Biri israil'i durdursun

Arap Birliği daimi temsilcilerinin oluşturduğu delegeler konseyi, BM Güvenlik Konseyi'ne Suriye'ye yönelik yeni İsrail saldırılarına engel olmak için derhal harekete geçme çağrısında bulundu. Arap Birliği delegeler konseyi tarafından yayınlanan bildiride, "İsrail devlet terörü yaratmakla suçlanarak Güvenlik Konseyi'ne, İsrail'in Suriye'ye karşı yürüttüğü kışkırtıcı ve saldırgan politikalara engel olmak için derhal müdahale etmesi çağrısında bulunuldu. Bildiride, "Arap birliği delegeler konseyi, BM Güvenlik Konseyi'ne, bölgedeki tırmanışı ve istikrarsızlığı önlemek için organize devlet terörünü ve İsrailli işgalcilerin Filistin halkıyla Suriye ve Lübnan'a yönelik eylemlerini derhal ve kesin bir şekilde durdurma çağrısı yapar" ifadeleri yer aldı. Delegeler ayrıca, İsrail'in Suriye topraklarına yaptıkları saldırıyı kınayarak saldırının sivillerin yaşadığı bir bölgeyi vurduğunu öne sürdüler. İsrail'e tepki üstüne tepki Dün Suriye topraklarında bir eğitim kampını bombalayan İsrail'e tüm dünyadan tepki yağıyor. Tüm dünya ülkeleri İsrail’in bu hareketini kınadı… Portekiz Başbakanı Jose Manuel Durao Barroso, bombardımanı kınadığı açıklamasında, "Kimseye fayda getirmeyen bir şiddet ve nefret döngüsü içindeyiz" ifadesini kullandı. İspanya'nın Dışişleri Bakanı Ana Palacio da bu operasyonu kabul etmenin mümkün olamayacağını kaydetti. İsrail uçaklarının Suriye topraklarını bombalaması karşısında sessiz kalınamayacağını kaydeden Palacio, Hayfa'daki intihar saldırısının da kabul edilemeyeceğini belirtti ve AB'nin Ortadoğu'da şiddet döngüsünün oluşmaması için çaba göstermesini istedi. Arap Birliği de İsrail'i, bölgeyi şiddet döngüsünün içine sürüklemekle suçladı. Genel Sekreter Amr Musa, bombardımanı "devlet terörü" olarak nitelediği açıklamasında, "Saldırı, İsrail'in Araplara karşı saldırgan niyetlerini ortaya koyuyor ve bizi barış yolundan uzaklaştırıyor" dedi. Kuveyt, Katar ve Yemen de saldırıyı kınadı. Kuveyt Başbakanı Şeyh Sabah El Ahmed El Sabah, saldırının Suriye'nin toprak bütünlüğüne yönelik olduğunu belirtirken, uluslararası topluma, İsrail'in bu tür saldırıları bir daha tekrarlamaması için hızla harekete geçmeye çağırdı. Katar Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili de İsrail bombardımanının Ortadoğu barışına tehdit oluşturduğu görüşünü dile getirirken, Yemen Dışişleri Bakanı Ebu Bekir Abdullah El Kurbi, İsrail'in Suriye topraklarındaki bombardımanıyla "uluslararası hukuku küçümsediği" yorumunda bulundu. Hindistan ve Cezayir de saldırıyı kınayan ülkeler arasında yer aldı. Hindistan Başbakanı Atal Behari Vajpayii, saldırıyı şiddetle kınayarak, "Şiddet döngüsü ve şiddete şiddetle karşılık verme döngüsü son bulmalıdır" ifadesini kullandı. Cezayir Dışişleri Bakanlığı, yazılı açıklamasında, Ortadoğu'da gelişmelerin kaygıyla izlendiğini belirtti ve "Kardeş Suriye halkıyla dayanışma içinde olunduğunu" bildirdi. Danimarka Dışişleri Bakanı Per Stig Möller, İsrail'in Suriye topraklarındaki bombardımanının barışa hizmet etmediğini belirttiği açıklamasında, hem Hayfa'daki intihar saldırısını kınadı, hem de İsrail'in Suriye'deki bombardımanının barış yararına olmadığını kaydetti. Möller, tarafların itidalli davranmaması halinde şiddetin iki halka çok daha derin zararlar vererek devam edeceğini vurguladı. Irak'taki geçici hükümet konseyine yakın Irak Ulusal Uzlaşma Hareketi Genel Başkanı İbrahim Canadi, İsrail'in Suriye topraklarındakı bombardımanının barış sürecini tehlikeye attığını belirttiği açıklamasında, "Bölgedeki herhangi bir ülkeye yönelik askeri eylemi kabul etmiyoruz" ifadesini kullandı. Lübnan Başbakanı Refik Hariri, Lübnan hükümeti ve halkı adına saldırıyı kınarken, Ortadoğu'nun barış ve istikrarını tehdit eden saldırılarda bulunan İsrail'in itidalli davranması için uluslararası topluma çağrıda bulundu. Ürdün dışişleri Bakanı Marvan Muaşer de saldırıyı kınarken, "Dost bir Arap ülkesine yönelik bu saldırı, bütün bölgeyi etkileyebilecek tehlikeli bir tırmanıştır" ifadesini kullandı. Filistin lideri Yaser Arafat da İsrail'in Suriye topraklarına düzenlediği bombardımanı kınadı. Arafat, yaptığı yazılı açıklamada, bu tehlikeli tırmanışın istikrarı bozacağını ve bütün bölgede felaketlere yol açacağını belirtti.