Bir ülkeyle daha vizeler kalkıyor
Abone olBaşbakan Erdoğan, Saraybosna'dan vize müjdesi verdi "AB gerçekleşmesse kaybeden onlar olur" dedi. İşte detaylar;
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet
Başkanı Dimitriy Medvedev ile büyük bir ihtimalle gelecek ay yüksek
düzeyli bir işbirliği anlaşması imzalayacaklarını belirterek,
''Burada da vizeleri büyük ihtimalle kaldıracağız''
dedi.
Erdoğan, Saraybosna'da Boşnak Enstitüsünde konuşma yaptı ve
soruları yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, ABD'nin Türkiye'nin stratejik ortağı olduğunu
belirterek, şunları kaydetti:
''Sayın Bush döneminde gayet iyi münasebetlere sahiptik. Fakat,
Obama gelince bazı soru işaretleri vardı, 'Acaba bundan
sonra ne olacak?' diye. Sayın Obama ile ilk
münasebetlerimizde bir enerji, karşılıklı bir elektrik alışverişi
doğdu. İlk ziyareti Türkiye'ye yaptı. Fakat burada
stratejik ortaklığı kullanmadı. 'Bundan sonra stratejik
ortaklıktan model ortaklığa geçelim' dedi. Şimdi bizimle Amerika
arasında model ortaklık başladı. Münasebetlerimizde, gerek
Cumhurbaşkanımızın gerek şahsımın gerek bakanlarımızın
birbirleriyle olan yoğun telefon diplomasisi var. Bunlar hep devam
ediyor.
Şu an bakıyorsunuz Amerika ile Rusya arasında da ilginç
gelişmeler var. Dünya bir değişimi, dönüşümü yaşıyor şu
anda. Eğer siz bu değişimin, dönüşümün içinde yer
alamazsanız, kendiniz kaybedersiniz. Onun için yer alacaksınız.
Onun için içine kapanık bir siyaset anlayışı sizi hiçbir yere
götürmez. Dışarı açılacaksınız. Türkiye son yedi buçuk yılda bunu
başardı. Artık içine kapalı bir siyaset değil, tamamen dışa
açık bir siyaset anlayışı.''
Türkiye'nin ''komşularla sıfır düşmanlık''
anlayışıyla hareket ettiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ''Şu anda
komşularla düşmanlık diye bir şeyimiz yok, Batı ile Yunanistan,
Bulgaristan, Romanya, hepsiyle... Güneyde Suriye ile savaş
noktasına gelmiştik. Suriye ile aramızda artık duvarlar kalktı,
vize kalktı'' diye konuştu.
''BOSNA-HERSEK'İN BÖLÜNMESİ...''
Başbakan Erdoğan, ''Bosna-Hersek'in bölünmesi
konusunda senaryolar var. Bu durumda Türkiye'nin tavrı ne olur?''
sorusu üzerine, ''Ben bunu düşünmek bile istemiyorum. Yani
Bosna-Hersek'in bölünmesi diye bir şeyi aklımın ucundan geçiremem''
ifadesini kullandı.
Erdoğan, sunucunun bu sorunun fazladan sorulduğunu belirtmesi
üzerine esprili bir şekilde ''Hepsine varız. Gerekirse burada
yatarız. Onu da söyleyeyim'' karşılığını verdi.
Bosna-Herseklilik ortak paydasından hareket etmek gerektiğini
vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Geçmişte Boşnak-Hırvat ile evleniyor muydu? Evleniyordu.
Sırp-Hırvat ile Sırp-Boşnak ile evleniyor muydu? Evleniyordu. Daha
sonra ne oldu? Malum gelişmeler, üzücü gelişmeler. Bu sonuç oldu.
Şimdi biz farklılıklar içinde zenginliği meydana getirerek, yeni
bir Bosna-Hersek'i inşa ettik. Her geçen gün güçlenerek birlik
beraberlik içinde bunun devam etmesi lazım. Şüphelerin ortadan
kalkması lazım. Farklılıkları da zenginlik olarak görerek, yola
devam etmek lazım.''
Saraybosna'ya bakıldığında bir medeniyetler ittifakının görüldüğünü
söyleyen Erdoğan, ''Cami, caminin yanında kilise. Bunlar yan yana
zaten barışık'' dedi.
İŞTE ERDOĞAN'IN VİZE MÜJDESİ
HABERİN DEVAMINDA...
''VİZELERİ BÜYÜK İHTİMALLE
KALDIRACAĞIZ''
Erdoğan, yedi buçuk yılda Türkiye'nin karşılıklı olarak vizeyi
kaldırdığı ülke sayısının 25'e ulaştığını söyledi. Rusya ile
vizelerin kaldırılması için sürecin başladığını anımsatan Erdoğan,
''Bu kimin aklına gelirdi? Yıllar yılı, Türkiye, Rusya ile
vizeleri kaldırabilir mi? Sayın Medvedev de Putin de
olumlu baktı. Büyük bir ihtimalle Mayıs ayında Sayın Medvedev ile
yüksek düzeyli bir stratejik işbirliği anlaşması inşallah
imzalıyoruz. Burada da vizeleri büyük ihtimalle kaldıracağız.
