Binali Yıldırım'dan İstanbul için imar taahhüdü
Abone olAK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, belediye başkanı seçilmesi halinde İmar revizyon dosyaları meclise gündemlerinin ana konusu olmayacağını söyledi.
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali
Yıldırım, HDP'nin İstanbul'da aday göstermemesiyle ilgili olarak
"kimsenin oyu kimsenin cebinde değil" sözleriyle yorumladı.
İstanbul'un en önemli sorunlarından birinin imar olduğunu ifade
eden Yıldırım, dikey mimari yerine yatay mimari için çalışılacağını
kaydetti. Yıldırım, toplamda 55.5 milyon metrekare yeşil
alanın olacağı 'Yeşilağ Projesi'ni anlattı.
Binali Yıldırım NTV'de günmede ilişkin soruları cevapladı. Adaylığıyla ilgili bir ihtiyaç hasıl olduğunu ve hizmet etmek için aday olduğunu söyleyen Yıldırım, protokol karmaşası yaşanacağı iddialarını ise gülerek takip ettiğini ifade etti. İşte Yıldırım'ın açıklamalarından bazı satır başları:
"Protokol dediğiniz şey size bir yazı ile verilir, bir zarfla geri alınır. Önemli olan insanların gönlündeki protokolünüz. İnsanların gönlünde makamınız varsa o makam en üstün makamdır. Gerisi gelip geçicidir. Ama bizim devlet geleneği dikkate alınacaksa protokol büyükten başlar. O bakımdan ben bunları dert eden birisi değilim. Biz yaptığımız hizmetlerin insanlarımızın gönlüne dokunacak ne kadar çok iş yapmışsak bizim için en yüksek makam odur.
CHP'NİN SEÇİM BÜROSUNU ZİYARETİ
Bu gayet normal bu niye yadırganır anlayabilmiş değilim. Savaşta
değiliz, aramızda kan davası yok. İstanbul’un belediye başkanlığı
için bir kampanya yürütüyoruz. Dolayısıyla ben bu kampanyanın
olabildiğince sakin, bir gerginlik olmadan, İstanbul gündemine
odaklı yapılmasını arzu ediyorum.
BEKA TARTIŞMALARI
Bekaya itirazı olan var mı? Beka dediğiniz Türkiye’nin bayrağı, toprağı ile bölünmez bütünlüğü, milleti, devleti yani dört temel ilke, üniter yapımız, Türkiye’nin 780 bin metrekare toprağı içerisinde tek devlet, tek millet, tek bayrak şeklinde bir yapı. Bu yapıya kim itiraz eder? Burada sorun HDP olabilir. Ama HDP’yi de Kürt seçmenle ayırmak lazım. HDP’nin belirli bir şekilde terör örgütünün etki alanından çıkamadığınız bugün herkes biliyor. Ama bütün Kürt vatandaşlarımızı, İstanbul’da yaşayan milyonlarca Kürt kardeşimizi HDP’nin kalıbı içerisine getirip sıkıştırmak onlara en büyük haksızlık olur.
"KÜRT SEÇMENİN OYU KİMSENİN CEBİNDE DEĞİLDİR"
İşte Cumhuriyet Halk Partisi-HDP arasındaki konuşmalar görüşmeler sanki şöyle bir hava oluşturuluyor, ‘HDP Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve İYİ Parti’nin birlikte olduğu Millet İttifakı’nın içerisinde ve orada yerini alacak ve bu şekilde Kürt vatandaşlarımızdan destek alacağını düşünüyor’. Hiç kimsenin oyu bir partinin cebinde değildir.
EKONOMİK KRİZ VE DENGELENME SÜRECİ
Bu sıkıntıları biz geçmişte de yaşadık. Küresel krizden biz çok az etkilendik. Daha sonra 17-25 Aralık, Gezi olayları, 15 Temmuz’da düşünün hemen sonra biz yüzde 4 küçüldük ama çok hızlı toparladık ve 2017’yi yüzde 7.4 büyüme ile kapattık. 18’de bir sıkıntı yaşadık ve şimdi bir dengeleme sürecindeyiz. Bunu da atlatıp tekrar güzel günleri birlikte yaşayacağız.
