Böylesi ancak Türkiye'de olur!
34 H 6353 plakalı aracın sahibi her kimse beni
affetsin. Tam birbuçuk yıldır, bu arkadaşın OGS
hesabından geçiyorum.
Sihirli bir cihaz koymuşlar Boğaz Köprüsü'nün
çıkışına. Bir arkadaşım KGS için kart çıkarırken,
ben de o cihaza plakamı yazdım ve enter tuşuna bastım.
Cihaza göre, OGS'den iki kaçak geçiş
yapmışım.
Ama bu nasıl olur, benim OGS cihazım
var.
Banka memuru itiraz etti:
-Sizin OGS kaydınız yok.
Yani ben
birbuçuk yıl boyunca OGS cihazı kullanmadan geçiş
yapmışım ve hiç kimse bana "bir dakika
kardeşim" dememiş öyle mi?
Aynen öyle...
Meğer kaydımı yapan memur 34 H 6553 yazması
gerekirken, 34 H 6353 yazmış.
"Olabilir, insanlık hali yanlış yapılabilir. Yapılan yanlış
düzeltilir her şey normale döner" dedim ama, ne yazık ki
10 gündür hiçbir şey normale dönmedi, dönmüyor!
Çünkü, evraklarım kayıp!
Müracaat formum,
ruhsatımın fotokopisi, kimliğim, hiçbir kaydım yok!
Ve ben 34 H 6353 plakalı aracın hesabından hala
köprüden geçmeye devam ediyorum.
Yok mu beni durduracak bir babayiğit!
Delil oluşması için ölmek gerek!
Burası Türkiye, soruşturma; kovuşturma ya da adı her
neyse, öldürülmeniz halinde yapılabilir ancak!
Üç haydut kafanıza sıkacak ama tabanca tutukluk yapacak.
Verilmiş sadakanız vardır o halde, eğip başınızı
gideceksiniz, düşmeyeceksiniz o haydutların peşine.
Niye?
Delil yok çünkü!
Halbuki delil var... Sanıklar
da belli...
Biri elde ötekiler kaçak...
Eee?
-Soruşturmaya gerek yok!
Delil nedir?
Eldeki sanık itiraf ediyor:
-Evet, yol kesildi, silah çekildi ama ben
yapmadım.
-Kim yaptı?
-Kazakistan'lı iki arkadaşım?
İstanbul'da yer yarıldı Kazakistan'lı
arkadaşlar o yerin altına girdi sanki. Polis yeraltındaki
Kazakistan'lı arkadaşları bulamayınca mahkeme kararını verdi:
-Delil yok, soruşturmaya gerek yok!
Anladım ki,
haydutların kafama dayadığı silah tutukluk
yapınca, yeteri kadar delil oluşmamış. O halde gazete kağıdı
altında yerde yatan bir ceset olmak gerek!