Boşanma çevreye zararlı
Abone olAmerikalı bir bilimadamı boşanmanın çevreye zararlı olduğunu iddia etti.
Boşanmanın bir yerine iki hane ortaya çıkararak, enerji
tüketimini artırıp, ev atıklarını artırdığı için çevreye zararlı
olduğu belirtildi.
Boşanmanın çevreye etkilerini araştıran Michigan Devlet
Üniversitesi'nden çevrebilimci Jianguo Liu, boşanmanın "gerçekten
de çevre bakımından çok büyük etkileri olduğunu" söyledi.
Araştırmasının sonuçlarını "Proceedings of the National Academy of
Sciences" dergisinde yayımlanan Liu, kendisiyle yapılan telefon
görüşmesinde, boşanma sonucu ortaya çıkan daha çok hanenin, kritik
kaynaklar olan toprak, su ve enerjinin daha fazla kullanımı
anlamına geldiğini belirtti.
Bir evde daha fazla kişinin yaşaması ile daha az kişinin yaşaması
arasında bir fark olmadığını belirten Liu, bir evde iki ya da çok
kişi olsa da o evdeki buzdolabı ya da klimanın aynı miktarda enerji
tükettiğini söyledi. Liu, ama bir yerine iki ev olunca bu
gereçlerin, dolayısıyla da harcanan enerjinin ikiye katlandığına,
bir yerine iki bulaşık makinası kullanıldığına dikkat çekti.
Liu, araştırmasının bulgularının ilk başta insanları hayrete
düşürdüğünü, ama daha sonra bu sonuçların "basit ve açık" olarak
kabul edildiğini söyledi. Liu, birazcık daha fazla enerji ve su
tüketiminin ilk başta çok büyük bir şey gibi görülmediğini, ama
bunun birikerek arttığına dikkat çekti. Liu, bu bulgularından yola
çıkarak ABD için boşanmanın ek maliyetini hesapladı.
2005 de, ABD'de, boşanmış bireylerden oluşan 16,5 milyon haneye
karşılık, evli çiftlere ait 60 milyon hane vardı. Boşanmış
insanların yaşadığı evlerde kişi başına enerji tüketimi evli
çiftlerin evindeki kişi başına enerji tüketimine göre daha fazla,
çünkü birden çok insan aynı televizyonu seyrediyor, aynı radyoyu
dinliyor, aynı fırını kullanıyor ve aynı ışığın altında yemek
yiyor. Liu'nun buna dayanarak yaptığı hesaplamalara göre, bu her
yıl ABD'de fazladan 6,9 milyar dolar enerji tüketimi, 3,6 milyar su
tüketimi ve ayrıca daha fazla toprak kullanımını anlamına
geliyor.
Liu, sadece ABD için değil, 1998-2002 arasında incelediği,
aralarında Brezilya, Kosta Rika, Ekvador, Yunanistan, Meksika,
Güney Afrika'nın da bulunduğu 11 ülke için de benzer sonuçların
geçerli olduğunu belirtti.