Bir millet ağlıyor.
Her zaman söylediğim Tanrı’nın insandaki evi
yani vicdanı olan, yüreğinde az da olsa sevgiyi, özellikle vatan
sevgisini barındıran herkes ağlıyor.
Akan gözyaşları sadece ölen şehitlerimiz için değil, aynı
zamanda bunca yıldır bölücülerle bir türlü baş edemediğimiz için de
akıyor.
Akıyor çünkü kabul etmesi, içe sindirmesi çok zor.
Öyle ki yaşadıklarımız ve yaşadıklarımıza tepkilerimiz;
neredeyse normalleşmiş durumda ve bu tepkiler; artık kabul
edilemeyecek kadar da sığ kalıyor.
Sığ kaldığı içinde millet olarak dayanamıyoruz.
İçimiz almıyor.
Öyle ki metanetli olmaktan bıkmış ve “artık yeter” diye haykıran
bir millet haline geldiğimiz için, terör bitsin diye yapılan hiçbir
şey bizi tatmin etmez oldu.
Ne sağduyu, ne de öfke çağrıları; bizi tatmin etmez olduğu için
de millet olarak bu konuda kabul edilmezleri yaşar olduk.
Yıllardır akan kanın kokusu genzimizi yakar
oldu.
O yüzden de bundan sonra yetkili ve etkili olanların; terörü
durdurmak için onu yaptık, bunu yaptık, bundan sonra da şunları
yapacağız söylemlerini millet olarak ciddiye almaz olduk.
İçimiz almıyor çünkü…
Herkes tarafından bilinmeli ki biz artık; yüreğine evlat acısı
düşenlerin acılarını tekrar yaşamak ve bu acıyı hissetmeye alışmak
istemeyen bir milletiz.
Biz artık genzimizdeki kokuyu, hiç sevmediğimiz bu
kokuyu unutmak isteyen bir milletiz.
Biz artık alışmamız beklenen ölüm haberlerine
alışmadığımızı, alışmayacağımızı da olanca sesimizle haykırmak
isteyen milletiz.
O yüzden terörün sona ermesi için ne yapılacaksa hemen
yapılmasını bekleyen ama aynı zamanda beklemekten de cidden
usanmış bir milletiz.
Akan gözyaşlarımız ile şehit mezarlarını sulamaktan
bıkmışken; bu toprakların ekmeğini yiyen vatan hainlerini içine
sindiremeyen, onların; her şehit haberinden sonra gösterdikleri
timsah gözyaşlarını da artık kabul etmeyen bir
milletiz.
“Zamanında yedi düvele neler yapabileceğimizi gösterdik, bunlara
mı göstermeyeceğiz” sözleri ile içimize su serpilerek yaşananları
unutmayı değil, yüreğimizin kenetlendiği zaman neler
olacağını yaşamaya, yaşatmaya aç olan bir milletiz.
O yüzden artık yeter…