Biz o imamı iki ay üç ekiple takip ettik

Deşifre'de Sabah Gazetesi'nin 'Paralel Yapı' ile ilgili ulaştığı bilgiler masaya yatırıldı. Cemaatin il imamlarını bölge bölge detaylı bir şekilde yazan Sabah gazetesinin haberi programda tartışıldı.

SEÇİMLERE YÖNELİK KAOS PLANI

Muhabir Abdurrahman Şimşek, cemaat imamlarıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bu haberin bir özelliği olduğunu belirten Şimşek, "Bu ekip Haziran seçimlerine yönelik inanılmaz derecede toplantılar yapıyor. Kolejlerde 500 kişilik toplantılar yapıyor. Kaos planının planlayıcıları bunlar." iddiasında bulundu.

İKİ AY ÜÇ EKİPLE TAKİP ETTİK

Emniyet istihbaratın 13 aydır bu isimleri dinlediğini ancak bir şey bulamadığını söyleyen Şimşek, sözlerine şöyle devam etti: 

"Bu adamlar konuşmaz. Telefon kullanmıyorlar. Kozanlı Ömer'den sonra Emniyet'e Abdüllatif Tapkan ikinci imam olarak geldi. Biz o imamı iki ay üç ekiple takip ettik. Adam evinden çıkıyor çocuğunu ana okuluna bırakıyor oradan çıkıyor camiye uğruyor. Çalıştığı yere bile gitmiyor. Bütün gün böyle. Bu imamlar bu saatten sonra teknik takibe karşı çok iyi derecede eğitilmiş insanlar. Bence Sabah gazetesi olarak en önemli haberleri yapmaya devam ediyor. Mahrem hizmetlerdeki imamları deşifre ettik. Bu imamları deşifre etmeseydik, yahut polisi bekleseydik, bu adamlar önümüzdeki seçimin planlayıcısı. Komplo yapacağına kaçarsa kaçsın." 

LATİF ERDOĞAN: "PARALEL ÖRGÜTÜN BEYNİ ÇÖKTÜ"

"İmamları bu liste ile verebilmek, hepsini gerçek, doğru bilgilerle yayınlayabilmek bu işin artık bittiğinin de işaretidir. Yani şuanda beyin çökmüştür. Bu bilgiler ister devletle birlikte çalışarak elde edilsin, ister başka yollarla elde edilsin, demek ki bu bilgi vardır. Bu bilginin olmadığı varsayımıyla rahat hareket ediliyordu çünkü. Demek ki devletin elinde böyle bir bilgi var. Devlet avucunun içi gibi bu yapıyı biliyor. Belki de Sayın Cumhurbaşkanı 'inlerine girdik' derken bunu kastediyordu. Çünkü şimdi gerçekten girildi. Bilinen şeylerin gizlemenin manası yok. Benim Gülen'e dolaylı doğrudan tavsiye ettiğim şey, bu işi tasfiye et. Benim 20 senedir dilimde tüy bitti. 'Cemaat, cemiyet, milletleşme' süreci dedim. Cemaattik, cemiyet olduk, milletleşelim. O ise ısrar etti. Her ne kadar Latif Hoca bizim cemaat olmaktan cemiyete, millete geçmemiz gerektiğini söylese de 'Biz cemaatiz ve cemaat olarak kalacağız' dedi. İşte bunun faturası şimdi bunlar bedelleri."

LATİF ERDOĞAN: "İSTENİLEN DERECEDE TEPKİ GÖSTEREMİYORLAR"

"Ben şunu ısrarla söylüyorum; siyasi iradede bir zaaf var. İstenen ölçüde tepki gösteremiyorlar ve dolayısıyla önümüzdeki seçimleri tayin edecek en önemli unsur AK Parti'deki siyaset yapan insanların iradesi."

ŞABAN ARSLAN: "DERSHANE BU İŞİN CAN DAMARI"

"Bu işin kaynağı dershaneler. Çünkü Türkiye'nin dört bir yanında bu örgütün mutlaka ya bir dershanesi var, ya bir okulu var, en küçük yerlerde ilçelerde falan da bu yapının ya da bu yapıya gönül vermiş insanların şirketleri var. O şirketler üzerinde bordrolu olarak çalışıyor görünüyor bu insanlar. Çoğunun çalıştıklarını zannetmiyorum. Dershane bu işin kan damarı, can damarı."

ABDURRAHMAN ŞİMŞEK: KOZANLI ÖMER, İMAMLARIN EN TEPESİNDEKİ KİŞİ

"Kozanlı Ömer efsanesini Sabah Gazetesi olarak takip etmiştik. Kozanlı Ömer kim diye araştırmaya başladık. 5 ekip ile çok sistemli bir şekilde bunu takip ettik. Kozanlı Ömer Ankara'da sigortacı, ciğercinin üzerinde sigorta şirketi olan birisi. Ama takip etmeye bir başladık, Hoca'nın Altunizade'deki mekanına oturmuş, has odasının yanında yeni bir iş hanı yaptırmış orada oturuyor. Emniyetçilerle görüşüyor. Bilişim sistemleri yapan uzmanlarla görüşüyor, Asya Bank'a giriyor çıkıyor. Yurtdışına çıkarken uçağın dibine kadar, kokpitin altına kadar geliyor. Ülkeden çıkarken farklı, ülkeye girerken farklı kimlik kullanıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı'nda bile böyle yetki yok, bu adamda var. Üçüncü ülkelerde görüşmeler yapıyor, inanılmaz bir güç var. Türkiye'de bütün bu saydığınız imamların en tepesinde. Emniyet ona bağlı, Yargı ona bağlı, İstihbarat, İçişleri ona bağlı."