Birand'ın dili sürçünce...

Hacer ALKAN hacer1@internethaber.com

Mehmet Ali Birand'ın nesi meşhurdur diye sorsak... Sanırız herkes aynı yanıtı verir; Dil sürçmeleri... Neredeyse her bültende böyle küçük bir kazası oluyor. Bazen bayramları karıştırıyor, bazen tatil günlerini... Bazen de hafızasında kalan bir ad diline dert açıyor...

Akşam ana haberi ondan izliyordum...
Arka arkaya siyaset haberleri ve Türkiye'nin insanı yoran gündemi ile başım ağırlaşmaya başlamıştı...
Hafif uyuklar moda geçmiştim ki...
Tam o anda Birand imdadıma yetişti...
Meşhur dil sürçmelerinden
birine imza atıverdi.

Size onun anonsunu aynen aktarayım;
-"Siyasetle ve modanın iki ünlü ismi Diyarbakır'da biraraya geldi. DTP'nin en sert isimlerinden Osman Baydemir, ünlü modacı Cemil Çiçek'i ağırladı hem de çok sıcak görüntülerle..."

Hay allah dedim yine bir şey oldu ama...
Uyuklamaya da başlamışım ya bir anda çözemedim...
O sırada VTR (haber bandı) yayına girdi...
Cemil Çiçek ismini duyunca gözümün önüne bakan gelmişti...
Ama ekranda kaytan bıyıkları, kulağındaki küpesi ile
radikal modacı Cemil İpekçi vardı...
Dudaklarıma bir gülümseme oturdu.

O anda Birand da yüzünde muzip bir ifade...
"Yine yaptım yapacağımı" diyen bir bakış ile yeniden ekranda beliriverdi... Kendisi de yaptığı hataya gülüyordu.
O gülümseme ile şunları söyledi;

-"Cemil kusuruma bakmasın çünkü soyadını Çiçek diye okudum... İpekçi olduğunu bilmeme rağmen ama bu tip dil sürçmeleri hep oluyor..."

Ben de gülüp geçtim, zap yaptım...
Ekrana bu kez Uğur Dündar geldi...
Onu görüncede ister istemez şöyle bir kıyasa giriştim;

-"Acaba Uğur Dündar böyle bir dil sürçmesinde nasıl davranırdı?"
-"Böyle bir dil sürçmesi onda nasıl dururdu?"
Daha da önemlisi Birand gibi...
Kendisi ile dalga geçer havada olabiilir miydi?

Hımmm... Hiç sanmıyorum...
O ağır abi havalarına uymazdı galiba...
Birand bu konularda daha mütevazi bir görüntü veriyor...
Hem zaten öyle çok dili sürçüyor ki...
Herkesi de bu haline alıştırdı...
Bir ancorhman'e dil sürçmesi yakışır mı?
Valla Birand'a yakışıyor...
Hatta ben dil sürçmesiz onu düşünemiyorum...

Düşünün ki lisedesiniz...
Öğretmen ağır bir konuyu anlatıyor...
Gözler kaymaya, beyin dalıp dalıp uzaklara gitmeye başlamış...
Tam o anda hoca sınıfın halini fark ediyor ve bir fıkra anlatmaya başlıyor...  İşte Birand'ın ana haberdeki dil sürçmeleri bende bu etkiyi yapıyor. Dağılan dikkatim anında yerine geliyor...
Üstüne bir de dudaklarıma gülümseme konuyor...
O yüzden ben kendi adıma hiç şikayetçi değilim valla...