Bir gece uyanamayacağımı biliyorum
Abone olİkinci Ergenekon davasında tutuklu yargılanan emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, mahkemeye hastalığıyla ilgili dilekçe sundu!
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen İkinci
Ergenekon davasında tutuklu yargılanan emekli Tuğgeneral Levent
Ersöz mevcut sağlık durumunu anlatan 4 sayfalık dilekçesini
mahkemeye avukatı aracılığıyla gönderdi.
Ersöz, el yazısıyla kaleme aldığı dilekçesinde, 37 aydır tutuklu
olduğunu hatırlattı. Uzun bir süre Silivri Devlet Hastanesi'nde
tedavi gören Ersöz, mahkeme tarafından sağlık durumunun sorulmasına
rağmen hastane yönetiminin herhangi bir rapor göndermediğini
belirtti. Sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine 21 gün önce Mehmet
Akif Ersoy Göğüs ve Kalp Damar Cerrahisi Hastanesi'ne sevk
edildiğini ifade eden sanık Ersöz, "Bu süre içinde birçok tetkik
tekrarlandı. Bu durum hem zaman kaybına hem de devletin zarara
uğramasına neden oluyor" dedi.
ALTERNATİF TIP UYGULANDI
Ersöz dilekçesinde, "Tıbbın yetersiz kaldığı bu durumda doktorlar iyi niyetle alternatif tıp olarak adlandırılan bir tedaviyi denediler. Meyan kökü ve deniz tuzu. Çünkü böbreküstü bezlerim çalışmadığı ve vücut su tutamadığı için tansiyon düşüyor. Bu nedenle yurt dışında henüz deneme aşamasında olan, yan etkileri içerisinde kalp krizine ve vücut direncini düşürme gibi durumlara neden olan bir ilaç getirilinceye kadar meyan kökünü kaynatıp içirdiler. Yemeğime deniz tuzu koydular. Tansiyon maalesef yükselmiyor. Bugün itibariyle alternatif tıp denemesini kestiler. Maalesef, 'Elimizde kullanacak cephane kalmadı' diyorlar" ifadesine yer verdi.
NE DARBE ÇALIŞMASI YAPTIM, NE DE VATANA İHANET ETTİM
Dilekçenin sonuç ve talep bölümünde kendisinin örgüt üyesi
olmadığının altını çizen sanık Ersöz, "Ne darbe çalışması yaptım,
ne de vatana ihanet ettim. Ebedi Başkomutanım Mustafa Kemel
Atatürk'ün, onurlu, namuslu, vatan, millet, bayrak sevdalısı bir
askeriyim. Çocuklarımı da böyle yetiştirdim. Ailece maddi ve manevi
olarak tükendik. Sizlere daha önce yaşamak ve bu ucu açık davanın
sonucunu görmek istediğimi söylemiştim. Artık böyle bir düşüncem ve
isteğim kalmadı. Çünkü tedavi imkanım yok. Bir gece uyanamayacağımı
biliyorum. Ailemi ve sevenlerimi benimle aynı duygu ve düşünceleri
paylaşanları çok seviyorum, kalbim onlarla beraber. Bundan sonra ne
şahsım ne de avukatlarımın hiçbir talebi olmayacaktır. İsteğim,
beni Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden jandarmanın ileri sürdüğü
gerekçeleri kabul ederek tedavi imkanı olmayan hastaneye getirten
savcı, jandarma personeli ve tedavim yapılamaz duruma gelinceye
kadar bekleten, size rapor yazmayan Silivri Devlet Hastanesi
yönetiminden şikayetçiyim" ifadeleriyle dilekçesini tamamladı.
TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Savunmaları henüz alınamayan tüm sanıkların bir sonraki celsede hazır edilmesine karar veren mahkeme heyeti, 18 tutuklu sanığın tahliye talebini delillerin toplanamamış olması ve delillerin karartılma ihtimalinin bulunması ve atılı suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığının devam etmekte olması gerekçeleriyle oy birliğiyle reddetti. Avukatların ve sanıkların sözlü ve yazılı taleplerinin celse arasında değerlendirilmesine karar veren mahkeme heyeti duruşmayı 20 Şubat 2012 günü saat 09.00'a erteledi.