Bozulan sadece Türkçe değil

Son tartışmaları izlerken bir kere daha gördük ki: - Türkçe tanınmaz hâlde. Sırf şive değil. Gramer ve imla da bitmiştir. Nokta, virgül, küçük harf, büyük harf, satırbaşı. Hepsi tükenmiştir. Kelime fukaralığı ise zengin bir hazinenin tamtakır kalmasına benziyor. Kendi dalında uzman olanlar bile bir tuhaf... Gerekli kültürü almışlar ama Türkçe'yi öğrenememişler. Belki kitap yazacak kadar bilgileri var ama ifade yetenekleri sıfır... Kelime dağarcıkları bomboş. Kullanmaya pek meraklı oldukları her yeni kelime ise, eskisinin karşılığı değil. Öğretmen çok mühimdir. Size Türkçe'yi iyi öğretmişse onu asla unutmazsınız. Evde anne-baba'nın konuştuğu Türkçe çok mühimdir. Özürü kavramışsanız onu ömür boyu kaybetmezsiniz. Okulla ev arasında bocaladığınız farklı kelimeler varsa da onları bir pakette toplayıp kaynaştırmak ne büyük keyftir, değil mi? Ama ne yazık... Okullardaki kompozisyon ödevleri bile rafa kalkmıştır. Anlıyorsunuz. Laik yerine laayik'ten, Hakem yerine Haakem'den ibaret değil derdimiz. Arıza, epey derinlerde. TV'lerdeki bilgi yarışmalarına bakın ve halimizi görün... Gençlerin bildikleri sorulara değil, bilemedikleri sorulara dikkat. Hazindir. Cumhuriyet'in ilanını 19 Mayıs'la karıştıranlar var. Kurtuluş Savaşı'nı öğrenememişler. Demokrasiyi, nasıl öğrenecekler? İstiklal Marşımız'ı, Fener'in Teknik Direktörü Daum kadar düzgün okusunlar razıyım.