultan Camisine gelen Arınç ve kardeşleri burada
bir süre cami bahçesinde vatandaşlarla sohbet ettikten sonra camiye
girdi. Öğle namazının ardından okunan mevlid ve Kur’an-ı Kerim
tilavetlerinin ardından cami çıkışında Bülent Arınç gündeme ilişkin
soruları yanıtladı.
BU BİR SOYKIRIMDIR
İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği katliamlarla ilgili konuşan
Arınç, şunları söyledi: “Mevlidi şerife birçok arkadaşımız ve
dostumuz katıldı. Bu arada Manisa müftümüzün yaptırdığı duada
Gazze’deki, Filistin’deki kardeşlerimizi hatırladık, onlara dua
ettik. Ölenlerine rahmet diledik. Biran evvel kurtulmalarını bütün
gönlümüzle arzu ettik."
İsrail’in şuan bir soykırım uyguladığını anlatan Arınç, sözlerini
şöyle sürdürdü: "Ne ahlaki ne de hukuki hiçbir kayıt tanımadan
insanları öldürmek amacıyla ilerliyor. Bende biraz önce haber aldım
bir mahalleye girdiler. 50’den fazla ölü var. Maalesef bir gazeteci
ve bir sağlık görevlisinin de öldürüldüğünü duydum. İnşallah şehit
olmuşlardır. Maalesef hiçbir sınır tanımadan dünyanın gözü önünde
bu vahşet devam ediyor. Şuanda bildiğim kadarıyla 410 civarında
Gazze’de insanımız öldü hayatını kaybetti. Müslümanların Kadir
Gecesini kutlayacağı şu günlerde, bayram edeceği, Ramazanlarını
büyük bir özlemle kutlayacağı bu günlerde maalesef İsrail bir
devlet terörü uyguluyor. İnsanları sadece öldürmek amacıyla
bombalıyor, katlediyor."
Türkiye’den başka sesini yükselten bu vahşete dur diyen başka bir
ülke çıkmadığını belirten Arınç, sözlerine şöyle devam etti:
"Güvenlik Konseyinden de bir netice alınamadı. Şu da çok
enteresandır. İsrail başta ateşkesi kabul edeceğini ifade etmişken
birkaç saatliğine bile olsa ateşkese evet demedi. Demek ki
maksatları Gazze’de yaşayan insanları tamamen yok etmek ve canlı
namına bir şey bırakmamak. Allah bu zalimlere fırsat vermesin."
Türkiye’nin dış politikasıyla başbakanıyla bütün dünyaya bu vahşeti
ilan ettiğini anlatan Arınç, sözlerini şöyle tamamladı: "Umarım
çağrılarımız karşılıksız kalmaz ve dünya İsrail’in bu zulmünü
durdurmak için saniyeler içerisinde harekete geçmesi lazım yoksa
Gazze’de hayatta insan kalmayacak. Çok üzüntülüyüz. İçeride
yüzlerce insanımız bu acıyı paylaştı. Dualarımız onlarla. Allah bu
zulümden bu işkenceden onları kurtarsın. Bu durumun bir soykırım
olduğu çok açık. Çoluk, çocuk, kadın hiç fark etmeden çünkü bu
terörizme karşı bir müdahale olmaktan çıktı İsrail’in iddiasına
göre. Mahalleye giriyorlar ne varsa bombalıyorlar. Kimin öldüğüne
de bakmıyorlar. Birleşmiş Milletler’in hukuk tarihi içerisinde de
ve zannediyorum ki pek çok hukuki tabirler içerisinde de bir
soykırım olarak açıkça isimlendirilebilir. İsrail devlet olarak
söylüyorum, inanç olarak ve etnik köken itibariyle Yahudilerle,
Musevilerle bir işimiz yok ama bu devlet terörü bilerek ve
isteyerek yapılıyor. İnanıyorum ki uluslararası ceza mahkemesinde
bu işi yapanların her birine hesap verirken göreceğiz.”
(İHA)