BM’ye çok sert tepki
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Mısır’daki katliama sessiz kalan Birleşmiş Milletler’i sert şekilde eleştirdi. Bozdağ, "BM Bosna’da, Suri...
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Mısır’daki katliama sessiz
kalan Birleşmiş Milletler’i sert şekilde eleştirdi. Bozdağ, "BM
Bosna’da, Suriye’de sadece ölü sayıcılığı yaptı. Mısır’da da aynı
durum yaşanıyor" dedi.
Bozdağ, İstanbul’a hareketinden önce Esenboğa Havaalanı’nda basın
mensuplarına Mısır’da yaşanan olaylara ilişkin açıklamalarda
bulundu. Mısır’da yaşananlardan katliamın emrini veren darbeciler
ve bu katliam emrini yerine getiren tetikçi katiller kadar, askeri
darbeye destek veren ülke içi ve ülke dışındaki herkesin ve her
ülkenin sorumlu olduğunu belirten Bozdağ, herkesin bu katliam
karşısında tavrını açıkça insandan, haktan, hukuktan yana,
demokrasiden yana koyması gerektiğini vurguladı. Bu noktada BM,
Avrupa ve diğer ülkelerin de sesini yükseltmesi gerektiğini ifade
eden Bozdağ, şunları kaydetti:
"Suriye’de ölü sayısı 100 bini aştı. BM Suriye’de sadece ölü
sayıcılığı yapıyor. Geçmişte Bosna’da, Srebrenitsa’da, BM’nin
güvenli bölge ilan ettiği yerde yine BM’nin gözü önünde büyükçe bir
katliam yaşanmıştı, soykırım yaşanmıştı. Mısır’da da aynı durumla
karşı karşıyayız. Orada da insan hakları, hukuk, demokrasi ayaklar
altına alınmış, ülkenin seçilmiş iktidarı askeri darbeyle alaşağı
edilmiş; demokrasi diyen, hukuk diyen, insan hakları diyen, her
daim Türkiye’yi ve başka ülkeleri bu konuda sorgulamaya çekmeyi
esas kabul eden ülkeler, yaşananlar karşısında sessiz kalmıştır.
Ondan öte darbeye destek vermiştir. Darbeye darbe bile
diyememiştir. Ama şu yaşanan katliam karşısında hem AB’nin, hem
BM’nin, hem de uluslararası toplumun sesini yükseltmesi ve bu
noktada tavır koyması lazım. Ama maalesef Mısır’da yaşanan bu
hadise karşısında sükunet çağrısından öte fazlaca bir şey
gözükmüyor. Ortada elinde silah olup askere saldıran veya orada bir
kargaşa çıkana herhangi bir kişi de yok. Baktığınız zaman saldıran
darbeci generalin emrindeki askerler. Onlar saldırıyorlar. Elinde
silah olmayan insanların üzerine hedef gözetilmeksizin ölüm
yağdırılıyor. Böylesi bir vahşet karşısında bütün uluslararası
toplumun, bütün medeni toplumların, insan hakları ve demokrasiden
yana olan herkesin tavır koyması ve Mısır’da olup bitene karşı dur
demesi lazımdır. Aksi takdirde insan hakları, demokrasi ve hukuk
havariliği yapanların bu noktadaki iradelerinin sadece bir beyandan
ibaret olduğu anlaşılır ve samimiyetsizliğin göstergesi olarak da
kaydedilir. Dileriz bu vahşet sona erer ve başkaca ölümler
olmaz."
(İHA)