Borsa AB gelişmelerini takip edecek

Gedik Yatırım'ın haftalık değerlendirmesinde, İMKB Ulusal-100 Endeksi'nin geçen hafta yüzde 0,28 oranında gerileyerek 22,943.67 puandan kapandığı belirtilerek, önceki hafta 540 milyon dolar civarında olan günlük ortalama işlem hacminin 3 milyon dolara gerilediği kaydedildi. Değerlendirmede, olumlu enflasyon verilerinin yanı sıra Türk Hava Yolları özelleştirmesine gelen yüksek talebin etkisiyle haftaya alıcılı başlayan hisse senetleri piyasasında, AB dönem başkanı Hollanda'nın hazırladığı ikinci taslak metnin Türkiye için ağır koşullar içermesi ve Fransa'nın tam üyelik dışında alternatifleri gündeme getirmesinin yatırımcıları satışa yönelttiğine işaret edildi. Değerlendirmede şunlar kaydedildi: ''17 Aralık Cuma günü Türkiye'nin AB yolunda belki de kaderini belirleyecek olan liderler zirvesi yapılacak. Tarihi zirveye çok kısa bir süre kala yapılan değerlendirmeler piyasalardaki heyecanı da artırıyor. Müzakerelere başlama tarihi, Güney Kıbrıs'ın tanınması, müzakerelerin açık uçlu olması ve nihai hedef konusunda pazarlıklar devam ederken, bu konulardaki kararın piyasalara farklı etkileri olabileceğini düşünüyoruz. Piyasalardaki dengelerin bozulmaması açısından müzakerelerin 2006 yılına kalmaması büyük önem taşıyor. 2005 yılının Haziran ayından önce bir tarih verilmesi, nihai hedefin tam üyelik olacağı ve müzakerelerin tek taraflı askıya alınma koşullarının zorlaştırılması, piyasalar için en iyi senaryo olacaktır. En kötü senaryo ise kararın bir sonraki toplantıya ertelenmesi ya da 2006 yılına kalması ve tam üyelik dışı alternatiflerin düşünülmesidir.'' Bu iki senaryonun dışında kalan kararların piyasalarda ciddi bir dalgalanma yaratmasının beklenmediği ifade edilen değerlendirmede, Kıbrıs konusunun 17 Aralık'tan sonraya kalacağının ve tarama sürecinde karşılıklı adımlar atılacağının tahmin edildiği belirtildi. Değerlendirmede, ''Cuma gününe kadar her iki cepheden yapılacak açıklamaların piyasalardaki tansiyonu yükseltmesini doğal karşılamak gerekiyor'' denildi. IMF HEYETİ Ankara'da bulunan IMF heyetinin program için ön koşul olarak gördüğü sosyal güvenlik, bankacılık ve vergi idaresi alanındaki ek düzenlemeler üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırdığı belirtilen değerlendirmede, yeni ekonomik programla ilgili olumlu açıklamaların zaman zaman yatırımcılar tarafından fiyatlara yansıtılmasına karşın, henüz programla ilgili tam bir fiyatlamanın yapıldığının söylenemeyeceği kaydedildi. Değerlendirmede, özellikle işin finansman boyutunun ve diğer detayların henüz belli olmamasının bazı yatırımcıların izlemede kalmasına yol açtığına işaret edilerek, bu hafta programla ilgili gelebilecek daha somut açıklamaların bono piyasasında, dolaylı olarak da hisse senetlerinde etkisini göstermesinin beklendiği görüşü dile getirildi. Değerlendirmede, ''Gelinen noktada yeni programın, 17 Aralık'ta çıkabilecek olumsuz bir sonuca karşı bir ikame unsuru olarak bekletildiği de düşünülebilir'' denildi. ABD Merkez Bankası'nın bu haftaki toplantısında yeni faiz artırımı yapmasının beklendiği, 25 baz puanlık artırımın piyasaları rahatsız etmeyeceği, ancak 50 baz puan artırım kararı alınmasının gelişmekte olan piyasalarda kısa vadeli sıkıntı yaratabileceğine dikkat çekildi. Değerlendirmede, Hazine'nin bu hafta 8.7 katrilyon lira itfası için yapacağı borçlanmaların sonucunun piyasaların yönü üzerinde etkili olacağı da ifade edildi.