Bosque'ye istifa iması yapıldı mı?

Beşiktaş Teknik Direktörü Vicente Del Bosque, takımın ligde aldı sonuçlardan dolayı tedirginlik mesajları aldığını, ancak kimsenin direkt olarak kendisine bu konuda bir şey söylemediğini ifade etti. İspanyol çalıştırıcı, basına kapalı antrenmandan sonra BJK Nevzat Demir Tesisleri'nde düzenlediği toplantıda, Trabzonspor maçı öncesi takımın son durumunu değerlendirerek, soruları yanıtladı. Del Bosque, Büyükşehir Belediyesi Ankaraspor maçı sonrası gönderileceği şeklinde yapılan spekülasyonlarla ilgili bir soru üzerine, ''Ben bu mesajı hiçbir zaman almadım. Takımın gidişatından dolayı hem içeriden, hem dışarıdan bir tedirginlik mesajı aldım. Ama direkt olarak bana kimse bir şey söylemedi. Ben futbola dün girmedim. Yıllardır bu dünyanın içindeyim. Yöneticilerin endişeleri, dışarıdan gelen endişeleri ve basının yaptığı kritikleri anlamayacak değilim. Hepinizin bildiği gibi futbolda işler iyi gitmeyince her zaman ilk suçlu olarak görülen antrenördür'' diye konuştu. ''KAZANSAM DA KAYBETSEM DE DEĞİŞMEM'' Del Bosque, bu süreçte ''Ceketimi alır çeker giderim'' diye düşünüp düşünmediği şeklindeki soruya da şu yanıtı verdi: ''Böyle bir şey düşünmedim. Benim iyi taraflarımdan birisi de, kazansam da kaybetsemde değişmiyorum. Kazandığım zaferlerle çok sevinmiş olsam, maçı sadece benim kazandığım izlenimini vermiş olabilirim. Bu da yalnış olur'' ''TRABZONSPOR DAHA TEHLİKELİ OLABİLİR'' İspanyol çalıştırıcı, Birinci Süper Lig'de yarın deplasmanda karşılaşacakları Trabzonspor'un, Avrupa kupalarında aldığı başarısız sonuçların, bordo-mavili ekibi ligde daha tehlikeli bir takım haline getireceğini savundu. Trabzonspor'un Türkiye'deki en iyi atak yapan futbolculara sahip, ligin en iyi takımlarından birisi olduğunu kaydeden Del Bosque, ''Puan sıralamasında göründüğü gibi oldukça kuvvetliler. Son bir ay içinde aldıkları sonuçlardan sonra daha da tehlikeli olacaklar'' dedi. Bodo Glimt maçını geride bıraktıklarını, yarınki maçın kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayan Del Bosque, şunları kaydetti: ''Biraz optimist düşünmek lazım. 7. haftada 'şuradayız, buradayız, şansımız var ya da yok' diye düşünmemeliyiz. Şu anda biraz gerçekçi olmamız lazım. 20 küsur hafta oynadığımız zaman sonucun ne olacağını tahmin edebiliriz. Karşımızdaki takım yorgun bir takım. Bir ay Şampiyonlar Ligi'ne hazırlanıp başarıyla dönemedi. UEFA'dan da başarıyla dönemedi. Şu anda moralsizliklerden sonra oldukça tehlikeli bir takım haline gelecek. Ayrıca bugüne kadar ligdeki maçlarına da bakarsanız oldukça etkileyici bir yol çizdi. Bence ligin en iyi takımlarından birisi.'' ''HEYECAN ŞART, AMA BAZEN ZARARLI OLUYOR'' Del Bosque, geldiği ilk günden bu yana futbolcularından her zaman yaptıkları işin heyecanını duymalarını istediğini ancak, bazı maçlarda heyecanın takıma zarar verdiğini söyledi. Bir kadroda olabilecek en kötü şeyin başarıya doymuşluk olduğunu vurgulayan İspanyol çalıştırıcı, ''Ama açıkça söyleyeyim, benim kadromun bu tarz bir doymuşluğa sahip olduğuna inanmıyorum'' dedi. Siyah-beyazlı teknik adam, bu yöndeki sorulara özetle şöyle yanıt verdi: ''İlk geldiğim günlerde futbolcularla konuştuğumda onlardan ilk istediğim şey, oyun oynarken heyecanını duymalarıydı. Hayatın her dalında biraz heyecan duyarak işimizi yapmamız gerekiyor. Bir köşe yazarının da yapması gereken, işinin heyecanını duymasıdır. Birçok defa maçlar öncesinde takımımızın duygu ve heyecanını biraz azaltmak gerekiyor. Bu duygu ve heyecanın çokluğu oyun tarzımız için zararlı oluyor. Şu bir gerçek. Futbolcular her zaman zafere karşı bir açlık duymalı. Bir kadroda olabilecek en kötü şey doymuşluk. Ama açıkça söyleyeyim benim kadromun bu tarz bir doymuşluğa sahip olduğuna inanmıyorum. Çünkü bu sezon takıma iyi bir kan geldi, yeni futbolcular takıma katıldı.'' ''TARAFTARIMIZIN HAK ETTİĞİ FUTBOLU OYNAMIYORUZ'' Del Bosque, takıma ve kendisine verdiği destek nedeniyle taraftarlara teşekkür ederek, onların hakettiği futbolu oynayamadıklarını söyledi. Çok sempatik bir insan olduğunu öne sürmediğini, işini en iyi şekilde yapmaya çalıştığını anlatan Del Bosque, ''Bugüne kadar tanıdığım taraftarlarla Türkiye'deki taraftarlar arasında hiç fark yok. Futbol dünyası çok fazlasını isteyen bir dünya. Diğer ülkelerde de aynı. Belki İngiltere'yi bu konuda ayırabiliriz. Orada antrenör kötü bile gitse 5 yıllık kontrat yaparlar. Diğer ülkeler Türkiye'nin aynısı. Belki üzücü ama dünyanın her yerinde futbolda yapılan işlere değil alınan sonuçlara bakılarak değerlendirmeler yapılıyor. Ben de bu bahsettiğim şeyi değiştirmek için bir bahane bulamam'' şeklinde konuştu.