Bir dava daha zaman aşımına uğradı
Abone olSuikast sonucu katledilen 25 yıldır süren DİSK Genel Başkanı Kemal Türkler davası zaman aşımına uğradı.
Suikast sonucu öldürülen 25 yıldır süren DİSK Genel
Başkanı Kemal Türkler davası zaman aşımına uğradı. Ve böylece dava
düşmüş oldu...
DİSK genel başkanlarından Kemal Türkler'in öldürülmesine ilişkin
Ünal Osmanağaoğlu'nun yargılandığı dava, zaman aşımı süresi dolduğu
gerekçesiyle ortadan kaldırıldı.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, başka bir suçtan
tutuklu bulunan sanık Ünal Osmanağaoğlu ile Kemal Türkler'in eşi
Hatice Sebahat Türkler, kızları Yasemin Türkler Akpınar, Nilgün
Soydan ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya, Türkler'in
torunu Burç Akpınar da annesi ve teyzesi adına müdahil avukatı
olarak katıldı.
Duruşmada kararı açıklayan mahkeme heyeti, davanın zaman aşımı
süresinin dolduğunu belirterek, ortadan kaldırılmasına
hükmettiklerini bildirdi.
Salonda dinleyici olarak bulunanlar karara tepki gösterirken, bir
kişinin de ''Kemal Türkler aramızda
yaşıyor'' diye bağırdı.
Mahkeme heyeti başkanın isteği üzerine duruşma salonunu boşaltmaya
çalışan polisler ile dinleyiciler arasında kısa süreli arbede
yaşandı.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, DİSK
genel başkanlarından Kemal Türkler'in, 22 Temmuz 1980 tarihinde
evinin önünde otomobiline binmek üzereyken Ünal Osmanağaoğlu ile
arkadaşları Aydın Eryılmaz, Abdülsamet Karakuş ve İsmet Koçak
tarafından öldürüldüğü, koruma polisi Ali Bilsev'in de yaralandığı
ifade ediliyordu.
İddianamede, bu olaya ilişkin, Osmanağaoğlu'nun suç ortakları
hakkında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde kamu
davası açıldığı, İstanbul ilinde sıkıyönetimin kalkması nedeniyle
sanık hakkındaki dosyanın ayrılarak, genel hükümler uyarınca suç
yeri sorumluluk alanı olarak Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'ne
gönderildiği kaydediliyordu.
''Suçun, DGM'nin kuruluşu hakkındaki kanunun geçici 1.
maddesi gereğince, kanunun yürürlüğe girdiği 1 Mayıs 1984'ten önce
işlenmesi nedeniyle Osmanağaoğlu'nun DGM'de yargılanmasının mümkün
olmadığı'' vurgulanan iddianamede, sanığın, TCK'nın 149/2.
maddesi uyarınca ''ahaliyi ayaklandırarak birbirini öldürmeye
sebebiyet vermek'' suçundan cezalandırılması talep
ediliyordu.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 14 Nisan 2003
tarihli duruşmasında, sanık Osmanağaoğlu'nun beraatına karar
verilmişti.
Dosyanın temyize gittiği Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Abdülsamet
Karakuş, Aydın Eryılmaz, Celal Adan, İsmet Koçak ve İsmail Aydın
Esi'ye ait dava dosyalarının akıbeti ve kesinleşip kesinleşmediği
konusu dosya kapsamı ile anlaşılamadığı gerekçesiyle bu hususun
yeniden araştırılıp denetime olanak verecek şekilde gerekli bilgi
ve belgeler getirtilip dosya içine konulduktan sonra sonucuna göre
sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği belirtilerek,
eksik soruşturma gerekçesiyle kararı bozmuştu.
Bozma kararının ardından davayı tekrar görüşen Bakırköy 2. Ağır
Ceza Mahkemesi, hakkında Kemal Türkler'in öldürülmesi olayı ile
biten suç nedeniyle 765 sayılı TCK'nın 149/2. maddesine muhalefet
suçundan dava açılan sanık Ünal Osmanağaoğlu'nun, ''bu suçu
işlediği hususunda mahkumiyetine yeterli ve kati deliller
bulunamadığı''ndan beraatına hükmetmişti.
Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise ''Kemal Türkler'in Merter'deki
evinin önünde öldürülmesi eyleminde Ünal Osmanağaoğlu'nun eylem
yerinin belirlenmesi, keşif yapılması, planlama aşamasında görev
alması ve olay sırasında silahla ateş ederek, suça asli maddi fail
olarak katıldığının anlaşıldığı''na işaret ederek,
Osmanağaoğlu hakkında verilen beraat kararını oy birliğiyle
bozmuştu.
Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi, yeniden yaptığı yargılamada, 30
Temmuz 2009 tarihinde beraat hükmünde direnme kararı aldı. Direnme
kararını inceleyen Yargıtay Ceza Genel Kurulu, hükmün bozulmasına
karar vermişti.