Bu ülkede bozuk olan çok şey var...
Sütten başlayalım…
Diyorlar ki, bozuk sütler atılmasın diye dayadılar çocuklara
sütleri çocuklar zehirlendi!
Yahu; bu ülkede, marketlerdeki indirim rafları tarihi geçmiş
ürünlerin indirim müjdeleriyle dolu!
Siz sanıyor musunuz ki marketten alışveriş yapan Türk halkı,
aldığı yiyeceğin, içeceğin, yahut herhangi bir ürünün son kullanma
tarihine bakıyor!
Bu konuda bir araştırma yapılsın sonuca hep birlikte hayret
edelim, var mısınız?
Bu yüzden, sütün tarihi geçti veyahut süt bozuktu iddialarına
alacağınız cevap, “Bozuk olan süt değil, çocukların psikolojileri,
çocuklar sütü sindiremedi” dir!
Kızmak yok!
Şimdiye kadar sindirdiklerimizin sonucu tüm bunlar!
Biz ki, kuş gribinin üstesinden zavallı hayvanları canlı canlı
yakarak gelmiş milletiz!
Ki keneleri, paçalarımızı çoraplarımızın içerisine sokarak
kandırmışız!
Çayda radyasyon olmadığını içerek kanıtlamış bakanlar gördü bu
millet…
Ankara’nın içme suyunun gönül rahatlığı ile içilebileceğini,
canlı yayında, musluk başında bardak bardak su içen Belediye
Başkanı soktu gözümüze…
Yurtdışından gelen içi zehir dolu zarfları “saçmalık” diyerek
canlı yayında kafasını içine sokarak anlatan sağlık bakanlarıyla
büyüdük!
Korkma!
Bize bir şey olmaz!
Arabada emniyet kemerini takmayız!
İnşaatların altından geçeriz!
Rögar kapaklarımız yoktur!
Açılan çukurlar kapatılmaz!
“Yol çalışması vardır” işareti konulmaz!
“Denize girilmesi tehlikelidir” yazısının tam da önünden denize
gireriz!
“Yol bitti” levhasının olmadığı yerler vardır, denize nazır!
İşçiler her Allah’ın günü “güzel
güzel” ölürler buralarda…
Ecel der geçeriz!
Zaten kaderimize yazılmışsa biz nasıl engelleriz!
Bu yüzden, bozuk süt için yaygara koparacağınıza, bozuk süt
veren ineği kesin gitsin!
Sütü bozuksa mundar sayılır!
twitter.com/nsrnylmz