Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Son zamanlarda TV'lerde yarışma adı altında yayınlanan
"Ne kadar iğrençleşebilir, ne kadar alçalabiliriz"
yarışını izledikçe nasıl öfkeleniyor, nasıl dudaklarımı öfkeyle
ısırıyorum anlatamam.
Rastlamışsınızdır mutlaka. Kanalın birinde "Güven
Bana" adıyla bir yarışma programı yayınlanıyor.
İzlememiş olanlar için yarışmayla ilgili bilgi vereyim. Sözde
yarışmaya birbirini tanımadıklarına dair yemin eden iki kişi
katılıyor. İkili çıkan sorulara birlikte düşünerek karar veriyor ve
her doğru şık sonucunda kazandıkları paraları bir havuzda
biriktiriyor.
Yarışmanın sunucusu arada bir bunların içindeki şeytanı harekete
geçirmek için birer dakikalık düello molası veriyor. Yarışmacılar,
kendileriyle beraber getirdikleri aile veya arkadaş çevrelerine
gidip fikir alıyor.
Bir dakika sonra onların görüşmesi bitince sunucu ikisini geri
çağırırken, ihanet üzerine tüm ahlaksızca oyunları bunların
üzerinde deniyor.
Belli bir para önererek başlıyor işe ve onlar karşısına geçinceye
kadar bu paranın miktarını artırıyor. Önerilen paranın miktarı
arttıkça, yarışmacıların yüzlerinin şekli değişiyor. Birbirlerine
"Güven Bana" der gibi bakışlar fırlatıyorlar
falan.
Sonunda biri dayanamayıp önündeki butona "tıkırt"
diye basıveriyor, karşısındaki "Haşırt" sesiyle
irkiliyor. Anlayacağınız, "Güven bana" dediği
arkadaşını en çok güvendiği anda para için satmış oluyor.
O sırada yarışmacısını kışkırtmak için oraya gelen taraftarları ve
stüdyodaki konuklar "Nasıl da en çok güven kazandığı anda
kazığı çaktı arkadaşına beeeaaa. Helal olsun" dercesine
alkış tufanı kopartıyor.
Geçenlerde izlediğim bölümde yarışmacı, birlikte yarıştığı genç
kızı ikna etmek için, "Kur'an üzerine yemin ederim. Allah
belamı versin ki basmayacağım" diye yeminler ettikten 1
dakika sonra butona basmıştı.
Genç kızın, "Madem butona basacaktın, neden Kur'an ve Allah
üzerine yeminler ettin" sözlerine yarışmacı arkadaşının
verdiği cevap aynen şöyleydi:
"Size güven vermem gerekiyordu"
Yarışmacı kızın o bakışını asla unutamam. Bir insandan geriye kalan
tiksindirici enkaza bakar gibi bakmıştı bir süre...
Hissetttiği iğrenme duygusunu güçlükle saklamıştı adeta...
****
O iğrenme, o tiksinme duygusu kaç haneye yayılıyor acaba? Toplumun
değer yargılarını dibinden sarsan bu haysiyetsiz yarışma kaçımızın
canını yakıyor?
Hangimiz atalarımızın, "Asla ihanet etme, asla kimseyi
sırtından vurma ve güvenini yıkma" tavsiyeleriyle
büyümedik? Hangimiz çocuklarımıza bu yüce erdemleri aşılamak için
çaba sarfetmiyoruz söyler misiniz?
Söyler misiniz?
Elimizde birbirimize güvenmekten başka bir şeyimiz kalmamışken,
insanlara sözlerinden dönmeyi, yeminini bozmayı ve asla kimseye
güvenmemeyi aşılayan bu program şeytanlık değil de nedir?
Peşimiz sıra yetişen nesillere, "İçten pazarlıklı ol,
samimiyetsiz ol, en zayıf anında darbeyi indir. Asla güvenilecek
biri olma. Entrika yap ki kazanan sen ol" diyen bu program
kimseyi rahatsız etmiyor mu Allah aşkına?