"EMNİYET ALANI YOK"
Bir kere depremle ilgili dönüşümün vadesi yok. Çok riskli yapılarımız var. Hemen dönüştürülmesi lazım. Öncelikli işlerimizden birisi bu. Yine depremle ilgili biliyor musunuz büyük bir depremde insanları toplayacağımız emniyetli bir alan yok. Şu anda İstanbul’un içinde bulunan parkların tamamını kullansak yarısını anca topluyoruz insanların. Diğer yarısını toplayacağımız güvenli alan yok.
"ISMARLAMA İMAR PLANI OLMAYACAK"
İmar kirliliğiyle ilgili orada ne yapacağız onu söyleyeyim önce. Bir Allah nasip eder İstanbullular bizi seçerse belediye başkanı olursak, benimle beraber seçilen mecliste plan tadilat dosyaları gündemin birinci maddesi olmayacak. İmar revizyon dosyaları meclise gündemlerinin ana konusu olmayacak. Bu çok önemli bir şey.
Çok kritik ve çok ileri bir taahhütte bulunuyorum, bu bahsettiğim imar yapılanmasındaki yatay mimariden ziyade dikey yapılaşmayı önleyecek konu bu. İmar barışında Türkiye’nin bir problemi var. İzmir’de binaların yüzde 62’si imar mevzuatına aykırı. Ya imarı yok ya eklentiler var işlenmemiş imar değişiklikleri var, veya çok sağlıksız, dayanıksız yapılar. İstanbul’da da var. Türkiye’nin her tarafında var. Bunlar 40 senedir devam eden hep ötelenmiş problemler. Sorunları torunlara havale ederek bu günlere gelinmiş. İmar barışıyla biz artık buraya bir çizgi çekiyoruz. Bu taraf sorunlu alan burada bir beyaz sayfamız var. Bu yanlışlığı biz kabul ediyoruz diyoruz. Aynen parlamenter sistem ile cumhurbaşkanlığı sistemi gibi. 82 Anayasası’nda parlamenter sistem kabul edilmiş Evren Paşa Cumhurbaşkanı olacağı için ona da bir ton yetki verilmiş sürekli çatışma. Biz onu düzelttik. Burada da diyoruz ki bu alan bu fiili durumu biz gördük artık kabul ediyoruz. Bundan sonra eğer hukuki hale getirmek istiyorsan bu binaları yenileyeceksen kurala göre yenileyeceksin. Eğer teknik olarak burada yenileme ihtiyacı varsa buna da itiraz edemeyeceksin. Yani bir imar hakkı filan vermiyor. Burada sadece bu mülkiyetten imar uygulaması olmamasından kaynaklanan ciddi bir sorun var. Doğalgaz bağlayamıyor, tapusu yok kendisini mal sahibi hissedemiyor. Bunların kaldırdık rahatlattık bundan sonrası modern şehircilik anlayışına göre kademe kademe burada değişim yapılacak. Depremsel değişim olacak veya yerinde dönüşüm olacak. Bir ada alacağız mesela bu adanın etrafından burada yeşil alanı da olacak, sağlık tesisi de olacak, okulu da olacak.
İSTANBUL'UN TRAFİK SORUNU
Yüzde yüz çözerim diyen varsa yalan söylüyordur. Katlanabilir bir trafik akışı olacak. Toplu taşımada raylı sistemi artıracağız. Raylı sistemlerin payını yüzde 48'e çıkaracağız.
YILDIRIM'DAN YEŞİL AĞ PROJESİ
Şu anda 55.5 milyon metrekare yeşil ağ var İstanbul'da. Yeşil koridor boyunca da 37.5 milyon metrekare ve toplam bizim yapacağımız yeşil alan. Bunu yeşil koridorlarla oluşturacağız."