Böyle bir şey programımızda yok”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, “Türkiye Kömür İşletmeleri tek başına özelleştirilmesi söz konusu değil. Böyle bir toplu özelleştirme, böyle kalıp halinde özelleştirme söz konusu değil. Böyle bir şey programımızda da yok” dedi.
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezi’nde Manisa’nın Soma ilçesinden gelen maden işçileriyle görüşme gerçekleştiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız görüşme sonrası, Soma maden faciasıyla ilgili gazetecilere açıklamalar da bulundu.
Soma’dan gelen işçiler ile beraber bir toplantı yaptıklarını belirten Yıldız, “Son derece açık samimi, kardeş hane ve herhangi bir bilginin saklanmadan her beraber paylaşılabilmesi, Türkiye’deki bütün madencilik adına konularda istediğimiz ideal noktaya ulaşabilmek açısından TBMM’de yaptığım konuşmada söylemiştim. Burası doğal afet değil. Doğal afetlerin dışında mutlaka orada yapılan bir işte kusur vardır. O kusurun sahibi ister paylaşımlı, ister tek başına ne olursa olsun bu hakkın yerine teslim edilmesi lazım. Malum idari hukuki, adli, soruşturmalar devam ediyor. O süreçle alakalı söylemek doğru olmayabilir. Ama biz bugün işçi kardeşlerimize eğer siz burada yetkili olsaydınız nasıl yapardınız. Kendi işçi sağlığınızla alakalı ne tür önlemler alırdınız. Aksayan yönler nerelerdi. Bunların her birisini konuştuk. Her bir arkadaşımız, işçi temsilcisi arkadaşlarımız gerçekten samimi olarak da fikirlerini ifade ettiler. Son derece faydalı oldu. Bundan sonra görüşmelerimiz devam edecek. Bu ocakların doğru bir şekilde işletilebilmesi acısından buna devam edecek. Kendilerine şunu sordum. Siz bu ocakların kapatılmasını ister misiniz? Yetkili olsanız siz bu ocakların kapatılmasını ister misiniz? Hayır biz bu ocakların kapatılmasını istemeyiz ancak çalışma şartlarının doğu bir şekilde yönetilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması kaydıyla dediler. Yalnızca Soma’da 15 bin çalışanın 13bin 500’ü, 13 bin 600 adeti yalnızca maden ocaklarında çalışan ve Soma’nın da ekonomisini yürüten konular. Bize düşen Çalışma Bakanımızla beraber oradaki çalışma şartlarının düzeltilmesi ve işçi kardeşlerimizle tekrar toplantı yapılması. Çünkü bu işin en önemli paydaşlarından, en önemli konunun ana unsurlarından bir tanesi. En önemli unsuru olan işçi kardeşlerimizle tekrar bu konuyu görüşeceğiz. Biz bu alanda dün Bakanlar Kurulu’nda sunuş yaptığımız gibi gerek kanuni, gerek mevzuat, gerek yönetmelik, gerekse bu işin fiili konularıyla alakalı çok daha detaylı çalışmayı öngörüyoruz. Yurt dışında 4 ülke de Amerika Birleşmiş Milletleri, Almanya, Rusya ve Çin olmak üzere en fazla kömür yoğunluğu olan yerlerde de teknik olarak da bazı işlemler ve çalışmalar yapacağız. Bundan sonra işçi kardeşlerimiz bu karar mekanizmasının en önemli parçalarından bir tanesi olacak. Bunu fiili olarak da bizzat yapılmasını takip edilecek” şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin “Madencilerin somut olarak sizden ne talep ettiler” sorusuna Yıldız, şu cevabı verdi:
“Somut olarak bundan sonra buradaki çalışma şartları iyileşecek mi? Biliyorsunuz aramızda görev paylaşımı var. Çalışma Bakanımızla beraber onun alanına gelen bölümler, bizim alanımıza giren bölümler, bunların denetlenmesi ile ilgili fiili durumlar, atlanan durumlar bunların her birisini açık olarak konuştuk. Denetime gelen elemanlarımızın oradaki yaptığı işlemler, onların gözüyle onlar nasıl görünüyor, her birisini hiçbir bakan işçi ayrımı olmaksızın bir abi kardeş olarak da konuştuk. Söylemediğiniz bir nokta kalmasın dedik. Her birini söylediklerini de ifade ettiler. Aldığımız notlarla beraber yalnızca işveren olarak değil, işçi kardeşlerimizde oradaki güvenlik sistemleriyle alakalı alınacak tedbirlerle alakalı önemli bir kararın bir parçası olacaklarını söylemem lazım.”
“Bakanlar Kurulun da bir sunum yaptınız. Mevcut Madencilik Kanununda 7 maddenin değişmesini öngören taslak sundunuz. 7 madde neyle ilgili neyi öngörüyorsunuz. Türkiye Kömür işletmeleri acaba özerk bir kurum haline gelecek mi? Özelleştirme gündeminiz de var mı?” sorusuna Yıldız, şöyle cevap verdi:
“Türkiye Kömür İşletmeleri tek başına özelleştirilmesi söz konusu değil. Böyle bir toplu özelleştirme, böyle kalıp halinde özelleştirme söz konusu değil. Böyle bir şey programımızda da yok. Dün Bakanlar Kurulun da bizim sunuşumuzda devlet haklarından tutun ki kıymetli metalik madenlerin, altın gümüş, bakır gibi madenlerin ruhsatlarından tutun ki buradaki Soma’daki kazaya varıncaya kadar birçok konu irdelendi. Bakan arkadaşlarımızda soruları oldu. Soruları cevaplamaya gayret ettik. Sunuşumuzda hem bu kazanın oluşu, muhtemel nedenleri soruşturmaların devam ediyor olması ve bu sürecin özetlenmesi halinde oldu. Tabi ki, bundan sonra dediğim gibi bu işin insani, idari, siyasi, hukuki, adli birçok yönleri var arkadaşlar. Bunlarla alakalı herhangi bir boşluk olmayacak kadar büyük bir konuyla karşı karşıyayız. 301 canımız gitti orada. O yüzden bunların herhangi bir şekilde takipsizliği söz konuş olamaz. İstek kamu isterse özel sektör ne olursa olsun bunların düzenlenmesiyle alakalı yeniden gözden geçirilmesi ile alakalı konuları irdeleyeceğiz.”
(İHA)