Bu adam renkleri duyuyor! Mükemmel sistem

Şu anda insanlar eksik olan uzuvlarını "" teknoloji yolu ile bir şekilde tamamlama şansına sahipler. Bir el, bir bacak veya görme duyusunu kaybedenler için çeşitli ileri teknoloji çözümleri mümkün. Ama ya renkleri göremiyorsanız?

Neil Harbisson, renkleri ayırtetmesini engelleyen nadir bir hastalık olan “achromatopsia”ya doğuştan sahip. Normal bir insan tüm renkleri görüp ayırtedebilirken, Harbisson sadece siyah, beyaz ve grinin tonlarını görebiliyor. 2003’de bir sibernetik uzmanı ile tanışmış ve dünyası değişmiş.

Harbisson şu anda kafatasına monte edilmiş bir dijital kamera ile yaşıyor. Kamera bir çubuk ile alnının önünde duruyor, bağlı olduğu antenin diğer ucu ise kafatasına gömülmüş bir ses çipine bağlı. Bu çip, kameranın algıladığı renkleri, belli bir düzende seslere çeviriyor ve direk kafatasına veriyor. Böylece Harbisson her renge önceden atanmış sesler ile, o anda hangi renge baktığını bilebiliyor.

Harbisson sadece normal gözle görülen renkleri değil, ultraviyole ve kızılötesi renkleri de duyabiliyor. Bu renk duymasistemi ameliyat ile direk Harbisson’un beynine monte olduğu için, artık resmi olarak bir cyborg sayılıyor. Kamera ile yatıyor, banyo yapıyor ve asla kapatmıyor. Kameraya veya antene dokunulursa, Harbisson aynı eline dokunulmuş gibi bunu da hissediyor.

Sanatçı artık renkleri bilebiliyor ama cihazın sıkıntıları da var. İnsanlar gördüklerinde kamerayı bir çeşit Google Glasszannediyor ve videoya çekildiklerini sanıyorlarmış. Ayrıca Harbisson’un uçak seyahatlerinde güvenliklerde yaşadığı sıkıntıları da tahmin edebilirsiniz. Ama sonunda İngiliz hükümeti, Harbisson’un pasaportunda kamerası ile bir fotoğrafının yer almasına izin vermişler ve özel bir raporla bu tür sıkıntıları azalmış.

Harbisson gelecekte teknolojinin vücutlarımıza daha fazla eklenmesi sonucunda neler yaşanabileceğine çok güzel bir deney. Buna benzer daha fazla örnek görmek istiyorsanız, Harbisson’un da üyesi olduğu “Cyborg Foundation” derneğinin resmi sitesine ulaşmak için