Rusya ile Türkiye arasında inşallah vizesiz bir dönemi
başlatacağız. Bu, karşılıklı güven. Yani bu Schengen
ülkeleri arasında oluyor da Schengen ülkeleri dışında biz bunu
niçin yapamayalım?'' dedi.
''AB KENDİ İÇİNDE ÇELİŞKİLERE DÜŞÜYOR''
Başbakan Erdoğan, Medeniyetler İttifakı'nın adresi olarak AB'yi
gördüklerini belirterek, ''AB'nin Türkiye'yi oyaladığını, işini
zorlaştırdığını, böylece kendi içinde çelişkilere düştüğünü'' ifade
etti.
Türkiye'nin 1996'da Gümrük Birliği üyesi olduğuna işaret eden
Erdoğan, AB müktesebatına göre, AB'ye üye olmadan Gümrük Birliği
üyesi olunmadığına dikkati çekti.
AB'nin, üye olmayan Türkiye'yi Gümrük Birliğine dahil ederek,
Türkiye'ye bir farklılık yaptığını kaydeden Erdoğan, ''Gümrük
Birliği üyesi olan bir Türkiye, AB üyesi olmakta bugün sıkıntı
çekiyor. Burada dert başka. Ama biz sabırlıyız, çalışıyoruz. Er
veya geç AB'ye gireceğiz. 'Efendim sizi almazlar'. Almazlarsa biz
kaybetmeyiz, onlar kaybeder. Niye? O zaman Hristiyan kulübü
olduklarını ilan etmiş olurlar. Biz, AB'yi Hristiyan Kulübü olarak
görmek istemiyoruz. Medeniyetler İttifakı'nın merkezi olarak görmek
istiyoruz'' diye konuştu.
Türkiye'nin AB'ye yük olmaya değil, AB'den yük almaya geldiğini
söyleyen Başbakan Erdoğan, ''Diyoruz ki AB bundan istifade edecek.
Ama biz de Türkiye olarak tabii ki istifade edeceğiz. Diyoruz ki
barışın egemen olduğu bir Avrupa, dünyaya örnek bir Avrupa ve
burada Türkiye'nin önemli bir yeri olacaktır'' ifadelerini
kullandı.
''HİÇBİR ÜLKEYE UYGULANMAYAN BAZI YAPTIRIMLAR
YAPILIYOR''
Türkiye'nin üyelik sürecindeki gelişmelere
değinen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Türkiye'ye karşı, hiçbir ülkeye uygulanmayan bazı yaptırımlar
yapılıyor. Şu anda önümüzde dört fasıl müzakere edilmeye açık
görünüyor. İspanya'nın olumlu yaklaşımları var. Arkasından Belçika
geliyor. İspanya ve Belçika'nın dönem başkanlığında bu fasıllar
açılabilir. Hatta bu sekiz fasıl olarak da açılabilir. Fakat bütün
bunların açılmasının yanında, 'ondan sonraki fasıllar ne olacak?'
sorusu var. Tabii, bunun önünü kendileri kesti, tıkadılar. Biz de
şimdi diyoruz ki bunun önünü kapayanlar Türkiye'ye bunun cevabını
vermek durumundalar. Müzakereci ülke olarak kapıyorsun, müzakere
edecek fasıl bırakmıyorsun. Bunu çöz. Tabii, hep konuştukları şey,
'Ankara Anlaşması' diyorlar. Bu konuyla ilgili olarak da biz
kendilerine gerekli bütün bilgileri verdik. Tabii, Ankara
Anlaşmasıyla ilgili olarak bunun gideceği yer parlamento.
Parlamentoda oylanacak. Parlamento bu işe olur vermediği sürece
bunun geçmesi mümkün değil. Parlamento neyi görmek istiyor?
Parlamentoda Avrupalı dostlarımızın Türkiye'ye karşı olan tavrının
olumlu istikamette gelişmekte olduğunu görmek istiyor. Sadece Güney
Kıbrıs'a bir Türkiye, işin aslı bu, feda edilmek isteniyor. Bu
yanlış bir şey.''
Almanya Başbakanı Angela Merkel'in, Güney Kıbrıs'ın AB'ye
alınmasının yanlış olduğunu ifade ettiğini kaydeden Erdoğan,
''Sayın Schröder çok daha ağır bir ifade kullandı. Eserinde de var.
'Türkiye'ye AB sürecinde yapılan bir ahlaksızlıktır'. Bu kadar ağır
konuştu. Bütün bu süreç içinde biz yine de kendimizi mukayese
etmiyoruz. Biz diyoruz ki Bosna-Hersek'i bizden önce AB'ye
alsınlar. Yeter ki alsınlar. Biz bu konuda her şeyi yaparız'' diye
konuştu.
Başbakan Erdoğan, Bosna-Hersek'in bir an önce NATO'ya girmesi
gerektiğini kaydetti.