Bit yeniği...

Sonra iki sevgilinin mutluluk gözyaşlarında "boğuluşunu" izliyor umutlanıyorum...

Nesrin YILMAZ nesriny@internethaber.com

Cüneyt eşine sarılıp ağlarken, yaşadıklarını anlatırken, iki sevgili kavuşmanın mutluluğuyla göz yaşlarına boğulurken, Cüneyt'in sesi titrerken, 90 gün boyunca hiç konuşmadığını, hiç "sıcak" yüzü görmediğini, duvarlarla arkadaş olduğunu anlatırken, hükümetten gelen manidar sözcüğü hakikaten manidardı...

Bir mutlu olayın karşısında bile, neden mutlular diye, mutluluk tablosunu yerle bir etme hevesimiz var bizim...

Cüneyt kurtulmuş ötesi var mı?

İsrail'in elinde esir olsaydı Cüneyt, hükümet yine mi kılını kıpırdatmayacaktı? Vatandaşı için İsrail'in temellerini oynatmayacaktı? 

Netanyahu'ya "hesabını iyi yap" diye kükrenmeyecek miydi?

Evde sevdiklerinin beklediği, evlat sahibi adam, herşeyden önce bir insan.

İnsan yaşamı söz konusuylen bile, devlet olarak yapılması gerekenler yapılacağı yerde, bir diplomatik başarıya destek verileceği yerde köstek olunması bu ülkeye dair umutlarımı azaltıyor bazen...

Sonra iki sevgilinin mutluluk gözyaşlarında "boğuluşunu" izliyor umutlanıyorum...

Sevgi diyorum, sevgi tüm güçlüklerin üstesinden gelebilir...

Açlık grevleri nihayet bitti...

Hem bitsin deyip, hem de zaten Abdullah Öcalan bu kararı önceden vermişti, milletvekillleri de bunu bildikleri için greve dahil oldular demek de Cüneyt'i CHP'nin alması kadar "manidar" gerçekten!

Amaç üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi?

Siz açlık grevleri bitsin istemiş miydiniz?

Yoksa "gebersinler" mi demiştiniz.

İyi şeyler olduğunda, iyi niyet arabasının tekerine çomak sokmak, tıynetinde var bazılarının...

Bazıları da böyle işte...

Onlar var diye, onlar bir yerlerde sesleri duyulsun diye bağırıyorlar diye biz insan yaşamını hiçe sayacak değiliz herhalde...

İki güzel gelişme oldu ülkemizde, bıraksınlar tadını çıkaralım...

twitter.com/nsrnylmz