BMGK'daki "Gazze" oylaması yine ertelendi
Abone olBirleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Gazze'de insani yardımların engelsiz erişimi için çatışmalara ara verilmesi talep edilen karar tasarısının oylanması, anlaşma sağlanamadığı için ikinci kez ertelendi.
BM kaynaklarından edindiği bilgiye göre, New York yerel saatiyle 17.00'de düzenlenmesi planlanan oylama iptal edildi.
İkinci kez ertelenen oylamanın, 20 Aralık'ta gerçekleşmesinin planlandığı öğrenildi.
Kaynaklar, ABD'nin henüz Birleşik Arap Emirlikleri tarafından hazırlanan Gazze tasarısına ikna olmadığını, destekleyen ülkelerin ise bir kez daha konuya ilişkin sunulan tasarının veto edilmemesi için müzakereleri sürdürme kararı aldığını aktardı.
ABD Daimi Temsilci Yardımcısı Büyükelçi Robert Wood, bugün gazetecilere yaptığı açıklamada, "Hala karar tasarısı üzerinde diğer aktörlerle birlikte çalışıyoruz. Ne noktada olduğumuzu şimdiden söyleyemem, bugün yürütülecek müzakerelere bir bakacağız" ifadelerini kullanmıştı.
Yardımların erişimi için çatışmalara ara talep ediliyor
Karar tasarısında Gazze'de insani yardımlara kesintisiz ve güvenli erişim sağlanması için çatışmalara acilen ara verilmesi talep ediliyor.
Tüm taraflara uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk uyarınca sivilleri koruma görevini yerine getirmeleri çağrısı yapılan karar tasarısında, BM Genel Sekreteri'nden yardımların denetlenmesi için bir mekanizma kurması isteniliyor.
BM'nin yardımların insani yardım olduğunu teyit etmesi ve yardımların türleri hakkında "Filistin Yönetimi ve İsrail'e" bilgi vermesi istenilen karar tasarısında, yardımların dağıtımı için gerekli yakıtın sağlanması çağrısına yer veriliyor.
Karar tasarısında tüm rehinelerin serbest bırakılması talep edilirken, her türlü uluslararası insancıl hukuk ihlali kınanıyor.
Guterres 99. maddeyi işletmişti
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, görev süresi boyunca yetkisini ilk kez kullanarak Gazze’deki insani felaketin önlenmesi için BM Şartı'nın 99. maddesini işletmiş ve 6 Aralık'ta BMGK'ye mektup göndermişti.
Guterres, "Güvenlik Konseyi üyelerini insani felaketin önlenmesi için baskı yapmaya çağırıyorum ve insani ateşkesin ilan edilmesi talebimi tekrarlıyorum. Bu çok acil" ifadelerini kullanmıştı.
Bunun ardından 8 Aralık'ta BMGK'de yapılan oylamada Gazze'de acilen insani ateşkes talep edilen karar tasarısı ABD tarafından veto edilmişti.
ABD daha önce 16 , 18 ve 25 Ekim'de de BMGK'de Gazze'ye ilişkin sunulan karar tasarılarını da veto etmişti.
BMGK'de 7 Ekim'in ardından çok sayıda oturum düzenlenmiş ve birçok karar tasarısının veto edilmesinin ardından Gazze'de çatışmalara "acil ve uzatılmış ara verilmesi" talep edilen 2712 sayılı karar 15 Kasım'da kabul edilmişti.
İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrası
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim'de kapsamlı saldırı düzenledi.
İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında en az 8 bini çocuk, 6 bin 200'ü kadın olmak üzere, 19 bin 667 Filistinli öldü. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 132’si karadan işgal sürecinde olmak üzere 464 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım'da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani arada" 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de İsrail güçleri ve işgalci Yahudilerin saldırılarında 302 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim'den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 24 Lübnanlı sivil, 113 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 6 İsrail askeri öldü.
Gazze'de silah zoruyla abluka altında yerinden edilen 1,9 milyon Filistinli, barınma, gıda, temiz su, ilaç ve sağlık hizmetlerinden yoksun şekilde yaşam mücadelesi veriyor.