Bir geceliğine alemlere daldık
Abone olSanatçılar magazinci terörü altında mı? Tartışmaya muhabirlerin dünyasından bakılınca faklı bir tablo çıktı karşımıza..
Haberleri çıkmadığı için müdürlerini arayıp şikayet eden
sanatçılar kim? Açılışlara kırmızı halı ile çağrılan sanatçılar zor
durumlarında terörist muamelesi görmek ağırlarına
gitmiş..
Zaman muhabiri Bünyamin Köseli bir geceliğine magazincilere takıldı ve muhabirlerle konuştu. Madalyonun bu yakasında anlatılanlar çok çarpıcı. İşte muhabirin ağzından İstanbul'da bir gece hayatında yaşananlar:
ÖNCE ÜNLÜ BİR KÖŞE YAZARINI TAKİP ETTİLER
Gece hayatıyla sık sık gündeme gelen bir köşe yazarının Asmalımescit'teki bir lokantada bayan arkadaşıyla yemek yediği istihbaratını alan 14 yıllık magazin muhabiri İbrahim Gugu ile yola koyuluyoruz. Gece, Taksim'in ara sokaklarında ürkütücü bir atmosfer var. Tinercisi, sarhoşu, kemancısı ve çiçekçisi hepsi de bir köşe başını tutmuş. Tinerciler, magazin muhabirlerinden sigara istiyor, kemancı ise küçük bir dinletiden sonra 1 TL koparmanın derdinde. Biraz sonra ünlü köşe yazarı, arkadaşıyla birlikte lokantadan çıkıyor, kapıda bekleyen taksiye atlıyor. Magazin muhabirleri görüntü alıyor ama soruları yanıtsız kalıyor.
BAR ÖNÜNDE ŞARKICI BEKLEDİLER
Sonra muhabir İbrahim Gugu'ya bir telefon daha geliyor.
Telefondaki ses, kısa bir süre önce boşanan bir şarkıcının
Nişantaşı'nda bir bara uğradığını söylüyor. Gece muhabirleri tam
kadro barın önüne gidiyor. Dışarısı bir hayli soğuk. Yedi sekiz
kişilik bir arkadaş grubuyla bardan çıkan şarkıcı, muhabirlerin
hiçbir sorusunu cevaplamıyor. Yürüyerek gözden kayboluyor.
GÜNDÜZLERİ UYUYUP GECELERİ ÇALIŞIYORLAR
Gece muhabirleri, akşamüzeri uyanıyor, gazetesine gidip gündem
defterine göz atıyor. Günlük rutin işleri takip ettikten sonra
ünlülerin, peşine düşüyor. Bütün bir gece boyunca sanatçı ve
oyuncuları kovalıyor. Bebek, Nişantaşı, Taksim, Cihangir, Tarabya,
Sarıyer ve Rumelikavağı, muhabirlerin haber kovaladığı semtlerin
başında geliyor. Caddebostan ve Fenerbahçe'den ise genelde özel
haberler çıkıyor.
MEKTEPLİ VE ALAYLILAR NEREYE TAKILIYOR?
Mektepli muhabirler, Bebek parkının karşısında küçük bir kafeye
takılıyor. Alaylılar ise Ulus'ta bir kahvehanede toplanıyor.
Aralarında içten içe bir rekabet var. Muhabirlerin arasında
alaylıların sayısı epey fazla. Lise mezunu olan da var, üniversite
mezunu da.
"KENDİNİ KAYBEDEN ÇOK SAYIDA ARKADAŞ VAR"
Kanaltürk muhabiri İbrahim Gugu, "Bu meslekte kendini muhafaza
etmek çok zor. Çünkü çok renkli bir dünya var önünüzde. Sanatçıyı
son model arabasıyla görüp onun hayatına özenebiliyorsunuz. İyi bir
aile terbiyesi almadıysanız kültür şoku yaşıyorsunuz. Bu mesleği
iki yıl yapıp sonra çok farklı bir dünyaya adım atan, kendini
kaybeden çok sayıda arkadaşımız var maalesef." diyor.