Bir tek kişi çıkıp da, bu şeytanlığı durdurun demez mi?
Dünyanın en ücra köşesindeki ve en zor durumundaki sahipsizine,
"Türkler gelirse böyle gelir. Türkler yardım ederse böyle
yardım eder. Türkler güvenle sırtınızı yaslayacağınız kadim
dostlardır" dedirten bizim insanımız rezillikleri bu kadar
mı sevmeye başladı?
Kazancın alın teriyle yapılması gerektiğini, adaletle, kardeşçe
paylaşmanın dünyanın en güzel şeyi olduğunu bir kenara atıp,
utandırsa ve haz vermese dahi önemli olanın zafer kazanmak olduğunu
benimseyecek kadar alçaldık mı?
Lütfen söyleyin!
Tüm insani değerlerin para uğruna satılabileceğini öğütleyen bu
programı izleyen çocuklarınıza hangi etik değerleri aşılayacaksınız
bu aşamadan sonra?
Bu yarışmaya katılan böyle bir babayla, böyle bir anneyle gurur
duyulur mu? Bunu yapan evladınız olsa göğsünüz kabarır mı?
Bu yarışmaya katılan biri karşınıza geçip iş istese, bulunduğunuz
binada kapıcılık görevi verir misiniz? Bakkalınıza çırak olarak
alır mısınız?
Öğretmen ise çocuğunuzu teslim eder misiniz? Çocuğunuza bakıcılık
yaptırır mısınız?
Patron ise eşinizi, kızınızı güvenerek yanında çalıştırır mısınız?
Size ilk fırsatta kazık atmayacağına inanıp ortak olur musunuz?
Peki ya böyle bir insanı "İyi günde, kötü günde"
kavliyle eşliğinize kabul eder misiniz? Ömür boyu güvenerek bir
evlilik sürdürür müsünüz?
Siz de yüreğinizde ahlaksızlığın çürümüşlüğün çelik dişlerini
hissediyor musunuz?
Edebin, ahlakın ve erdemin bayrağı yarıya indirilmiş.
Sadakatsizliğin, güvensizliğin, ihanetin ve iffetsizliğin sancağı
dalgalanıyor artık görüyor musunuz?
Sadece bu yarışma değil ki.. Hatırlayanlarınız vardır
mutlaka..
Bir diğer yarışma programında eşini kışkırtmaya çalışan kadın,
"Beni başkasıyla hayal et kocacağım" demiş ve
gazetelerde haber olmuştu.
Ne içindi? Bir araba kazanabilmek için?
Bir başka dizi...
"Pis Yedili" ismindeki sözde öğrenci dizisinde alkol alıp
okula gelen ve sürekli anırarak konuşan o öğrenciyi sanırım hepiniz
görmüşsünüzdür. Bu bölüm gün içinde 7 tam saat yayında kaldı.
Ne içindi?
Rating için, para için...
Diyeceğim o ki...
Dizi ve yarışma teröristleri dört bir yana veba gibi yayılıyor.
Üzerine sifon çekilecek türden olan her bir program bize
huzursuzluk, topluma kötülük vaadediyor. Herşey gözlerimizin önünde
cereyan ediyor, bakıyor ama göremiyoruz.
Önümüze konan yarışma formatları, gün be gün insani formatlarımızı
değiştiriyor, koca bir toplumu insandan çok "insan
artığı" pozisyonuna sokuyor. Birileri dini, milli ve
ahlaki değerlerimize kükreye kükreye tecavüz ediyor.
Bir felaket yaklaşıyor!
Ya kötüleri ve kötülükleri cehenneme yollayacak, insani değerleri
geri getirecek "Güven Bana" butonuna bu kez biz
basacağız.
Ya da yaklaşmakta olan bu felaketten hepimiz payımıza düşeni
alacağız.