Yiyecekler hayatımızı sürdürürken ihtiyacımız olan sayılı şeylerden biri. Çoğu zaman yerken özellikle temel gereksinimimiz olduğunu unutarak alelade şekilde yiyoruz. Bazen keyif için yiyoruz. İşin birde farklı boyutu var. Bu boyutunda bildiğimiz yemeklerin yeniden pahalı biçimlerde tasarlanarak, uçuk meblağlarla karşımıza konulması. Birçoğumuzun aylık maaşı kadar, bir öğün yemek sunan yerler var. Tabi talep olmazsa bunu yapanda olmaz. Peki insanlar neden bu kadar pahalı yemeklere eğilim gösteriyor? Israrla talep ediyor? ABD’nin Louisiana eyaletindeki Arnaud Restaurant’ın sahibi Katy Casbarian bunu, insanların önemli dönüm noktalarını daha önce hiç yapmadıkları ve hep akılda kalacak bir deneyimle kutlama isteğine bağlıyor.Peki bu isteğe yanıt olarak sunulan neler var? İşte dünyanın en pahalı yemekleri.... Kansas’ta restoran sahibi Jasper Mirabile 2011’de dünyanın en pahalı altın kaplama cannolini tatlısını yapmaya girişmiş. Bugün 50 dolara satılan bu tatlı, üç yıl önce yanında elmas bir kolye ve özel marka şampanya ile birlikte 26 bin dolar gibi bir fiyata satılmış. Hollanda’nın Maastrciht Üniversitesi’nden Profesör Mark Post, bu burgerin etini laboratuvarda kök hücrelerden yapmış. Fakat bu burger satılık değil. 2013’te çevresel bakımdan sürdürülebilir gıda üretimi projesi kapsamında bir araştırmaya yönelik olarak üretilen bu laboratuvar burgeri satılmak istense fiyatı 332 bin dolar olurdu. Burgeri tadanlar, inek etine yakın, ama daha kuru olduğunu söylüyor. Bu kasedeki Japon eriştesini Tokyo’daki Fujimaki Gekijyo restoranı hazırlamış. Yemeği yapan şef 20 çeşit malzeme içeren bu yemeği, 25 yıllık tecrübenin süzülmüş hali olarak tanımlıyor. Tabi 25 yıllık tecrübenin süzülmüş halinin bir fiyatı var: 110 dolar... Paolo di Verachi Fransa ve Fiji Adaları’ndan kaynak suyu ile İzlanda’dan buzul sularını karıştırdığı bu şişeye 5 mg altın tozu da eklemiş. Tasarımını yine Verachi’nin yaptığı şişe ise 24 ayar altından yapılmış ve İtalyan sanatçı Amedeo Modigliani’nin bir heykelinden esinlenmiş. Guinness Dünya Rekoru’na sahip olan şişenin kopyaları internetten 3.600 dolara satın alınabiliyor. Su da dahil. Ama ben orjinalini istiyorum derseniz, elinizi cebinize daldırmalısınız. Çünkü bu suyun fiyatı 60 bin dolar. New Orleans’taki Arnaud restoranda satılan bu çilek tatlısını 8 dolara yiyebilirsiniz. Ama sevgilisine evlenme teklif etmek isteyen bir müşterinin siparişi üzerine yanına bir de 7,09 karat pembe elmas eklenince fiyatı epeyce fırlamış. 3,95 milyon dolara patlayan bu evlilik teklifi yerine, bu fiyata düğün yapmayı tercih edebilirsiniz. Bunlar dünyanın en pahalı somon balığı ruloları. ‘Karat Şef’ olarak da bilinen Filipinli ünlü şef Angelito Araneta somon balığı dilimleriyle yaptığı bu suşinin üzerine 12 Palawan incisi ve 0.2 karatlık elmas yerleştiriyor. Yemekte ayrıca denizhıyarı, safran ve 10’dan fazla ülkede yasaklanan kaz ciğeri ezmesi de kullanılıyor. Bu yemek 2010’da Milano’daki bir restoranda sergilendi, ama satılık değildi. Eğer olsaydı 1.980 dolara yiyebilirdiniz. İngiltere’nin Lancashire bölgesinde bir restoran dünyanın en pahalı malzemelerini kullanarak herkesin özleyeceği ev yemeği görünümünde bir yemek hazırladı. Bu yemeğin içinde 940 dolarlık Wagyu