BJK taraftarın Muhtar tepkisi

Beşiktaş camiasının muteber yayın organlarından biri olan Forza Beşiktaş Dergisi eski Yazı İşleri Müdürü Cem Semercioğlu, bir Beşiktaşlı olarak Reha Muhtar'ın basın sözcüsü olarak göreve getirilmesine 'felaket' olarak niteledi.

Semercioğlu, Radikal Gazetesi'nin Pazar Eki'nde kaleme aldığı yazısında Reha Muhtar'ın da, Sinan Engin örneği gibi, görevi bittikten sonra Beşiktaşlı taraftarlar arasında 'rahmetle' anılacağını pek sanmadığını dile getirdi.

Semercioğlu'nun ilginç olaylara yer verdiği yazısı şöyle:

Geçen yıllar Reha Muhtar'ın futbol programlarında boy gösterip, futbolu daha çok yazmaya başlamasıyla birlikte akıllara Galatasaraylı Ali Kırca, biraralar Fenerbahçe yönetiminde görev alan Uğur Dündar gibi, "acaba Beşiktaş'a mı göz kırpıyor?" soruları takılmaya başlamıştı. Birçok Beşiktaşlı gibiben de bu düşünceleri hemen kovuyordum aklımdan. Eski yönetimler tarafından ve geçen yüzüncü yılda Reha Muhtar'a yüz dahi verilmedi. Anımsayabildiğim kadarıyla İnönü'de oynadığımız geçen yılın son maçlarından birisinde, pek de sahiplenilmeyen bir tezahüratla Reha Muhtar kapalı tribündeki localarda boy gösterip ve "bana tezahürat yapın, arkanızdayım" gibi bir el selamı yaparak gelecek falaketi haber verdi.

Yeni yönetim ile korktuğum başımıza geldi ve Reha Muhtar Beşiktaş'a basın sözcüsü, kurulacak Beşiktaş TV'nin de kurucusu olarak göreve getirildi. Böylece ünlü taraftar-televizyoncu geleneği sürdürülmüş oldu.

İçime hiçbir zaman sinmeyen Sinan Ergin'in Beşiktaş'taki rolü ile Reha Muhtar'ın şimdilerde kulüp içerisindeki rolü arasında bağ kuruyorum. Reha Muhtar'ın da Sinan Ergin örneğinde yaşandığı gibi, görevi bittikten sonra Beşiktaşlı taraftarlar arasında "rahmetle" anılacağını pek sanmıyorum. Reha Muhtar "belki Beşiktaş TV için televizyonculuk geçmişi ve medyayla kuracağı ilişki açısından iyi bir seçim olabilir" diye düşünmeye fırsat dahi vermeden ilk bombayı patlattı. Beşiktaş TV'nin başına koyu Fenerbahçeli Sinan Duman'ı getirmeye kalkıştı. Olayın basında da yer almasıyla birlikte bu kararından vazgeçecek gibi görünüyor. Bence Reha Muhtar'ı asıl rahatsız eden, olayın basında yer alması. O'nun ve beşiktaşlılığı için BJKTV'nin başına Fenerli birinin getirilmesinde rahatsız edici bir durum yok. Kendisi de şu savunma ile bunu zaten kanıtladı: "Biz orada profesyonel televizyonculuk yapacağız". Beşiktaşlı taraftarların kırılan duyguları, kalpleri, ülkemizde tanına bir "Reha Muhtar" durumu ile tercüme edilmeye başlandı: "Reha Muhtar'dır yapar, boşveerrr!". Sadece taraftarlarda değil tüm Türkiye'nin de paylaştığı gibi aslında Reha Muhtar bir mizah konusu, eğlencelik çekirdek. Geçenlerde tirübünde bir arkadaş dedi ki: "yeni formanın arkasına Reha Muhtar yazdıracağım, sırt numarası da soru işareti".

Kurulacak televizyon yerel bir semt televizyonu olsa, semtin tarihi yapıları, haberleri, güzellikleri yayınlanca bence porfesyonelliğiniz anlaşılır olabilir. Ama orası Beşiktaş Jimnastik Kulübü.

Geç de olsa sayın Muhtar yaptığının yanlış birşey olduğunu kanıtlar tarzda, taraftardan merhamet diledi. Çünkü 31 Ağustos tarihli Sabah Gazetesi'nde İzmit'teki Gaziantep yenilgisi ardından "Sizinle aynı takımı tutmuş olmaktan gurur duyuyorum" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Taraftara oynayan, samimiyetten uzak, bir gecikmiş özür yazısıydı. Yazı "maçı yazmayacağım" diye başlıyor, ee orası aşikar.. Yazıyı okuyunca aslında bunun bir "beni affedin" yazısı olduğu hemen anlaşıyor.

Kendi payıma ben affedemem arkadaş, kusura bakma. Taraftarın payına da rakip taraftarların ağzına sakız olmak, affedilir birşey değildir.
Bu ne acemi taraftarlık!
"Kış kış cinler kış kış, yallah cinler yallah..!"

Yazı: Cem Semercioğlu
Kaynak: