Bozdağ'ın fezlekesinde sıcak gelişme
Abone olAdalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında hazırlanan fezleke hakkında takipsizlik kararı verildi.
ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, İzmir'de
eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın bacanağının da adının
karıştığı liman yolsuzluğu operasyonu sırasında soruşturmayı
sürdüren İzmir Cumhuriyet eski Başsavcısı Hüseyin Baş'ı telefonla
üç kere aradığı iddiasıyla hakkında düzenlenen fezlekeye
takipsizlik kararı verildi.
İddiaya göre Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İzmir Cumhuriyet eski
Başsavcısı Hüseyin Baş'ı üç kez telefonla arayıp, “Liman
Yolsuzluğu"nu soruşturan Örgütlü Suçlar Bürosu Cumhuriyet
Savcısı Ali Çelik'ten dosyanıın alınıp, sanıklara gözaltı
yapılmadan çağrı yöntemi ile savcılık tarafından ifadelerinin
alınmasını istedi. Ancak Başsavcı soruşturmanın usulünce ihbar
üzerine başlatıldığını söyleyip bu talepleri reddetti.
BU KARARLARI İPTAL ET
İDDİASI
Bu görüşmenin ardından mesai bitiminde Adalet Bakanı Müsteşarı
Kenan İpek İzmir Cumhuriyet Başsavcısını iki kez arayarak aynı
talepleri dile getirdi. Adalet Bakan Müsteşarı da soruşturmada
gözaltı yapılmamasını, soruşturmanın ilgili savcıdan alınmasını
istedi. Ancak başsavcının soruşturmanın usulen doğru yapıldığını
izah etmesi üzerine düşünmesini isteyerek telefonu kapattı.
İlerleyen saatlerde Başsavcıyı tekrar arayan Adalet Bakanı
Müsteşarı Kenan İpek taleplerini tekrarladı. Bu kez konuşmasını
"Bu saatte git. Cumhuriyet savcısını değiştir, tüm
kararları iptal et, bu soruşturmayı durdur, bunu yapmazsanız
sonuçlarına katlanırsınız" diyerek telefonu kapattığı
ileri sürüldü.
Başsavcı da Müsteşarın taleplerini yerine getirmediği gibi
'soruşturmaya müdahale' ettiği için Adalet Bakanlığı'na ve HSYKY'ya
şikayet etti. Bakan hakkında ise 4 Ocak'ta fezleke hazırlayıp
TBMM'ye gönderdi. Ardından HSYK Kış kararnamesiyle Başsavcı Hüseyin
Baş, görevden alınarak, 7 yıldır kağıt üzerinde kurulu Samsun Bölge
Adliye Mahkemesi Başsavcılığı'na getirildi.
TBMM Başkanlığı, 27 Ocak 2014 tarihinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ
hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırlayıp gönderdiği
fezlekeyi, Adalet Bakanlığı üzerinden Başbakanlık vasıtasıyla
gönderilmemesini gerekçe göstererek “usul eksikliği" görüşüyle
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na iade etti.
TBMM Başkanlığı, Cumhuriyet başsavcılıkları tarafından gönderilen
yazıların Adalet Bakanlığı üzerinden Başbakanlık vasıtasıyla TBMM
Başkanlığı'na gönderilmesi gerektiğini belirtti.
Bakan Bekir Bozdağ hakkında düzenlenen ve TBMM Başkanlığı
tarafından İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na geri gönderilen dosya,
soruşturma yapması için İzmir Cumhuriyet Başsavcı vekili Gökhan
Karaburun'a verildi. Bozdağ, hakkında tutanak ve fezlekeyi
inceleyen Başsavcı vekili Karaburun'un, geçtiğimiz 11 Şubat'ta
takipsizlik kararı verdiği ortaya çıktı. Başsavcı Vekili
takipsizlikle ilgili gerekçesine ise Anayasa'nın 100 maddesini
dayanak gösterdi. İlgili yerlere gönderilen takipsizlik kararına
yasal süre olan 15 gün içinde kimse itiraz etmeyince, Bakan Bozdağ
hakkında düzenlenen fezlekenin bir hükmünün kalmadığı ortaya çıktı.
Müşteşar Kenan İpek, hakkındaki soruşturmanın ise HSYK tarafından
yürütüldüğü öğrenildi.
ANAYASA'NIN 100. MADDESİ
Başbakan veya Bakanlar hakkında, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az onda birinin vereceği önerge ile, soruşturma açılması istenebilir. Meclis, bu istemi en geç bir ay içinde görüşür ve gizli oyla karara bağlar. Soruşturma açılmasına karar verilmesi halinde, Meclisteki siyasi partilerin, güçleri oranında Komisyona verebilecekleri üye sayısının üç katı olarak gösterecekleri adaylar arasından her parti için ayrı ayrı ad çekme suretiyle kurulacak 15 kişilik bir komisyon tarafından soruşturma yapılır. Komisyon, soruşturma sonucunu belirten raporunu iki ay içinde Meclise sunar. Soruşturmanın bu sürede bitirilememesi halinde, komisyona iki aylık yeni ve kesin bir süre verilir. Bu süre içinde raporun Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na teslimi zorunludur. Rapor Başkanlığa verildiği tarihten itibaren on gün içinde dağıtılır, dağıtımından itibaren on gün içinde görüşülür ve gerek görüldüğü takdirde ilgilinin Yüce Divana sevkine karar verilir. Yüce Divana sevk kararı ancak üye tam sayısının salt çoğunluğunun gizli oyuyla alınır. Meclisteki siyasi parti gruplarında, Meclis soruşturması ile ilgili görüşme yapılamaz ve karar alınamaz.