Provokasyon emri İmralı'dan
Abone olTeröristbaşı, unutulmamak için her şeyi yapmaya hazır. Türkiye'yi geren kışkırtma eylemleri, İmralı'da yatmakta olan terör örgütü elebaşı tarafından yönlendiriliyor.
Kışkırtmanın hedefi, Türkiye'deki olumlu gidişi baltalamak. Türkiye, özellikle sivil toplum kuruluşlarıyla bu kışkırtmalara karşı durmak, ancak 'toplumsal çatışma'ya yol vermemek zorunda.
Gemlik'te terör örgütü elebaşı lehine gösteri yapmak üzere önceki gün yola çıkan grupların meydana getirdiği gerginlik, ekonomik ve demokratik reformların Türkiye'ye getirdiği olumlu atmosferi etkilemeye yönelik. Demokratik reformların uygulamaya yansımaya başlaması, ekonominin düzelmesi ve özellikle doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesine yönelik teşvik ve yatırımların artması nedeniyle hızla taban kaybeden bölücü örgüt, şimdi Türkiye'yi yeni bir gerginliğe çekmeye çalışıyor. Olaylar da, İmralı'da yatan teröristbaşı Abdullah Öcalan ve Kuzey Irak'taki Kandil dağında yuvalanan terör örgütü PKK Kongra/Gel'in elebaşlarınca organize ediliyor.
Posterlerle kışkırtıyorlar
Önceki gün, terör örgütü elebaşının sözde "tecrit"ten çıkarılması için miting yapmak üzere Gemlik'e doğru yola çıkan gruplara gösteri izni verilmedi. Ancak polisin de bu grupların konvoylarına müdahale etmediği, sadece yol güzergahında güvenlik önlemleri aldığı gözlendi. Buna rağmen bu grupların İstanbul'da yol kesme eylemleri ve polisi taş yağmuruna tutmaları ile terör örgütü elebaşının posterlerini taşıyan gösteriler yaptı.
Apo gündemde kalmak istiyor
Atılan sloganlar, taşınan pankartlar ve daha önce çeşitli kaynaklardan yapılan açıklamalar, olayların, terör örgütü elebaşı Öcalan tarafından yönlendirildiğini ortaya koyuyor. Türkiye'nin demokratik bir refah toplumuna doğru attığı adımların güçlenmesiyle eski taraftar kitlesini kaybetmek ve unutulmaktan korkan terör örgütü elebaşı, bu tür eylemlerin fikrini veriyor. Öcalan'ın, kendini unutturmamak için her türlü yöntemi kullanabileceği belirtiliyor. Eylemlerin etkili olmasi için daha çok kadın ve çocukların katılımına özen gösterildiği de dikkati çekiyor.
Tepkinin ölçüsü önemli
Eylemci grupların, mitinge izin verilmemesinin ardından geri dönüşleri sırasında bazı yerleşim yerlerinde vatandaşların tepkisiyle karşılaşmaları da bir başka endişeyi doğuruyor. Bu tepkiler sırasında güvenlik güçlerinin hassas tavrı, hem eylemcilerin ciddi zarar görmelerini hem de tepki gösteren vatandaşların amacını aşan güç kullanmalarını bir ölçüde engelledi. Ancak Türkiye, bir yandan, attığı dev demokratikleşme adımlarının, terör örgütü elebaşının provokasyonlarıyla baltalanmasını engellemek, diğer yandan da bu provokasyonların Türkiye'deki toplumsal ve ekonomik dengeleri bozmasına izin vermemek durumunda. Çünkü olayları yönlendirenler, vatandaşlardan gelebilecek aşırı tepkileri de hesaplamış ve bu tepkilerin "toplumsal çatışma" ortamı doğurmasını umarak bekliyorlar. Hedef, kendilerine karşı hareketleri kışkırtarak, dünyanın gözünde Türkiye'yi farklı göstermek.
STK'lara sorumluluk düşüyor
Terör örgütünün yeni elebaşları ve eski elebaşı, tabanını kaybetme korkusuyla harekete geçmeye çalışıyor. Kendilerine destek veren ülkelerin artık teröre prim vermemesi nedeniyle eylemlerini bu tür gruplar üzerinden provokasyon yapma yolunu tercih ediyor. Bu şekilde Türkiye'deki demokratik, politik ve ekonomik ortamı baltalamayı hedefliyorlar. Türkiye, terörist yandaşı eylemlere karşı dururken, gösterilen tepkilerin de terör örgütü elebaşlarının hedeflerine çanak tutmamasına dikkat etmeli.