Birileri çıkıp bu rezalete dur desin!
Abone olSağlık Bakanlığı, kendi verdiği belgeye isimsiz mailler nedeniyle soruşturma başlatınca binlerce hasta mağdur oldu.
Ege Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi'nde karaciğer nakil sorumlusu Prof. Dr. Ahmet Çoker, bir süredir öğretim üyelerine Sağlık Bakanlığı'nın kendisi için verdiği yetki belgesinin sahte evraklarla alındığı öne sürülen isimsiz e-postalar gönderilmesi nedeniyle istifa etti. Prof. Dr. Çoker'in istifa kararıyla, Ege Üniversitesi Hastanesi'nde karaciğer nakilleri durdu.
İzmir'de ilk karaciğer nakli Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde yapıldı, ancak Ege Üniversitesi Hastanesi'nde 1994'te Prof. Dr. Yaman Tokat'ın başkanlığındaki ekip, gece gündüz, bayram ve hafta sonu tatili demeden özverili bir çalışma ortaya koydu.
Ege Üniversitesi Hastanesi'ni, karaciğer nakillerinde sadece Türkiye'nin bir numarası değil, canlıdan nakilde dünyanın ilk üç merkezinden biri haline getirdi.
2004'te Prof. Dr. Tokat, İstanbul'a transfer oldu.
Karaciğer nakilleri duracak denirken, Doç. Dr. Murat Kılıç başkanlığındaki ekip bayrağı devraldı.
Kriz büyümeden atlatılırken, Doç. Dr. Kılıç ve ekibi başarılara imza attı, yurtdışında kurulan merkezlere 'ağabeylik' yaptı. Bunun sonucunda da özel sektör Doç. Dr. Kılıç ve ekibine çengel attı.
Doç. Dr. Kılıç da maddi manevi destek bulamadığı üniversiteden istifa ederek ayrıldı.
NAKİLLER DURDU
Geçen haziran ayında Doç. Dr. Murat Kılıç ve ekibinin ayrılmasıyla Ege Üniversitesi Hastanesi'nde karaciğer nakilleri bir buçuk ay yapılamadı.
Yönetim krizi, Prof. Dr. Ahmet Çoker'le çözdü. İzmir'deki ilk karaciğer naklinde imzası bulunan, bugüne kadar 30'a yakın pankreas nakli gerçekleştiren, karaciğer-safrayolları ve pankreas cerrahide (hepatobilier) Türkiye'nin sayılı hekimlerinden olan, alınanda dünya kongrelerinde bildiriler sunan Prof. Dr. Ahmet Çoker, 'Karaciğer Nakil Sorumlusu' oldu.
Sağlık Bakanlığı, Prof. Dr. Ahmet Çoker'e yetki belgesi verdi, nakiller yeniden başladı.
HASTANADE SANAL DÜŞMAN
Prof. Dr. Ahmet Çoker'in başkanlığında yeni bir ekip hizmeti kaldığı yerden sürdürmeye başladı, ancak bu kez ortaya 'sanal düşman' çıktı.
Öğretim üyelerine isimsiz e-postalar gönderilmeye başlandı, yetki belgesinin sahte belgelerle alındığı iddia edildi.
Sağlık Bakanlığı kendi verdiği belgeyle ilgili isimsiz ihbarları dikkate alıp soruşturma açtı.
Bu gelişmeler yaşanırken, Prof. Dr. Çoker, iftira ve ithamların ardından istifasını verdi, karaciğer nakil grubunda yetkili cerrah kalmadı.
Prof. Dr. Ahmet Çoker istifasıyla ilgili konuşmazken, karaciğer nakillerinin durması hastane çalışanlarını ve hastaları üzdü.
İsimsiz, asılsız ihbarlarla kişilerin ve kurumlarının yıpratılmasının faturasının hastalara çıktığını belirten bazı öğretim üyeleri, "Bu karalama kampanyası her an herkesin başına gelebilir. O nedenle önlemler zamanında alınıp, kişiler ve kurum korunmalı" dedi.
"ÇOK BÜYÜK BASKI OLDU"
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, Prof. Dr. Ahmet Çoker'in istifası, krizin yönetilemediği iddiaları, isimsiz e-postalar, telefonlar, karaciğer nakillerinin yeniden başlaması için yaptıkları çalışmalar hakkında soruları yanıtladı.
Her zaman Prof. Dr. Ahmet Çoker'in arkasında olduklarını belirten Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, belgelerde hiçbir hatanın olmadığını, bazı kişilerin iyi şeyler yapılırken rahatsız etmeyi çok sevdiğini söyledi.
Bu kampanyayı başlatanların mutlaka bulunacağını ve soruşturmanın sürdüğünü belirten Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, şunları söyledi: "İsimsiz e-postalar, telefonlar, o telefonlarla ulaşılan insanlar hemen hemen belli. Bunlarla ilgili izler devam ediyor. Bunlar çok fazla olunca psikolojik olarak doğaldır ki Ahmet Bey'i rahatsız etti. Kişisel olarak dayanamayıp istifa etti. Çok büyük baskı altında kaldı, Ahmet Bey.
Tek başına bütün hepsine cevap verdi. Bu bence bir insanı, bir işi durdurmak için, doğru olmayan bilgilerle nasıl baskı yapılabildiğinin bir örneği. Her zaman Ahmet Beyin arkasında oldum, ekipte arkasında olmayan kimse yok. Ekibi genişletme konusunda, Ahmet beye de yardımcı ekip oluşturması konusunda çalışmamız vardı. Bu çalışma sürüyor. Ancak muvafakat alınması o kadar basit bir şey değil. Bu Ege Üniversitesi'nin yapmak zorunda olduğu bir hizmettir. Hizmet durmaz."