Binayı böcekler sarınca iğrenç gerçek ortaya çıktı!

ANKARA'da bulunan cesetlerin, 14 Şubat gününden beri kayıp olan Ali Alkan ile aynı apartmanda annesiyle yaşayan kızı, 9 yaşındaki İdil Alkan olduğu üzerinde duruluyor.

Olay, Sincan İlçesi Fatih Mahallesi Bucak Sokak Hürko Sitesi E-1 Blok 15 numaralı apartmanda meydana geldi. Apartmandan kötü kokular gelmesi ve binada böceklerin çoğalması üzerine, bina sakinleri durumu site görevlisine bildirdi. Bunun üzerine ilaçlama çalışması yapan apartman görevlisi Hasan Alat, bodrum kata girdiğinde iki cesetle karşılaştı. Alat’ın ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Polisin olay yerinde yaptığı incelemenin ardından cesetler, otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu’nun morguna kaldırıldı.

Yüzleri tanınmayacak halde olan cesetlerin, 14 Şubat tarihinden beri kayıp olan Ali Alkan ile olayın yaşandığı apartmanda annesiyle yaşayan 9 yaşındaki İdil Alkan olduğu üzerinde durulduğu belirtildi.

KIZIN KARNINDA YARA İZİ VARDI

Cesetleri bulan apartman görevlisi Hasan Alat, "Bodruma girdiğimde cesetlerle karşılaştım. Cesetleri ben çıkardım. Kızın göbek tarafında kan vardı. Bıçak izi gibi iz vardı. Adamda yara falan yok yani. Yüzleri tanınmıyordu. Ailesi burada birinci katta oturuyorlar. Polisler daha önce onlar hakkında araştırma yapmıştı. Girilmişti bodruma o zaman hiç bir şey yoktu. Cesetlerin kim tarafından konulduğu, ne zaman konulduğu hakkında bir bilgim yok"

ANNE DAHA ÖNCE BASIN MENSUPLARINA KONUŞMUŞTU

Anne Zehra Alkan, daha önce basın mensuplarına yaptığı açıklamada İdil’in kaybolmasından eşini sorumlu tutmuştu. Zehra Alkan, 9 yaşındaki İdil’i, babası Ali Alkan 14 Şubat Pazar günü gezdirmek için aldığını ve bir daha kendilerinden haber alamadıklarını belirterek, kızına bir şey olmasından endişe ettiğini dile getirip, şunları söylemişti:

"Eşimin ruh sağlığı yerinde değil, en büyük endişemiz kızıma bir şey olması, kızımdan haber alamıyoruz. Gerekli mercilere başvurduk, bütün arama çalışmalarına rağmen haber alınamadı. Şubat ayında görülmesi gereken boşanma duruşmasına dahi gelmedi. Buradan sizin aracılığınızla sesleniyorum: Ne olur kızımı gören en yakın emniyet birimini arasın."