Demirel'in muhalefetini hatırlıyor musunuz?
5 milyar liralık avize aldı diye Çankaya'yı Özal'ın
başına yıkıyordu!
Özal'a duyduğu kin ve nefret yüzünden, haftalık olağan
görüşmelerini bile yapmıyordu. Antalya'daki sohbetimizde,
"Çankaya'nın sakini" diyerek küçümsediği
Özal'ın elini sıkmayacağını söylüyordu.
Özal'ın ani ölümü, Demirel'in "Çankaya sakini" olmasını sağladı.
Meydanları inleten, Özal'a "Çankaya'yı dar
eden" Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı olunca,
"o eski halinden eser kalmadı!"
Bambaşka bir kimliğe büründü Demirel...
Kavgadan uzak...
Kemal Kılıçdaroğlu'nun ilk halini aratmayacak kadar
sakin...
DYP'nin parçalanması karşısında bile, kılını kıpırdatmadan
"Çankaya'nın sakini" olmayı başardı!
"Özal'ın çırağı" dediği Mesut
Yılmaz'ın elini Isparta'da havaya kaldıracak kadar bir kimlik
değişikliğine gitti Demirel... O hırçın, saldırgan
biri değildi artık. "İdare etti" kah
askeri, kah Çiller'i hırpalayan
muhalefeti..
28 Şubat sürecinde vicdanının sesini değil, askerin
ayak sesini duydu daha çok. Öyle olunca, Refahyol iktidarı "havada
ikmal"e çıktığı bir anda devrildi. "Çankaya'nın sakini" siyasi
geçmişinin üzerine bir şal daha çekerek, hükümeti kurma görevini
Çiller'e değil, Mesut Yılmaz'a verdi...
Sonrası malum!
***
Abdullah Gül'ün Başbakanlık yaptığı günleri hatırlıyor musunuz
peki?
Çankaya'da pek sakin değil mi?
Hatırlayın!
Gül'ün siyaset yaptığı vakitleri hatırlayın!
Bu kadar sakin miydi?
Sokaklar bu kadar hararetli değildi elbet, ama "Çankaya
yolu"ndaki Abdullah Gül'ün hırçınlıkları
hafızalardaki tazeliğini koruyor. Bugün "mesaj
alındı" diyerek, milyonların gönlünde
taht kuran Abdullah Gül, konuşması bölünüyor diye,
kürsüyü terkedip Baykal'ın oturduğu sıraya kadar gidip,
CHP liderinin suratına kağıt fırlatmadı mı?
Bir soru daha...
Çankaya Abdullah Gül'ü de sakinleştirmedi
mi?
***
Çankaya'nın hırçınlaştırdığı Ahmet Necdet
Sezer'i saymazsak, aşağıdan yukarıya çıkan herkes
"siyasi kimlik"ten uzaklaştı ve
sükunetini koruyan bir "devlet adamı"
oldu!
Tayyip Erdoğan'a kızıyoruz ya şimdi...
Gül'e yakın geçmişte kızdığımız gibi...
"Dindar Cumhurbaşkanı" istemiyoruz
diye...
Tayyip Erdoğan yarın "Çankaya'nın sakini" olduğunda, eskilerin
yolunu izleyecek. Aşağıda yaptığı siyaseti bırakacak.
"Astığım astık, kestiğim kestik" diyen
Erdoğan gidecek, yerine bugün güzel çıkışlarıyla dikkat
çeken ve takdir toplayan Abdullah Gül'ü aratmayan bir Erdoğan
gelecek..
Türkiye'yi idare eden bir başka AK Partili'ye kızacağız belki
de...
Abdullah Gül'e dün karşıydık, bugün kurtarıcı olarak görüyoruz.
"Tayyip gitsin, Gül gelsin" diyoruz. Yarınlar da emin olun aynı
şeyi Tayyip Erdoğan için söyleyeceğiz..
Neden?
AK Parti Genel Başkanı olarak Erdoğan siyaset yapıyor
çünkü...
"Çankaya'nın sakini" olması, sakinleştirecektir O'nu...
Abdullah Gül gibi...
Demirel gibi...
Özal gibi hatta...
O da diğerleri gibi, "devlet adamı" olacak...
"Ağabey" rolünü oynayacak!
Rol yaptıkça, herkes onu çok sevecek!
Yazın buraya...