bifteği, 3840 dolarlık Çin matsutaki mantarı, sosunda ise 1982 yapımı bir Fransız şarabı kullanılmış. Ev yemeği görünümünde olan bu yemeğin fiyatı ise abartırsak bir ev fiyatı kadar: 1.780 dolar ‘Kedi dışkılı kahve’ olarak bilinen kopi luwak kahvesi gerçekten de Asya kökenli misk kedisinin dışkısından toplanmış kahve çekirdeklerinden yapılıyor. Düşüncesi hoş olmasa da, misk kedileri en olgun kahve çekirdeklerini yediği için onun dışkısından çıkan çekirdeklerin en kaliteli olduğuna inanılıyor. Bu kahve Endonezya kaynaklı olmakla birlikte artık dünya çapında tanınıp, bir fincanına 30 bin dolar ödenerek içiliyor. İlk kez 2011’de İngiltere’nin Somerset bölgesinde bir peynir festivalinde sergilenen bu yiyecek dünyanın en pahalı sandviçi olarak nitelenebilir. Kaşar peyniri, altın yaprak, yer mantarı ve bıldırcın yumurtasından yapılma mayonezden yapılan üç katlı sandviçi yapan şef Martin Blunos Guinness Rekorlar kitabına başvurmuş, ama henüz sonuç alamamış. Bu sıradan görünüşlü sandviç ise 190 dolar... Yer mantarı dilimleri üzerinde altın yapraklar kullanılan bu Manhattan simidi 2007’de bir otel şefi tarafından yapılmış. Kilosu 20 bin doları bulan yer mantarı dünyanın en pahalı malzemelerinden biri. Mantar pahalı olunca tabi simitin fiyatıda uçuyor: 1000 dolar. BONUS: Sadece dünyanın en pahalı yemeklerinden bahsettik. Tabi birde bunlar var... Mesela fotoğraftaki Beyaz Trüf Mantarı gibi. Dünyanın en kıymetli mantarlarından olan ve yetişmesi son derece zor bu mantar türünün kilosu yaklaşık olarak 33.000 Türk Lirası, yani üzerine yumurta kırıp yemelik değil. Hatta bazen 65.000 Türk Lirasına kadar fiyatları yükseliyor. Başta İtalya ve Fransa’da yetişen trüf mantarı türü genellikle Michelin yıldızlı şefleri tarafından kullanılmaktadır. Ülkemizde de yetişen ve dünyanın en pahalı baharatı olan safran genellikle, Yunan, Fas, İran ve Asya mutfaklarında tercih edilir. İyi kalitede gerçek bir safranın kilosu yaklaşık 24.000 tl’dir. Havyar genel olarak pahalı ama soyu tükenme tehlikesi altında olan Mersin balıklarının en büyüğü olan ve Hazar Denizi’nde bulunan Beluga cinsinden çıkarılan bu havyarın kilosu yaklaşık olarak 22.000 TL’dir. Beyaz renkli olanı çok ender bulunur ve bu yüzden çok daha pahalıdır. Matsutake Mantarı; dünyada nadir bulunan mantar türlerinden biri olan bu mantar çeşidi trüf mantarına benzemekle birlikte Japon mutfağında daha çok kullanılmaktadır . Kilosunu 4500 TL’den satın alabileceğiniz bu güçlü aromalı mantar çeşidi Japonya’nın yanı sıra Kanada, İsveç, Japonya, Amerika, Çin ve Finlandiya’da yetişmektedir. Bu et hakkında sayısız gerçek dışı hikaye üretilmiştir. Bunlardan bazıları hayvanlara masaj yapılması ve müzik dinletildiği yönündedir. Gerçek olan ise ineklerin, bira fabrikasından çıkan fermante edilmiş buğday ile beslenmeleridir. Bunun yanı sıra Japonya’nın temiz dağ havası ve suyu hayvanın etini daha değerli kılmaktadır. Kilosu yaklaşık 2200 TL’dir. BONUS 2: Yemekleri yedikten sonra birde tatlı var. Danimarkalı Fritz Knipschildt tarafından yaratılan Le Madeline au Truffle isimli çikolata çeşidinin kilosu 9000 TL’den satılmaktadır. Tamamen el yapımı ve doğal ürünler kullanılarak imal edilen bu çikolata üzerinde bazen saf altından süslemeler bulunur.