Bronzlaşmanın püf noktaları
Abone olYaz sıcaklarının bastırmaya başladığı bu günlerde bronzlaşmak isteyenlere uzmanlardan öneriler var.
Çoğu kişinin, bronzlaştırıcı ürünlerle barışık olmadığını
vurgulayan uzmanlara göre, bunun iki sebebi var. Birincisi, eski
nesil bronzlaştırıcılar sarı renk veriyordu ve hoş olmayan kokuya
sahipti. İkinci sebep ise, ürün hakkında yeterli bilgiye sahip
olunmamasıydı. Sözgelimi, ürünün cilde zararlı olduğu veya
yıkandıkça ciltten çıkacağı sanılıyordu. Tabii bir de doğru
kullanılmamaya bağlı olarak kötü sonuç alınması söz konusuydu.
Uzmanlar, bronzlaştırıcı ürünün başarılı şekilde kullanılmasını,
'sürüldüğü alanda hiç renk farkı oluşturmadan bronzluk sağlaması'
olarak açıklıyor. Ama bunun bir şartı var; cilde önce 'scrubbing'
denilen işlemi yapmak (cilde ovuşturarak sürmek ve suyla
temizlemek). Bu, cildin yüzeyinde yer yer birikmiş ölü hücre
tabakasının giderilmesini sağlıyor. Eğer bu alanlar giderilmezse,
daha koyu renk tutar. Eğer 'scrubbing' için kozmetik bir ürününüz
yoksa, kolayı var, bir miktar tuzla cildinizi nazikçe ovuşturup,
suyla durulayın. Gerisi, ürünün prospektüsüne kalıyor. Ürün
sürüldükten sonra vücuda belli bir süre giysi veya saç değmemeli
(15 dakika ile yarım saat arası), sonrası kolay, bir satte bronzluk
başlıyor. Ayrıca, bacaklara uygulanan bronzlaştırıcı ürünler, renk
bütünlüğü sağlayıp selülit görünümünün maskelenmesine de yarıyor.
Güneşlenirken kullanılacak yanma ürünleri olduğunu da anlatan
uzmanlar, yüz cildinin gençliğine önem verenlere, yalnızca tatilde
değil, şehirde güneşe çıkılan saatlerde de en az 30 faktörlü ürün
kullanmaları önerisinde bulunuyor. Uzmanlar, koruma faktörlü iki
ürünün üst üste kullanılmasıyla emniyetin artmadığını, yani iki
ürünün koruma sayılarının toplamı gibi bir şeyin söz konusu
olmadığını kaydediyor. Uzmanlar, saçlar ve dudakların da güneşin
zararlı ışınlarından korunması için, koruma faktörlü ruj, saç sprey
ve saç jöleleri olduğunu hatırlatıyor.