Biyonik elle hayatları değişecek
Abone olViyana'da bir doktorun iki hastası üzerinde uyguladığı teknik binlerce kişi için umut olurken, etik tartışmalarını da beraberinde getirdi.
Tıp teknolojisi, üzerinde en fazla araştırma yapılan, çok hızlı
gelişen bir sektör.
Ancak elde edilen teknolojik ilerleme, beraberinde etik tartışmaları da getiriyor. Bunun son örneklerinden biri, Viyana'da bir operatör doktorun, iki hastası üzerinde uyguladığı teknik.
Geçirdikleri kazalar sonucunda elleri işlevini yitiren iki
hastanın elleri kesilerek yerine biyonik eller naklediliyor. Normal
uzuvlarda olduğu gibi, beyinden gelen sinyalleri algılayan bu
mekanik eller, hastaların yaşamını önemli oranda iyileştiriyor.
Ancak uygulamadan endişe duyanlar, bir gün yapay eller
gerçeklerinden daha işlevsel olursa ortaya çıkabilecek sıkıntılara
dikkat çekiyor.
26 yaşındaki Milo, bundan 10 yıl önce bir motosiklet kazasında sağ elini kullanma becerisini yitirdi. Kazanın ardından yapılan ameliyatlar sayesinde Milo bir ölçüde kolunu kullanmaya başladı ancak elini fonksiyonel olarak kullanması mümkün olmadı.
'Biyonik yapılandırma'
Yaşadığı güçlüklerin ardından Milo, elini, mekanik bir elle; bir
protezle değiştirme kararı aldı. Milo, "Kazanın ardından 10 yıldır
bu elle yaşıyorum. Ancak yapacak birşey yok. İyileşmesi mümkün
değil. Tek çare, bu eli kesip değiştirmek." diyor. Milo'ya biyonik
bir el nakledecek olan Avusturyalı operatör doktor Oskar Aszmann,
ameliyatı "biyonik yapılandırma" olarak adlandırıyor:
"Bu tür hastaları gördüğünüzde, yıllardır hiçbir işlevi olmayan bir
elle yaşadıklarını düşündüğünüzde ve bir yapay elin onların
yaşamını nasıl değiştireceğini bildiğinizde kendinize, neden
hastaya bu nakli yapmıyorum ki diye soruyorsunuz."
Biyonik uzuvlar konusundaki teknoloji hergün gelişiyor.
Biyonik eller, beynin hastaların kendi ellerine gönderdikleri
sinyallerle çalışıyor. Beynin gönderdiği sinyaller, yapay ellerdeki
elektronik devreler tarafından algılanıp harekete
dönüştürülüyor.
24 yaşındaki Patrick, geçen yıl Viyana'da, kendi elini bir biyonik
elle değiştirecek operasyonun uygulandığı dünyadaki ilk hasta
olmuştu.
Çalıştığı işyerinde elektrik çarpması sonucu Patrick'in sol eli
işlevini kaybetmişti.
Bugün, çabucak bir şişenin kapağını açıp, iki elini kullanarak
bardağı doldurabiliyor.
Bir zamanlar kendi elini harekete geçiren beyinden sinirlere ulaşan
sinyalleri kullanarak ayakkabılarının bağcıklarını
bağlayabiliyor:
Patrick, "İlk tepkim, 'Aman tanrım yeni bir elim var' oldu... Şimdi
bu protezle günlük işlerimi yapabiliyorum. Sol elimi üç yıl boyunca
kullanamadım. Sonra yeni bir el nakledildi ve birden bire beynimle
her istediğimi yapabilir konuma geldim." diyor.
Etik tartışması
Patrick'in ameliyatından elde edilen başarı Milo'nun da kararında etkili olmuş.
Ameliyatından bir gün önce, Milo, doktoruyla görüşmek üzere
yeniden hastaneye gitmiş.
Heyecanlı olsa da bir gece önce "bebekler gibi uyuduğunu söylüyor"
Milo.
Milo'nun elini anlamlı bir şekilde kullanamadığını teyit edecek
son testler yapılıyor.
Milo ameliyata girerken endişeli ya da pişman görünmüyor.
Bu, hem Milo hem de doktor Aszmann için bir elin kaybedildiği bir
ameliyat değil işlevsel bir elin kazanıldığı bir operasyon.
Ancak işlevsel olmasa da vücudun canlı bir uzvunu ameliyatla
kesip atmak etik tartışmaları da beraberinde getiriyor.
Doktor Aszmann, "Bu tür ameliyatlarda, hastanın, aldığı kararın
sonuçlarını tam olarak anladığından, daha sonra pişman
olmayacağından emin olmak kolay değil. Teknoloji ilerledikçe,
hiçbir sorunu olmayan kişilerin de, ellerini bu biyonik ellerle
değiştirmek isteyeceklerine tanık olabiliriz." diyor.
Milo'nun ameliyatı hiçbir sorun olmadan tamamlanıyor.
Ancak Milo'nun yeni elini denemesi için birkaç hafta daha geçmesi gerekiyor.