Bu daha bir başlangıçtır

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Türkiye’nin ilk çeyrekte yakaladığı performansın tesadüf olmadığını ifade ederek, "Türkiye büyümeyi, büyürken de kırılganlıkları azaltmayı hedeflemiştir ve bu konuda da çok yol almıştır ve almaya da devam edecektir" dedi.
Ergün, 2013 yılı ilk çeyreğine ilişkin büyüme verileriyle ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın 2013 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sabit fiyatlarla yüzde 3’lük artışla 28 Milyar TL olduğunu belirten Ergün, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın aynı dönemde cari fiyatlarla yüzde 9,5 arttığını ve 357.8 Milyar TL olduğunu belirtti. Açıklanan ilk çeyrek büyüme verileriyle birlikte Türkiye’nin bir kez daha büyüdüğünü ve büyümenin beklentileri aştığını gördüklerini ifade eden Ergün şunları kaydetti:
"Türkiye’de uygulanan ekonomi politikalarının ve atılan adımların ne kadar amaca uygun olduğunu da görmüş olduk. Bu açıklanan veriler bizim beklentilerimizi de doğrulamıştır. Nitekim tüm açıklamalarımızda artık büyümenin iç talep eliyle gerçekleşeceğini, Türkiye’nin Orta Vadeli Program’da öngörülen büyüme rakamlarıyla uyumlu hareket ettiğini belirtmiştik. Bugün gelinen noktada büyümeye en büyük katkının iç tüketim talebinden geldiğini görüyoruz. İç talebin artmasında düşen kredi maliyetleri ve ertelenen tüketim harcamaları etkili olmuştur.
Özellikle ana ihracat pazarlarımızda yaşanan sıkıntılara rağmen imalat sanayimizin de büyüdüğünü görüyoruz. Bu daha bir başlangıçtır. İkinci çeyreğe ait öncü veriler de değerlendirildiğinde sanayi üretiminin daha da artacağı anlaşılmaktadır. Sanayi üretiminin büyüme içindeki öncü rolü üstlenmesiyle birlikte Türkiye Orta Vadeli Plan’da yer alan büyüme rakamlarını rahatlıkla yakalayacaktır. Çünkü sanayi üretimi tüm sektörleri canlandıran bir yapıya sahiptir. Bakanlık olarak sanayi sektörünün uzun vadede istikrarlı büyümesi ve rekabet gücünün artırılması için tüm destekleri veriyoruz. Biliyoruz ki sanayi üretiminin sağlıklı büyümesi katma değeri yüksek ürünlerden geçmektedir. Bu nedenle sanayicimizi daha çok Ar-Ge yapmaya teşvik ediyoruz. Sanayicilerimizle bilim yuvaları olan üniversiteleri sık sık bir araya getiriyoruz. Tasarıma, inovasyona ve bunları yapacak insan kaynağına desteğimizi her geçen gün artırıyoruz. Türkiye’nin bu ilk çeyrekte yakaladığı performans tesadüf değildir. Türkiye büyümeyi, büyürken de kırılganlıkları azaltmayı hedeflemiştir ve bu konuda da çok yol almıştır ve almaya da devam edecektir. Birçok yatırımcının, Türkiye’yi ilgiyle izlemesi ve Türkiye’deki fırsatları kovalaması da bundandır. Tüm bu ekonomik politikaların arkasında istikrarlı ve ne yaptığını bilen bir siyasi irade bulunmaktadır. Türkiye yüksek potansiyeli ve sahip olduğu siyasi istikrar sayesinde bugün krizde olan birçok ülkeden olumlu yönde ayrışmaktadır. Emin adımlarla ülkemizi büyütmek için, kalkındırmak için yolumuza devam ediyoruz, edeceğiz.”
(İHA)