Boğazlar tehlike altında

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Karadeniz ülkeleri için önemli malların taşımacılığında hayati öneme sahip İstanbul ve Çanakkale boğazlarının, petrol boru hattı olarak artık daha fazla kullanılamayacağını bildirdi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın resmi ev sahipliğinde EUF Türkiye, BEM ve ITE Group tarafından organize edilen ''4. Türkiye Hazar, Karadeniz Petrol, Doğalgaz Konferansı 2006'' Bilkent Oteli'nde gerçekleştirildi.
Konferansa katılması beklenen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüğü'nün Aydın-Sultanhisar'da bir jeotermal sondajında çok iyi bir netice alınması üzerine yerinde inceleme yapmak için bölgeye gitmesi nedeniyle konferansa katılamadı.
Bakan Güler'in konferansta yapacağı konuşmanın metnini Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşarı Sami Demirbilek okudu. Buna göre Bakan Güler, halihazırda Avrupa ülkelerinin talebini karşılayan Kuzey Denizi'ndeki rezervlerin tedrici olarak tükenmesinin ve bununla birlikte OECD üyesi olmayan ülkelerin şiddetle artan taleplerinin ardından önümüzdeki yıllarda enerji arzının coğrafi kaynaklarında önemli kaymalar olacağını kaydetti.
Bu durumda da üretimdeki artışın neredeyse tamamının kaçınılmaz olarak OECD üyesi olmayan ülkelerden karşılanacağını belirten Güler, ''Dünya enerji tüketiminin başta petrol ve gaz olmak üzere fosil yakıtlara artan orandaki bağımlılığı ve bu kaynakların çoğunlukla Ortadoğu ve Hazar bölgesinde bulunması nedeniyle enerji arzında farklı ihracat güzergahları ve bu yüzden de arz güvenliği küresel anlamda çok önemli hale gelmiştir'' dedi.

DOĞAL KÖPRÜ TÜRKİYE
Türkiye'nin enerji ihtiyacının ekonomik büyüme ve refah düzeyinin artışına paralel olarak her yıl yüzde 6 civarında arttığına işaret eden Güler, halihazırda Türkiye'nin toplam enerji talebinin yaklaşık yüzde 30'unun özkaynaklarla karşılandığını, geriye kalanının ise ithal kaynaklardan çeşitlendirilmiş bir portföy ile temin edildiğini bildirdi.
Türkiye'nin Hazar bölgesi, Orta Asya ve Ortadoğu gibi hidrokarbon zengini ülkelerle, çoğunluğu Avrupa'da bulunan tüketici pazarları arasında doğal bir köprü olma yolunda çok önemli enerji projeleri geliştirdiğini belirten Güler, Hazar bölgesi enerji kaynaklarıyla, Karadeniz'in enerji potansiyelinin de dünya enerji ihtiyacının karşılanmasında son derece önemli bir gündem maddesi olduğunu vurguladı.
Doğu-Batı enerji koridori kavramı çerçevesinde Türkiye, Avrupa ve dünya pazarlarının enerji güvenliğine hizmet edecek 2 büyük proje olan Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Petrol Boru Hattı Projesi ile Bakü-Tiflis-Erzurum (Güney Kafkasya Boru Hattı) Projesi hakkında bilgi veren Güler, çok yakın bir zamanda Kazak petrollerinin BTC projesine bağlanarak dünya pazarlarına ulaşmasını beklediklerini, bu konuda altyapının da hazır konumda olduğunu bildirdi.
Güler, Avrupa Birliği'nin enerji ithalatının hızla arttığına ve enerji ithalat bağımlılığının önümüzdeki 20-30 yıllık dönemde yüzde 70 düzeyine ulaşacağının beklendiğine işaret ederek, bu çerçevede Yunanistan Doğalgaz Boru Hattı Enterkonneksiyonu ve Nabucco proje çalışmalarının önemli olduğunu kaydetti.

TÜRK BOĞAZLARI TEHLİKE ALTINDA
Türk boğazlarından petrol taşımacılığının çevresel, sosyal, fiziksel ve ekonomik sebeplerden dolayı çok kritik ve tehlikeli bir seviyeye ulaştığına dikkat çeken Bakan Güler, mesajında şunları kaydetti:
''Türk boğazlarından taşınan ham petrol miktarı her yıl tedrici olarak artmaktadır. Bu artış Türkiye'nin ve İstanbul'un çevresel özellikleri açısından ciddi bir tehdit konumundadır. 2005 yılında Türk boğazlarından 150 milyon ton ham petrol taşınmış olup, 2009 yılında bu miktarın 190-200 milyon tona ulaşması beklenmektedir. Karadeniz ülkeleri için önemli malların taşımacılığında hayati öneme haiz olan bu doğal su yolu bir boru hattı olarak daha fazla kullanılamaz. Büyük bir kaza önemli çevresel zararlara sebep olabilir ve deniz taşımacılığı uzun bir süre kesilebilir. Bu nedenle by-pass seçenekleri gündemde olup Hazar kaynaklarından dünya pazarlarına önemli bir güzergah üzerinde bulunan Anadolu koridoru bu tartışmanın merkezini oluşturmaktadır.'' Güler, Samsun-Ceyhan Boru Hattı Projesi'ne de değinerek Ceyhan'ın Doğu Karadeniz'in en büyük petrol terminali olacağını ifade etti.

PAKİSTANLI BAKAN
Pakistan Petrol ve Tabii Kaynaklar Bakanı Amanullah Khan Jadoon ise yaptığı konuşmada, petrol ve doğalgaz konusunda ülkesinin yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi verdi.
Pakistan'ın petrol ve doğalgaz bakımından zengin ülkelerle komşu olduğunu, Pakistan'ın da Türkiye gibi doğal bir köprü konumunda bulunduğunu anlatan Jadoon, bu nedenle bölge ülkelere geçiş sağlayacak doğalgaz ve petrol boru hattı projeleri planlandığını söyledi.
Proje çalışmaları devam eden İran-Pakistan-Hindistan boru hattı projesiyle İran gazının Hindistan'a götürüleceğini anlatan Jadoon, 1680 kilometre uzunluğunda olacak ve Türkmenistan doğalgazını Afganistan ve Pakistan'a iletecek bir başka projenin de fizibilite çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.