Bor devlet eli ile işletilecek
Abone ol“Maden Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun”, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak, yürürlüğe girdi.
Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte tüm bor madenleri sadece
devlet eliyle işletilecek. Taşocakları Nizamnamesi kapsamındaki
düzenlemeleri de Maden Kanunu kapsamına alan kanunla,
ruhsatlandırılacak madenler 5 grup halinde sınıflandırıldı. Kanuna
göre, orman, muhafaza ormanı, ağaçlandırma alanları, kara avcılığı
alanları, özel koruma bölgeleri, milli parklar, tabiat parkları,
tabiat anıtı, tabiat koruma alanı, tarım, mera, sit alanları, su
havzaları, kıyı alanları ve sahil şeritleri, karasuları, turizm
koruma ve gelişim bölgeleri, askeri yasak bölgeler ve imar alanları
ile mücavir alanlarda madencilik faaliyetlerinin hangi esaslara
göre yürütüleceği, Bakanlar Kurulu'nca çıkarılacak yönetmelikle
belirlenecek. Çevre ve insan sağlığına zarar verdiği tespit edilen
madencilik faaliyetleri, gerekli önlemler alınıncaya kadar
durdurulacak. Madencilik ruhsat alanlarına ilişkin Çevresel Etki
Değerlendirmesi (ÇED) işlemleri Çevre ve Orman Bakanlığı
tarafından, diğer izinlere ilişkin işlemler de ilgili bakanlık ve
kamu kuruluşlarınca en geç 3 ay içinde bitirilecek. İmar alanları
içinde kalan madencilik faaliyetleri, ilgili yerel merciden izin
alınarak yapılacak. Ancak, ruhsat alındıktan sonra imar alanları
içine alınan maden sahalarında bu hüküm uygulanmayacak. Kamuya ait
tesislere ve binalara 60 metre mesafedeki madencilik faaliyetleri
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın, özel mülkiyete ait araziye
20 metre mesafedeki faaliyetler ise mülk sahibinin iznine tabi
olacak. Bu mesafeler ihtiyaç halinde artırılabilecek. MADEN ARAMA
FAALİYETLERİ Maden arama faaliyetleri, kanunda sayılanlar dışında
herhangi bir izne tabi olmayacak. İşletme faaliyetleri ise
bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliğe göre yürütülecek. Maden işletme
faaliyetinin yapılamaz hale gelmesi, kamu ve özel yatırım için
alternatif yatırım alanlarının bulunamaması durumunda madencilik
faaliyeti ve yatırımla ilgili karar Başbakanlık Müsteşarı'nın
başkanlığında oluşturulacak bir kurul tarafından verilecek. Kamu
yatırımları nedeniyle faaliyeti kısıtlanan maden işletmecisinin
yatırım giderleri, lehine karar verilen tarafça tazmin edilecek.
Madencilik faaliyetleri veya bu faaliyetlere bağlı tesisler için
verilmiş izinler, ruhsat hukuku devam ettiği sürece geçerli olacak.
Madencilik faaliyetleri, Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen
teşviklerden yararlandırılacak. Ürettiği madeni yurtiçinde ve kendi
tesisinde işleyip ek katma değer sağlayanlardan, bu tesislerde
üretimde değerlendirilen maden miktarı için devlet hakkının yüzde
50'si alınmayacak. Birinci grup madenler ve mıcır ile kaba inşaat,
baraj, gölet, liman, yol gibi yapılarda kullanılan her türlü yapı
hammaddesi bu teşviklerden yararlandırılmayacak. GERÇEK DIŞI VE
YANILTICI BEYANLAR Madene ilişkin beyanlardaki hata ve
noksanlıklar, uyarıdan itibaren 2 ay içinde düzeltilecek. Bu sürede
düzeltme yapılmazsa teminat irad kaydedilecek. Gerçek dışı veya
yanıltıcı beyanda bulunarak yasa hükümlerinin uygulanmasını
engelleyen ve haksız olarak edinilmesine neden olan teknik
elamanlar uyarılarak, Maden Kanunu kapsamında yapacağı beyanlar 1
yıl süreyle geçersiz sayılacak. Eylemin her tekrarında hak
mahrumiyeti uygulaması devam edecek. Gerçek veya yanıltıcı beyanda
bulunarak haksız şekilde hak edinen ruhsat sahiplerinin teminatları
irad kaydedilecek, daha sonra vereceği teminatları iki katına
çıkarılacak. İkinci ihlal halinde bir önceki ceza katlanarak
uygulanacak. 5 yıl içinde 3 kez ihlal halinde teminat irad
kaydedilerek ruhsat iptal edilecek. ÜRETİM Kanuna göre, ruhsat
sahibi tarafından sevk fişi olmadan maden sevk edilmesi durumunda
cevherin ocak başı üretim fiyatının 3 katı kadar ceza kesilecek.
