BM'den Cizre için Ankara'dan kritik talep!

BM'nin İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyin, "Cizre'de 100'e yakın kişinin yakılarak öldürüldüğüne" dair iddialar olduğunu belirtti, Ankara'dan; Cizre'de bağımsız araştırma yürütecek bir BM ekibine izin vermesini talep etti.

BM'nin İnsan Hakları birimi şefi olan Ürdünlü diplomat Hüseyin, 2 Mart'ta sokağa çıkma yasağının kaldırıldığı Cizre'deki operasyonlarla ilgili BM'nin Twitter hesabından görüntülü bir açıklama yayınladı. Hüseyin, mesajının başında önce PKK ve bağlantılı grupları kınayarak "PKK ile bağlantılı grupların Cizre'deki ve diğer bölgelerdeki yasadışı faaliyetlerini şiddetle kınıyorum ve terörist faaliyetler nedeniyle hayatını kaybedenler için üzüntülerimi dile getiriyorum" dedi.

Hüseyin, Türkiye'ye ise, "Türkiye'nin halkı koruma görevini yerine getirip, güvenliği sağlama adına terörle mücadele operasyonlarını gerçekleştirirken, yetkililerin temel insan haklarına saygı göstermesi esastır. İşkence, yargısız infaz, keyfî gözaltı ve orantısız öldürücü güç kullanmayı yasaklayan BM yasalarına uymak zorundadır" diye konuştu.

BM yetkilisi şöyle devam etti:

"Cizre'de kadın ve çocuklar dahil silahsız sivillerin askeri araçların ve tankların ateşiyle kasten öldürüldüğüne dair haberler alıyoruz. Ayrıca bazı durumlarda yetkililerin yaralılara ambulansların ulaştırılmasına izin vermediği yönünde de iddialar var.  Güvenlik güçleri tarafından kuşatılan üç farklı bordum katında 100'den fazla kişinin yakılarak öldürüldüğünü öne süren ve arkaba tanıklıklarına dayandırılan iddialar bulunuyor. Güvenlik güçleriyle çatışan grupların yaptıkları da dahil tüm iddialar fazlasıyla ciddi ve bunların etraflıca araştırılması gerekiyor. Ancak görünen o ki şu ana kadar bu yapılmadı."

Hüseyin, Türkiye'nin BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin ofisinden yapılan araştırma çağrılarına şimdiye kadar izin vermediğini söylerken, "Türk hükümeti, benim ofisime ve BM'nin diğer unsurlarına bölgeyi ziyaret edip bilgi toplamaları için izin vermeli. 2016 yılında böylesi geniş ve ulaşılabilir konumda olan bir bölgede olanlar konusunda bilgi eksikliği olağandışı, kaygı verici ve şüphe uyandırıcı. Bu yüzden BM çalışanlarına, diğer sivil toplum kuruluşlsrına ve gazetecilere izin vermesi için Türkiye'ye çağrımı yeniliyorum" diye devam etti.