Bu da CHP'nin yaşadığı sendromun adı!
Abone olAK Parti'nin seçim başarısını Stockholm sendromu olarak nitelendiren CHP'ye de bir sendrom tanımı geldi.
Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER
ANKARA- AK Parti'nin aldığı yüzde 50 oyu Stockholm
sendromu olarak nitelendiren CHP'ye AK Parti'den yeni bir sendrom
yanıtı geldi.
"CHP mağlubiyet sendromu yaşıyor. Önce bir tatil yapıp bu sendromu
atlatsınlar sonra gelsinler konuşalım..."
BDP'nin boykot, CHP'nin yemin etmeme krizinin damga vurduğu TBMM'nin açılışında AK Parti kulislerinde de bu durum tartışma konusu oldu.
Yemin törenine verilen bir saat arada kuliste gazetecilerle oturup sohbet eden AK Partili bakan ve milletvekilleri yaşanan süreçle ilgili ilginç değerlendirmeler yaptılar.
Öncelikle AK Partililerin rahat bir tavır içinde olduklarını
belirtelim. Bu yüzde 50'nin rahatlığı değil. Hem CHP'nin hem de
BDP'nin eninde sonunda Meclis'e geleceği rahatlığı. AK Partili bir
bakan, "Ne yapacaklar 4 yıl gelmeyecekler mi?"
diye soruyor.
Hatta arada "Yemin etmeyenlerin milletvekili maaşları
ödenmeyeceği söylense ne yaparlar" diye de esprili
yorumlar yapılıyor.
Tabi sorun hem BDP hem de CHP'lilerin Meclis'e gelişinin nasıl sağlanacağında. AK Partililer önce CHP'yi bunları bilerek bu noktaya geldiği için eleştiriyor ve çözüm önerisini de bu nedenle CHP'den bekliyor.
CHP'LİLERE TATİL ÖNERİSİ
Dün gündeme getirilen tutukluluk sürelerine getirilecek bir sınırlama ile ilgili hemen tepkiler geliyor. Çünkü yapılacak genel bir düzenleme toplum vicdanını yaralayan bazı isimlerin de tahliyesine neden olabilir. Bakan Yazıcı'nın örnek verdiği Karayılan'a Meclis yolunun açabileceği gibi içeride bulunan bütün Ergenekon sanıklarının tahliyesine de neden olabilir.
AK Partililer biraz beklemekten yana. Çünkü yasal bir düzenleme yapılmadan da mahkemeler yoluyla tahliyeler gerçekleşebilir.
Tam bu noktada bakanlardan biri "Önce CHP şu mağlubiyet sendromunu atlatsın. Önce bir tatil yapıp bu sendromdan çıksınlar sonra gelsinler konuşalım..." diyor.
KAPATMA DAVASI UNUTULMUYOR
AK Partililerin unutamadığı konulardan biri de partileri hakkında açılan kapatma davasında CHP'nin gösterdiği tavır. İktidar partisine açılan dava ile millet iradesinin yargı yoluyla düşürülmesinin gündeme geldiğini hatırlatan bir bakan, "O zaman hukuku tartışmak, eleştirmek gerekirken, milli irade demek gerekirken bize git sadece savunma yap dediler. Biz de savunmamızı yaptık ama bugün onlar mağdur olunca hukuk diye bağırıyor. O zaman hukuk sistemini tartışmamız gerek. Yargı-yasama-yürütme kuvvetler ayrılığı ilkesi kapsamında eşitlik taşıyor. Ama yasamanın yani millet iradesinin manevi bir üstünlüğü olduğu da görülmeli ve savunulmalı" diyor.
ÇÖZÜM ÖNERİSİ MUHALEFETTEN GELSİN
AK Partili bakanların bir eleştirisi de çözümün hükümetten beklenmesine. Sorunu bilerek yaratanın muhalefet olduğuna dikkat çeken bakanlar o nedenle çözüm önerilerini de muhalefetten bekliyor, Başbakan gibi "Getirsinler bakalım" diyorlar.