Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Seçim yasaklarının başladığı gece atılan bir twit beni çok düşündürdüğü ve tüylerimi ürpertti.
SADAT denilen paralı asker şirketinin sahibi Ayasofya camiinde kılanan akşam namazının fotoğralarını paylaştı altına şunu yazdı:
“Gazamız mübarek olsun…”
Gaza kelimesinin sözlük anlamı şu:
“Müslümanlığı yaymak ya da korumak amacıyla İslam olmayanlara
karşı yapılan savaş, din uğruna savaş…”
Evet seçimden 12 saat önce, elinde silahlı paralel teşkilat olan bir zat bu paylaşımı yaptı.
Tekrar ediyorum. Sorumsuzca ve ürkütücü bir cümle…
Sanki ülkenin yarısını kesmeye hazır bir dimağdan çıkmış cümle…
Şimdi seçim sonucu önümüzde duruyor:
Erdoğan’a oy verenlerin oranı yüzde 49.
Vermeyenlerin oranı 51
Cumhur İttifakına oy verenlerin oranı yüzde 49
Karşı oy verenlerin oranı 49.
Bu durumda kimin gazası time mübarek oldu?
Kim kime karşı Müslümanlık adına savaş açıp, onu kılıçtan geçirdi.
Bu, iktidar tarafında canımı sıkan ve endişelendiren şeydi.
Bir de muhafet tarafından çok canımı sıkan bir gazete manşeti vardı.
Seçim günü Cumhuriyet gazetesi, birinci sayfasına tam ortasından bölerek bir tarafını beyaz öteki tarafını siyaha boyamıştı.
Alında da şu yazıyordu:
“Neyin seçimi…”
Manşet demek istiyor ki, “Bu seçim aydınlıkla karanlığın arasında seçimdir…”
Peki bu sabah itibariyle Türkiye neyi seçti?
Şimdi biraz sakinleşip tabloya serinkanlı biçimde bakalım ve okumaya çalışalım.
Önümüzdeki sayıların bir siyasi anlamı var bir de sosyolojik…
1. Seçmenin yüzde 49’u Tayyip Erdoğan’ı yeniden Cumhurbaşkanı olarak görmeyi istediğini beyan etti.
2. Hiç şüphesiz 21 yıldır iktidarda bulunan, bunca ekonomik kriz, 6 milyon göçmen, deprem gibi badirelerden çıkmış bir lider için büyük bir başarı.
Demek ki insanlar onun yaptığı yatırımları, savunma sanayindeki başarılarını beğenmişler. Beş yıldır söylüyorum. Ben de beğeniyorum.
3. Buna karşılık partisi AKP için aynı şeyleri söylemek mümkün değil.
Oyları yüzde 35’e gerilemiş. Büyük şehirlerdeki oy erimesi devam ediyor. Ülkenin Akdeniz, Ege, Marmara sahillerinde giderek küçülüyor. Erdoğan’ın oturduğu Üsküdar’da bile seçimi kaybetmiş.
4. Hiç şüphesiz bu seçimin en büyük kazananı MHP lideri Devlet Bahçeli. Seçime ayrı girmek gibi çok yerinde stratejik bir karar almış.
5. Koalisyon ortağı AKP 2018’e göre 7 puan kaybederken o yerini korumuş. Demek ki artık bu koalisyon içinde Devlet Bahçeli daha kuvvetli. Zaten güçlü olan iradesini kabullendirme kabiliyeti daha da arttı.
6. Nereden bakarsanız bakın bu sonuç siyasi açıdan Cumhur İttifakı için bir başarı.
Ancak bu tablonun bir de sosyolojik boyutu var.
7. CHP’ye gelince. Oyu yüzde 26. Yani bu ülkede her 4 seçmenden biri ona oy veriyor. 3 seçmenden biri de AKP’ye…
Bu sayısal verilerin siyasi anlamı tabi ki açık.
8. Bu oy dağılımı tablosunun bize söylediği sosyolojik ve psikolojik gerçek de şu:
Bu ülkede artık hiçbir parti tek başına “Ben çoğunluğu temsil ediyorum” diyemez.
Tabi durum böyle muhalefetteki kimsenin de kendini sosyolojik anlamda bir azınlık olarak hissetmesi gereği yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gelince…
Bu sonuçtan sonra eminim önümüzdeki 5 yıla çok daha az stresli bir psikoloji ile girecek. Hakkıdır da…
Bu artık onun Cumhurbaşkanlığındaki son 5 yılı.
Bu 5 yılı nasıl bir politika ile tamamlayacağı tabi ki kendi vereceği bir karar.
Umarım bu dönemde olaya SADAT’ın başındaki zatın “Halkının yarısına karşı gaza açmış” bir muzaffer mümin edasıyla değil, halkının tamamının duygularını yumuşatacak, herkese güven verecek bir politikayla bitirir.
Cumhuriyet’in o hiç sevmediği manşetini de yalanlayacak şekilde, “Hiç merak etmeyin ülkenin tamamını aydınlık hale getireceğiz” duygusuyla cevap verir.
Hayatımda oy verdiğim hiç bir parti iktidara gelemedi.
Herhalde ömrümü böyle müzmin bir kazanamayan olarak tamamlayacağım.
Seçimi kaybetmiş taraftaki bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak samimi umudum ve duygularım budur.