Ruhsat ve işletme izni olmadan üretim faaliyetinde bulunulduğunun
tespiti halinde ise cevherin ocak başı üretim fiyatının 5 katı
kadar ceza verilebilecek. Maden ruhsatlarının verilmesi için harç
ve teminatların yatırılmasını zorunlu kılan kanun, hektar başına
yıllık ruhsat harcının binde 3 olarak alınmasını düzenliyor.
Madenlerden grubuna göre ocak başı satış tutarının yüzde 2 ve yüzde
4 oranında devlet hakkı alınacak. Devletin hüküm ve tasarrufu
altında bulunan yerlerde yapılacak madencilik faaliyetlerinden
devlet hakkı yüzde 30 fazlasıyla tahsil edilecek. Kanun, madenler
için buluculuk hakkını düzenliyor ve yıllık ocak başı satış
tutarının yüzde 1'i kadar buluculuk hakkı ödenmesini öngörüyor. İlk
müracaat ve ruhsatlandırmayı da düzenleyen kanun, 5 gruba ayrılan
madenler için hangi ölçü içinde arama ve işletme yapılabileceğini
de hükme bağlıyor. Arama ruhsatı ve sertifikasının 3 yıl süre ile
verilmesini öngören kanun, işletme ruhsatlarının düzenleneceği
esasları da belirliyor. Kanunla denizlerdeki kum ve çakıl birinci
grup madenlerden sayılacak. Birinci grupta yer alan madenlerden
inşaat ile yol yapımında kullanılan tabiatta doğal olarak bulunan
kum ve çakıl için ruhsat süresi en az 5 yıl olacak. Diğer grup
madenlerin işletme ruhsat süresi ise 10 yıldan az olmamak üzere
projesine göre belirlenecek. MTA Kanun, Maden Tetkik ve Arama Genel
Müdürlüğü'nün (MTA) herhangi bir ruhsat veya izne gerek kalmadan,
madencilik yapılabilecek bütün sahalarda arama yapmasına izin
veriyor. Kanun, Ereğli Kömür Havzası'ndaki ocakları da Maden Kanunu
kapsamına alıyor. Buna göre, Bakanlar Kurulu kararı ile
belirlenecek Ereğli Kömür Havzası'ndaki taşkömürlerini işletme ve
işlettirmeye Türkiye Taşkömürü Kurumu yetkili olacak. PETROKOK
Kanun, ısınmada kullanıldığı zaman sağlığı tehdit eden
petrokokların ithalatını yeni bir düzene bağlarken, gerekirse
Bakanlar Kurulu kararıyla bu ürünlerin ithalatından gümrük
değerinin yüzde 2'si kadar ek ödeme istenmesini öngörüyor. Petrol,
jeotermal ve maden arama faaliyetlerini Çevresel Etki
Değerlendirmesi (ÇED) kapsamı dışında tutan kanun, orman
alanlarında madencilik yapılmasıyla ilgili bürokratik işlemlerin
azaltılmasını öngörüyor. Kanunla, belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde faaliyet gösteren maden işletmelerince, yıllık satış
tutarının binde 2'si kadar belediyelere pay verilmesi hükmü de
getiriliyor. BOR ALANLARI Kanuna göre, kanunun yürürlük tarihinden
önce bulunmuş ve bu kanun yayımından sonra bulunacak olan bor
madenlerinin aranması ve işletilmesi Ulusal Bor Araştırma
Enstitüsü'nün kurulmasına ilişkin 2840 sayılı kanun hükümlerine
tabi olacak. Bu düzenlemeye göre, bu kanunun yayımı tarihiden önce
ya da sonra bulunan tüm bor madenleri sadece devlet eliyle
işletilecek. Kanunun geçici 1. maddesine göre, bu kanunun yürürlük
tarihinden önce verilen işletme ruhsatları kazanılmış hak
sayılmayacak. Kamu kurum ve kuruluşlarınca yol, köprü, baraj,
gölet, liman gibi yapıların inşasında kullanılacak hammaddelerin
izinlerinin alınması kanun kapsamındaki kısıtlamalara tabi
olmayacak. Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen
ruhsatlar, alan sınırlandırmasına tabi tutulmayacak. Bor tuzu
ruhsat sahalarının rezervi (görünür artı muhtemel) 5 yıl içerisinde
ilgili kamu kuruluşu tarafından (Eti Holding) belirlenecek. Bu
alanlar üzerinde aynı grup ruhsatlar verilemeyecek. Bor tuzu
ruhsatlarını işletmekle görevli kamu kuruluşunca, sahalarında
yapılacak arama çalışmalarından sonra terk edilen veya taksir
edilen alanlar, 2 bin hektarı geçmeyecek şekilde ihale
edilebilecek. Bor aranırken, bulunan diğer grup madenler özel
sektörün işletmesine verilebilecek. Daha sonra bu alanlarda bor
tuzu bulunması durumunda, haklarının kullanımı Eti Holding'e
geçecek. İçmece, maden suları, ılıca ve kaplıcalara verilmiş
işletme imtiyazı süreleri 20 yıla kadar uzatılabilecek. Devlet
hakkı olarak da yıllık cironun yüzde 1'i alınacak.