ÜNLÜLER MAGAZİN MÜDÜRLERİNİ NEDEN ARIYOR?
TİMUÇİN ESEN OLAYI
Muhabirlere göre, 10 yıl önce aklıselim sanatçılar vardı. Şimdi ise
reyting rekorları kıran dizilerle birlikte günlük yıldızlar
türedi.
Takvim Gazetesi'nde magazin muhabirliği yapan Halil Çilingir,
Timuçin Esen olayını da bu duruma bağlıyor. Kameraların çektiği ham
görüntülerdeki Esen'in gazetecilere saldırdığı kareleri
hatırlatıyor.
"YERDEN KALDIRAN BİZDİK"
Uğur Yücel ve Levent Kırca olayında ise gazeteci arkadaşlarını
savunuyor. Çilingir, "Uğur Yücel, bar çıkışında rögar kapağına
takılıp düştü. Bunda bizim ne suçumuz var? Yerden kaldıran bizdik.
Levent Kırca ise kendisini böcekle dinlediğimizi iddia ediyor. Bu,
bir kere mümkün değil. Biz ajan değiliz, muhabiriz." şeklinde
konuşuyor.
"HABERLERİ ÇIKMAYINCA MÜDÜRLERİMİZİ
ARIYORLAR"
Çilingir, bazı sanatçıların, "Magazin gazetecilerini protesto
edelim" sözlerine çok alınmış. Çilingir, "Bizi galalara, açılışlara
ve film gösterimlerine çağırırken 'sayın basın mensubu' diyorlar.
Açılıştan sonra sanatçıyı uygunsuz bir şekilde yakalıyorsun ve
yarım saat önceki sanatçı bize 'şerefsiz' diye bağırıyor. Madem
bizi protesto etmek istiyorlarsa biz de onlar hakkında haber
yapmayız. Ama daha sonra müdürlerimizi arayıp, 'Senin elemanı hiç
görmüyorum, benim haberimi yapmıyor.' demesinler." şeklinde dert
yanıyor.
ALTI YAŞINA KADAR OĞLU KENDİSİNİ NEDEN TANIYAMADI?
[PAGE]
YAPIM ŞİRKETLERİ SEVİYEYİ DÜŞÜRÜYOR
Muhabirlere göre, magazin dünyasındaki seviyesizliğin bir nedeni de dış yapım şirketleri. Programı daha ucuza mal edebilmek isteyen şirketler, sigortasız ve düşük maaşlı magazin muhabirleri çalıştırıyor. Televizyon ve gazetelerin kendi bünyelerinde çalışan muhabirler ortalama 1500 TL maaş alırken, dış yapımlarda çalışan gençlere 750 TL ödeniyor. Ellerine bir kamera ya da fotoğraf makinesi veriyorlar ve sahaya çıkartıyorlar. Deneyimli muhabirler, bu duruma çok kızıyor. Muhabir İbrahim Şahin, "18 yaşında çocuğun eline mikrofon veriyorlar. Mikrofonu alan çocuğun benlik duygusuyla içi kabarıyor. O masum çocuk, bir canavara dönüşüyor." diyor.
BİZİ HOR GÖRMESİNLER
İbrahim Şahin (Milliyet): İstanbul tam bir kurt kapanı. Beyoğlu ise
geceleri ayrı bir dünya. Çalışma şartlarımız çok zor. Ben bu işi
ekmek parası için yapıyorum. Bizi hor görüp "bunlar lise mezunu"
diyenler var. Ben üçüncü üniversitemi bitirmek üzereyim.
OĞLUM ALTI YAŞINA KADAR BENİ TANIYAMADI
Sayit Durmaz (Akşam): Şimdiye kadar onlarca kez dayak
yedim. Pascal Nouma 2000 yılında bana bir yumruk attı ve bayıldım.
Çoğu zaman can güvenliğimiz yok. Bazen silahlı çatışmaların
arasında bile kalıyoruz. Muhabirler arasında her türlü insan var.
İçki içeni de var, namaz kılanı da. Gece çalıştığım için oğlum 6
yaşına kadar beni tanımadı.