Binbir Gecenin süpermeni
Abone olBinbir Gece'nin ayarı kaçtı. Senaryo tutmuyor. Ortaya komik şeyler çıkıyor.
Binbir Gece'de komik şeyler oluyor. Özellikle son bölümlerin
ayarı iyice kaçtı. Senaryo tutmuyor. Diziyi açma adına ilave
öyküler katılıyor. Ama nafile..
Gözden kaçmayan tuhaflıkları televizyon eleştirmeni Yüksel Aytuğ,
sözleriyle özetliyor..
-Tıkanıklığı açmak için mafya hikayeleri türetiliyor. (Önce arazi
mafyası şimdi de Rus mafyası) Yan öykü oluşturma çabaları ise
çıkmaz sokaklardan geri dönüyor.
-Örneğin Bennu'nun kız kardeşi Melek, evli bir erkek olan Zafer Bey
ile ilişki kurmuştu. Hikaye açmaza girince, Zafer Bey uçak
kazasında öldürüldü. Melek, son gününde Zafer Bey ile şirketin
koridorunda çarpışmıştı. Bu kez de Kerem'in erkek kardeşine
çarptı.
-Belli ki bu çarpışmadan da yeni bir aşk hikayesi çıkacak. İster
misiniz şimdi büyük şirketlerde çalışan genç kızlar, patronlarına
çarpıp, kısmetlerini açmak için koridorlarda pusuya
yatsınlar...
-Peki ya Onur'a ne demeli? Süpermen, bu arkadaşın çantasını bile
taşıyamaz. Kızlar evden kaçıyor, hoop bizimki pelerinine sarınıp,
onları mola yerinde bularak eve getiriyor. Burhan Bey'in başı arazi
mafyasıyla derde giriyor, Onur şip-şak çözüyor. Rus mafyası
Mihriban Hanım'ı kaçırıyor.
-Onur devreye girip, uydudan cep telefonu takibi yoluyla
kadıncağızı kurtarıyor. (Bu arada söz konusu uydu takibi için
Emniyet Müdürlüğü ya da hakim kararı yetmiyor. Mutlaka MİT'in onayı
ve özel takibi gerekiyor. Ne Onur Bey'miş yahu! Rica etsek, terör
örgütünün başı Karayılan'ı da bulup, teslim edemez mi acaba?)
-Bir de mücevher olayı var. Malum, dizinin ana sponsoru bir
mücevher firması. Yaman, Cansel'e yüzük alacak. Cansel alyansa razı
ama Yaman bastırıyor: "Ben sevdiğim kadına bir tek taş pırlanta
alamayacak mıyım yani?" Ve alıyor... Mücevher firması
sponsorluğunda alyans "out", tek taş "in" oluveriyor. Evlerde de
kavga başlıyor tabii, "Senin sevgin kaç karat?" diye...
-Bir de saat karmaşası var. Dizi bu hafta New York görüntüleriyle
açılırken köşede "New York 10.00" yazıyor. Daha sonra paralel
anlatımla, aynı anda İstanbul görüntüleri ekrana geliyor. Altta
"İstanbul 20.00" yazıyor. İyi de Türkiye ile ABD arasında 7 saat
fark yok mu? New York'ta saat 10.00 ise İstanbul'da 17.00 olması
gerekmez mi? Yoksa Süpermen Onur, dünyanın dönüş hızını da mı
değiştirdi?