Binbaşı seks kaseti iddiasını yalanladı
Abone ol''Şantaj ve askeri casusluk'' iddialarına seks kaseti damga vurdu!
''Şantaj ve askeri casusluk'' iddialarına ilişkin davanın tutuklu sanıklarından Tabip Binbaşı Zeki Mesten, ''Babamın cezaevinde ziyaret ederken bana son sözleri 'Bunca emeğim boşuna gidecek' olmuştur. Bu dava, ölmeden önce babamın üzüntüsünü ve sıkıntısını artırmıştır'' dedi. Mesten, seks kaseti iddialarını yalanlarken görüntülerle kendisinin itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını iddia etti.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan Mesten, davanın sanıklarından İbrahim Sezer'den ele geçirilen DVD'deki ''ZM'' isimli belge nedeniyle ''örgüt üyesi olma'' suçlamasıyla 6 aydır haksız yere hapiste yattığını ve suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Kendisine isnat edilen ''casusluk'' gibi suçların ağır suçlar olduğunu, buna karşın iddianamede bu suçlara dayanak teşkil eden delillerin yeterince ağır olmadığını savunan Mesten, dijital verilerin toplanma ve değerlendirilme aşamalarının sağlıklı olmadığını kaydetti.
Mesten, sanıkların birbirleriyle bağlantısının ispatlanamadığını, hakkındaki tüm iddiaların sanık İbrahim Sezer'in evinde ele geçirilen 11 nolu DVD içeriğine dayandığını ve aramalarda ele geçirilen belgelerde kendisiyle ilgili başka suç unsuruna rastlanmadığını ifade etti.
ÇIPLAK KADIN GÖRÜNTÜLÜ VİDEO İDDİASI
Kendisini en çok üzen iddianın bir kadının çıplak görüntülerini çektiği iddiası olduğunu belirten Mesten, doktor olduğu için, görüntüde cinsel organında tıbbi cihaz bulunduğu belirtilen kadın ile kendisinin ilişkilendirildiğini söyledi.
Mesten, söz konusu videonun kim tarafından çekildiği ve videodaki kadının kim olduğu belli değilken görüntünün kendi çektiği bir görüntü olduğunun iddia edilmesini anlayamadığını ifade etti.
Söz konusu görüntülerin şantaj amaçlı kullanıma müsait olmadığını, karanlık ortamda çekildiğini ifade eden Mesten, basına ve internete sızdırılan video nedeniyle toplumda itibarsızlaştırılmasının amaçlandığını, ''dava sonucunda aklanması halinde bile bu rezaletin düzeltilemeyeceğini'' kaydetti.
Babasının 19 Şubat'ta vefat ettiğini, özel izin alarak cenaze törenine katıldığını belirten Mesten, ''Babamın cezaevinde ziyaret ederken bana son sözleri 'Bunca emeğim boşuna gidecek' olmuştur. Bu dava, ölmeden önce babamın üzüntüsünü ve sıkıntısını artırmıştır. Eşim ve oğlum da psikolojik olarak çok etkilendi. Buradan çıktığımda tüm ömrümü verdiğim mesleğimi nasıl icra edeceğimi bilmiyorum. Herkes mesleki başarılarımı bilir. Ulusal ve uluslararası bilimsel çalışmalarım vardır ve bunlara ulaşılabilir'' dedi.
Zeki Mesten, tutuklu olmasının davaya hiçbir katkısı olmadığını, tutukluluğunun devamının sebebi kalmadığını savunarak, tahliyesini istedi.
Tutuklu sanıklardan Merdan Metin de İTÜ Matematik Mühendisliği Bölümünü bitirdiğini, 1993'te savunma sanayisinde yazılım uzmanı olarak görev yaptığını, 2002'de TÜBİTAK'ta proje yöneticisi olarak çalışmaya başladığını belirterek, bugüne kadar çeşitli kurumlar için yaptığı çalışmalarla ilgili bilgi verdi.